1Mayıs 1978'den bu yana tam 32 yıl işçiye kapalı tutulan Taksim Meydanı'nda dün bir ilk daha yaşandı. 1 Mayıs bu yıl işçi ile hükümetler

1Mayıs 1978'den bu yana tam 32 yıl işçiye kapalı tutulan Taksim Meydanı'nda dün bir ilk daha yaşandı. 1 Mayıs bu yıl işçi ile hükümetler arasında gerginliğe yol açan Taksim Meydanı'nda yaklaşık 500 bin kişi tarafından kutlandı.
Bu yılki kutlamayı Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Türk Tabipler Birliği'den oluşan (TTB) 1 Mayıs Tertip Komitesi düzenledi.
DİSK ve KESK başını çektiği kortej Şişli'den  Türk-İş ve TEKEL işçilerinin başını çektiği kortej Unkapanı Köprüsü’nden Hak-İş, başını çektiği kortej Dolmabahçe'den yürüyerek alana giriş yaptı.
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi ve KESK Başkanı Sami Evren'in ve Tarık Akan, Rutkay Aziz, Genco Erkal, Eşber Yağmurdereli, Halil Ergün ve Cem Özer'in de aralarında bulunduğu sanatçıların en önde yer aldığı kortejin bir ucu Harbiye'de iken diğer ucu Mecidiyeköy'deydi. Kortejde en kalabalık gruplar KESK, DİSK, Halk Cehpesi ve Halkevleri'ydi.
TÜRK-İŞ'in başında bulunduğu Unkapanı Köprüsü’nden yürüyerek alana giren kortejin bir ucu Şişhane'deyken diğer ucu Taksim Meydanı'ndaydı. TEKEL işçilerinin yanı sıra TGS Genel Başkanı Ercan İpekçi ve eski TGC Başkanı Nail Güreli'nin de aralarında bulunduğu gazeteciler, kortejin ön sıralarında yer aldı. Türk-İş'in yanı sıra kortejde yer alan Özgürlük Dayanışma Partisi üyelerinin geniş katılımı dikkat çekti. Gençlik Muhalefeti üyeleri yine neşeleriyle 1 Mayıs'a katılanların ilgi odağı oldu.
Alana Dolmabahçe tarafından giren Hak-İş'in başını çektiği kortejin içersinde yer alan Türkiye Komünist Partisi üyeleri kortejin en büyük grubuydu.
POLİSE 'YAKLAŞMA' UYARISI
Taksim Meydanı'nda kurulan platform AKM önünde kuruldu. Meydan'ın çevresi demir bariyerlerle kapatıldı. Cumhuriyet Anıtı'nın da önü bariyerlerle kapatıldı. Güvenlik amacıyla kameralar kuruldu. Arama noktalarında sendika temsilcileri ile görev yapan polis, Taksim Meydanı'na girmedi. Polislerin görevi demir bariyerlerde bitti. Polisler demir bariyerlerin arkasında bekledi. Taksim Meydanı'nındaki güvenliği üzerlerinde 1 Mayıs yazan tişört giymiş sendika görevlileri sağladı. Polise sık sık meydana yaklaşmamaları konusunda uyarı yapıldı.
Basın için Gezi Parkı'nın Meydan'a bakan bölümüne platform hazırlandı. AKM'nin sol tarafında ve İnönü Stadı'nın yanında seyyar tuvaletler kuruldu. Toplanma noktalarında, kortej yürüyüşünde ve Taksim Meydanı'nda sürekli 1 Mayıs Marşı çalındı ve söylendi.
SELÇUK 1 MAYIS MARŞINI OKUDU
Timur Selçuk ve Ruhi Su korosu, 1 Mayıs Marşını seslendirdi. Konfederasyonların kortejlerinin alana girmesinin ardından Atatürk Kültür Merkezi önüne kurulan platformda sanatçı Timur Selçuk ve Ruhi Su Korosu, 1 Mayıs Marşı'nı seslendirdi. Kutlamalara katılanlar da koroya eşlik etti. Alanı dolduran gruplar, davul-zurna eşliğinde halay çekerek 1 Mayıs coşkusunu yaşadı.
