Çiftçi-Sen tarafından yapılan açıklamada, 15 Temmuz 2023 tarihinde yayınlanan Torba Yasa ile Hatay, Antakya, İskenderun ve çevrelerinde 2 bin dönümden fazla zeytinlik alanın tehdit altına girdiği belirtildi.

2 bin dönümden fazla zeytinlik tehdit altında
Fotoğraf: Depophotos

HABER MERKEZİ

Maraş merkezli depremlerin arından depremden etkilenen şehirlere yapılacak konutlarla ilgili tartışmalar sürüyor. 15 Temmuz 2023 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanan “Torba Yasa”nın 25. maddesiyle AKP’nin zeytin alanlarına 10’uncu kez saldırdığı açıklandı. 

Çiftçiler Sendikası (Çiftçi-Sen) tarafından yapılan açıklamada, “Afetzedeleri ihtiyacı gerekçesiyle; ‘Geçici veya kesin iskan alanlarında 26/1/1939 tarihli ve 3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılması Hakkında Kanunun 20. Maddesi uygulanmaz’ ve ‘Orman vasıflı alanlar da kullanılabilir’ denildi. Hatay, Antakya, İskenderun ve çevrelerinde 2 bin dönümden fazla zeytinlik alan tehdit altındadır” ifadeleri kullanıldı.

Yapılan açıklamada, “Şubat ayından bu yana çadırlarda ve konteynerlerde güç koşullarda yaşamak zorunda kalan depremzede yurttaşlarımızın haklı olan barınma ihtiyaçlarını gerekçe gösterilerek zeytinlik alanları, ormanları yok etme adımları kabul edilemez. Bu yasa çiftçilerin ve köylülerin toprağının gaspı, üretim ve yaşam alanlarının ellerinden alınması anlamı taşır. Halkın gıdaya erişimini daha da zor hale getirir” denildi. 

"MÜCADELEMİZİ YÜKSELTMELİYİZ"

3573 sayılı kanunun özel bir kanun olduğu ve çıkartılan torba yasa ile depremde ortaya çıkan mağduriyetler gerekçe gösterilerek bu kanunun başka bir kanunla aşıldığı vurgulanan açıklamada, “Ülkedeki bütün zeytinlikler tehdit altında kalacaktır. Anayasa’ya aykırı olan torba yasanın 25. Maddesi’ni durdurabilmek TBMM’de gurubu bulunan siyasi partilerin Anayasa Mahkemesi’ne başvurusuyla mümkündür. Birlikte olduğumuzda güçlü olduğumuzu zeytinliklere yönelik her saldırıda gösterdik. Şimdi yapmamız gereken dava açma hakkına sahip partilerin yasanın iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurmalarını sağlamaktır. Biliyoruz ki; şirketlerin ve AKP’nin doğanın metalaştırılmasına dönük hamleleri, zeytinliklerimize, sularımıza, tarım arazilerimize, gıdamıza dönük saldırıları devam edecektir. Enerjimizi toplayarak ısrarla, üreticiler, tüketiciler, ekolojistler, çevreciler, göçerler, kıyı balıkçıları birlikte hukuksuz uygulamalara karşı da mücadelemizi yükseltmeliyiz. TBMM’de bulunan partileri acilen yasayı Anayasa Mahkemesi'ne götürmeye çağırıyoruz” ifadelerine yer verildi.