Metal işçisinden Türk Metal’e son uyarı

Bursa’da Bosch fabrikasında imzalanan toplusözleşmenin ardından,bu sözleşmeyle elde edilen kazanımların kendi fabrikalarında da hayata geçmesi için diğer metal fabrikalardaki işçilerin başlattığı mücadele sürüyor. Renault,Tofaş,Coşkunöz,Mako ve diğer fabrikalarda çalışan işçiler,dün Noter yoluyla patrona ve sendikaları Türk Metal’e ihtar göndererek üç temel taleplerini sıraladı. İşçiler bu taleplerinin karşılanmaması durumunda Türk Metal’den istifa edeceklerini duyurdu.

ÜÇ TEMEL TALEP
İşçiler tarafından yapılan açıklamada şu talepler yer alıyor:

-Ücretlerimiz Bosch sözleşmesi baz alınarak yeniden ayarlanmalı,bu konuda MESS’e kabul ettirmek üzere bir ek protokol için net bir mücadele programı çıkarılmalıdır.

-Temsilcilerimiz başta olmak üzere sendika yöneticilerimizi demokratik bir yöntemle biz seçmek istiyoruz. Bunun için derhal en başta bu süreçte işçinin güvenini kaybeden temsilci ve yöneticiler görevden alınmalı,arkasından temsilcilik seçimlerinden başlayarak yönetim kademeleri yeniden belirlenmelidir.

-Yaşadığımız süreçten dolayı hiçbir işçinin işine son verilmeyeceği konusunda net bir tutum alınmalıdır.

İşçiler,“Biz iradesini kararlılıkla ortaya koyan binlerce metal işçisi,taleplerimizin arkasındayız” ifadelerini kullandı.


'GÖRDÜNÜZ İŞTE ÖNÜNÜZÜ'
Birleşik Metal-İş Sendikası’ndan yapılan açıklamada ise “Bursa’da yaşanan süreç,Birleşik Metal-İş’in haklılığını bir kez daha ortaya koydu!” denildi. Türk Metal ile MESS arasında imzalanan üç yıllık grup toplusözleşmesinin Birleşik Metal-İş’e de dayatıldığına dikkat çekilen açıklamada,şu ifadeler yer aldı:“Bize dayatılan sözleşmeyi reddederken gerekçelerimiz şunlardı:Önerilen ücret zammı düşüktü. Düşük ücretli işçilere hiçbir iyileştirme yapılmıyordu. Üç yıllık sözleşme ile düşük ücret sistemi kalıcılaştırılıyordu. Süreç,MESS’in,Türk Metal’in ve hükümetin yalanlarını açığa çıkarmıştır. Şimdi soruyoruz:İmzalayan mı yoksa greve çıkan mı haklı? 3 yıllık sözleşmeyi dayatanlara soruyoruz! Önümüzü görmek istiyoruz diyordunuz! Gördünüz işte önünüzü.”