1 MAYIS BİLDİRİSİNİ İŞÇİLER OKUDU
"1 Mayıs Bildirisi", TÜRK-İŞ ve DİSK'in belirlediği birer işçi tarafından okundu.
Bildiride, emeğin bayramında barış, özgürlük, demokrasi, emek, daha güzel bir dünyada sömürüsüz, baskısız, insan onuruna yaraşır bir yaşam için birlikte
olunduğu vurgulanarak, "Her türlü baskıya inat, haklarımız ve özgürlüklerimiz için dayanışma içindeyiz. Sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık ve sendikal haklarımız için 1 Mayıs 2010'da başta Taksim olmak üzere alanlarda omuz omuzayız. Emekçilerin uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma gününü, emeğin bayramı 1
Mayısı hep birlikte barış içinde kardeşçe kutluyoruz" denildi.
Emekçilerin 1 Mayıs 2010'u, güvencesiz, kuralsız çalışmanın yaygınlaştığı koşullarda karşıladığı dile getirilen bildiride, emekçilerin yarısının kayıt dışı çalıştığı, esnek, güvencesiz ve kuralsız çalışmanın kural haline geldiği, 4-C uygulamasına, kölelik düzenine mahkum edildiği, sendikasızlaştırmanın yaygınlaştığı, sendikal örgütlenmenin önüne engellerin çıkarıldığı, örgütlenen işçilerin işten atıldığı, başta madenler olmak üzere iş kazası adı verilen cinayetlerin durmak bilmediği belirtildi.
Bildiride, "Biz, sosyal adalet, eşitlik ve demokrasi istiyoruz. Özgürlükçü, eşitlikçi sivil demokratik bir anayasa ve yasalar istiyoruz. Tüm çalışanların grevli toplu sözleşmeli sendikal haklara sahip olduğu bir Türkiye için sesimizi yükseltiyor, demokrasiden ve sosyal devletten vazgeçmeyeceğimizi bildiriyoruz" denildi.
TALEPLER BİLDİRİLDİ
Okunan bildiride talepler şu şekilde sıralandı: "1 Mayıs 1977'de kaybettiklerimizin faillerinin bulunmasını ve adalet önüne çıkarılmasını, işsizliğin önlenmesini, kiralık işçilik düzenlemesinden vazgeçilmesini, kıdem tazminatı hakkımıza dokunulmamasını, 4-C ve benzeri uygulamalardan vazgeçilmesini, İşsizlik Sigortası Fonu'nun işsizlik için daha etkin kullanılmasını, vergi adaletsizliğinin giderilmesini, sağlık ve sigorta haklarımızdaki mağduriyetin giderilmesini, asgari ücretin insan onuruna yakışır olmasını, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin artırılmasını, antidemokratik yasaların değiştirilmesini, örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılmasını, taşeronlaşma ve kayıtdışı ekonominin engellenmesini, özelleştirmelerin durdurulmasını, sosyal devletin daha etkin olmasını, emekçilerin sesine kulak verilmesini istiyoruz”
İşçiler, kamu emekçileri, emekliler, işsizler, yoksullar, kadınlar, gençler, emek, barış, özgürlük için haydi 1 Mayısa, haydi mücadeleye. 1 Mayıs uluslararası birlik mücadele ve dayanışma günü kutlu olsun.
TÜRK-İŞ BAŞKANI’NA TEPKİ
Taksim Meydanı'nda Türk-İş Başkanı Mustafa Kumlu'ya konuşmak için kürsüye çıktığı sırada tepki gösterildi. Kumlu, çıkan arbede nedeniyle Atatürk Kültür Merkezi'ne (AKM) götürüldü.Arbede sırasında Sağlık-Sen Genel Başkanı Mahmut Kaçar yaralandı.
İşten atılan itfaiye, Esenyurt Belediyesi ve İSKİ işçileri ile TEKEL işçilerinin pankart açarak kürsüde konuşma yapılmasına izin vermemeleriyle gerçekleşen eylem, yaklaşık 45 dakika sürdü. İşçilerin ikna edilmesi üzerine KESK Başkanı ve DİSK Başkanı konuşma yaptı.
EVREN: SELAM OLSUN BİNLERCE DEVRİMCİYE
KESK Genel Başkanı Evren yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"Bugün burada bizlerle olamayan ancak yaşamlarını hatırlamak hepimizin boynunun borcudur. Ser verip sır vermeyen İbrahim Kaypakkaya'yı saygıyla anıyorum. İdam sehpasına gülümseyerek çıkan Denizi, Yusuf'u, Hüseyin’i selamlıyorum. Kendilerini Türkiye halklarının kurtuluşuna adayan Hüseyin Cevahir'i, Ulaş'ı yiğit devrimci Mahir Çayan'ı saygıyla selamlıyorum. Kürt halkının özgürlük mücadelesine kendini adayan Mazlum Doğan'ı saygıyla anıyorum. Kemal Türkler'i saygıyla anıyorum. 77'de katledilen 37 emekçiye selam olsun. Faşizme hayır diyen demokrasiyi savunan Musa Anterlere'e Uğur Kaymaz'lara selam olsun. Halk iktidarını taçlandıran Belediye Başkanı Fikri Sönmez'e selam olsun. Hiçbir zaman unutmayacağımız, belleğimizde bizi isyana çağıran Ahmet Kaya'yı ve arkasında bakmadan giden Yılmaz Güney'i, faşizme inat yüreğimizde yaşayacak olan Hrant'a selam olsun. Bir kez daha milyonların önünde tekrar ediyoruz. Irkçı, asimilasyoncu, dışlayıcı, şovenist devlet istemiyoruz.Herkese ortak koşullarda iş aş istiyoruz. Güvencesiz çalışma istemiyoruz. Sözleşmeli çalışmak istemiyoruz. Taşeron şirketleri istemiyoruz. Parasız eğitim ve parasız sağlık hakkı istiyoruz. Kürt sorununun barışçıl çözümü için demokrasi istiyoruz. Tutuklu bulunan belediye başkanlarının, sendikacıların serbest bırakılmasını istiyoruz. Tutuklu bulunan çocukların özgür bırakılmasını istiyoruz. Operasyonların durmasını istiyoruz ve insanlarımızın ölmesini istemiyoruz.”
ÇELEBİ: 1 MAYIS ALANI OLSUN
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi konuşmasına 1977'de hayatını kaybedenleri anarak başladı. 1980 yılında katledilen Disk Genel Başkanı Kemal Türkler, demokrasi uğruna hayatını kaybeden diğer emekçiler adına konuştuğunu kaydeden Çelebi, "Yıllarca bu ülke emekçilere bu alanı kapattı. Bu gün yeniden su alanda yan yana duruyorsak, hep birlikte 1 Mayıs marşını söylüyorsak bu hepimizin, Türkiye işçi sınıfının eseridir. Bununla övünmelisiniz, gurur duymalısınız" dedi.
1977 yılında Türklerin, "Bu alanın adı 1 Mayıs alanı olarak değiştirilsin” talebini ifade eden Çelebi, "Bu alanın adı şimdi değiştirilsin mi? Evet bu alan 1 Mayıs alanı olmalıdır. Yasaklara rağmen işçi sınıfı 1 Mayıs alanını unutmadı, unutmadık" şeklinde konuştu. Musa Anter ve Uğur Kaymaz cinayetlerinin ardındaki sır perdesi aralanmadan demokrasinin gelemeyeceğinin altını çizen DİSK Genel Başkanı Çelebi, "Siyasete, çalışma hakkına konan angajman kalkmadan demokrasi olmaz. Yargının siyasetin aracı haline getirildiği bir ülkede demokrasi yaşayamaz. İşçi sınıfının örgütlü gücü olmadan demokrasi kavranamaz. Kürt sorunu demokratik ve barışçıl bir şekilde çözülmeden demokrasi olamaz" dedi.


Yakınlarını
kaybedenler de oradaydı
1977’de hayatını
kaybedenlerin yakınları da 1 Mayıs alanındaydı. Sabah saatlerinde DİSK kortejinin bulunduğu
Şişli’de toplandılar. 1977 1 Mayıs katliamında yaşamını yitirenlerin yakınları ile 77'de orada olanlar, "1 Mayıs 1977'de Taksim'deydik. Bugün de" yazılı pankart  açtı. Hayatını kaybedenlerin fotoğrafları taşındı. Katliamda yaşamını yitiren Hikmet Özkürkçü'nün torunları Coşkun ve Şenol Daşçı ile kızı Behiye Daşcı, Özkürkçü'nün fotoğrafının bulunduğu bir pankartın arkasında yürüdü.  Diğer yandan Türk-İş'in de aralarında bulunduğu 6 kamu emekçisi ve işçi konfederasyonunun başkanları, Taksim'de 1 Mayıs 1977'de çıkan olaylarda hayatını kaybedenleri, Kazancı Yokuşu'nun
başındaki 1 Mayıs
anıtına karanfiller bırakarak andı.


Avrupa’dan da katılım oldu

Tarihi 1 Mayıs'a Avrupa'dan da katılım oldu. Alman sivil toplum kuruluşlarının ve sol eğilimli siyasi partilerinin temsilcileri, 32 yıl sonra Taksim'de kutlanan ilk 1 Mayıs'ta, DİSK kortejiyle beraber yürüdü.
Protestan kilisesi görevlisi, Alman bir rahip de cübbesi ve dua atkısıyla kortejde yerini aldı. Rahip, “Kiliseler barış için vardır. biz de barışın sembolü olarak buraya geldik.
Türk işçilerin kutlamalarına destek veriyoruz. Gözaltına alınmalarını istemiyoruz" şeklinde mesaj verdi.   Ekonomik krizle boğuşan Yunanlılar da Türkiye'deki tarihi 1 Mayıs'a duyarsız kalmadı.
Bayrak direklerine gres yağı sürüldü

İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, Taksim Meydanı’nda incelemelerde bulundu. Beraberindeki polis müdürleri ve polisler ile birlikte alanı adım adım gezen Hüseyin Çapkın, arama noktalarını da denetledi.
Taksim Meydanı’ndaki Cumhuriyet Anıtı’nın çevresine konulan beyaz çakıl taşları, 1Mayıs öncesi, apar topar kaldırıldı. Çakıl taşları yerine çim örtü konuldu. Meydanda bulunan bayrak direklerine de alana gelenlerin çıkmaması için gres yağı sürüldü.


Şişli’de 12 kişi
gözaltına alındı

1 Mayıs dolayısıyla alınan güvenlik önlemleri çerçevesinde Şişli'de 17 kişi gözaltına alınırken, gizledikleri sopalar da ele geçirildi. Gözaltına alınanlar arasındaki beş çocuk serbest bırakıldı.
Kutlamalar sürerken, Şişli Feriköy Spor Kulübü arkasında ellerinde sopalar bulunan bir grup olduğu yönünde polise ihbarda bulunuldu. İhbarı değerlendiren Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, bölgeye giderek 5'i çocuk 17 kişiyi gözaltına aldı. Bu kişilerin duvar arkasına gizledikleri sopalar da ele geçirildi. Kimlik kontrolünden geçirilen bu kişilerden yaşları küçük 5'i serbest bırakılırken, diğerleri sorgulanmak üzere Emniyet Müdürlüğüne götürüldü.


ALİ CEMAL KARABUDAK, ZEYNEP KURAY, SEVGİM DENİZALTI, DİLEM TAŞTAN, ÖZGÜR GÜRLEYEN