Ahmet Şık: Gün gelecek sizde yargılanacaksınız!
ZEYNEP KURAY
Cumhuriyet gazetesi çalışanlarının Çağlayan ‘da yargılandığı 5’inci duruşmada, gazeteci Ahmet Şık’ın yapmak istendiği savunma mahkeme başkanı tarafından “siyasi” denilerek engellendi. Mahkeme salonundan jandarma eşliğinde çıkartılan Şık, "Gün gelecek sizde yargılanacaksınız, unutmayın bunu. Umarım siz kendiniz gibi bir mahkemede yargılanmazsınız" dedi. Mahkeme, gazete çalışanlarının tutukluluk halinin devamına; duruşmanın 9 Mart 2018 tarihine Silivri yerleşkesinde görülmesine karar verdi.
Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu, İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay, muhabiri Ahmet Şık ve muhasebeci Emre İper, İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 5’inci kez hâkim karşısına çıktı. HDP ile CHP milletvekilleri, demokratik kitle örgütleri ve siyasi partiler tarafından izlenen duruşmada peş peşe skandallar yaşandı. Avukatlara bildirilmeden mahkeme heyeti tarafından dosyaya bir tanık eklendi, önceki celsede Cumhuriyet gazetesi eski çalışanı Mehmet Faraç hakkında verilen zorla getirilme kararının kaldırıldığı ortaya çıktı, gazeteci Ahmet Şık’ın savunması engellendi, gazeteciler duruşma salonuna alınmadı. Kimlik tespitinin ardından başlayan duruşmada, iddianamede delil olarak röportajı yer alan eski Cumhuriyet gazetesi çalışanı Doğan Satmış tanık olarak dinlendi. Satmış’ın savunmasını yazılı olarak okumak istemesine avukatlar itiraz etti. Avukatların tanığın yazılı savunma yapmasının usule aykırı olduğunu belirtmesi üzerine Satmış’ın sözlü ifadesi alındı.
‘FETÖ BAĞLANTISI OLDUĞUNU SÖYLEMEDİM; BUNA İNANMIYORUM DA’
Gazetede 16 boyunca köşe yazarlığı ve Genel Yayın Yönetmenliği Yardımcılığı yaptığını belirten Satmış, iddiaya konu röportajdaki sözlerinin “anlamını aştığını” söyledi. Satmış, “Röportajım bazı gazetelere yanış yansıdı. Ben bu arkadaşların FETÖ bağlantılı olduğunu söylemedim, buna inanmıyorum da. Cumhuriyet gazetesi yıllarca FETÖ'ye karşı mücadele etmiş bir gazete. O sözler bana ait değil. Gazeteciliğin bu şekilde ağır cezalarda yargılanması dışarıya yansıması açısından da olumsuzdur. Bunu 35 yıllık gazeteci ve gazeteci meslek örgütlerinde yer aldığım için size aktarmak görevi bilinciyle geldim” dedi.
SİYASİ LİNÇ DOSYASI
Satmış’ın ifadesinin ardından Mahkeme Başkanı Dağ, saat 14.00'e kadar ara verilmesini istedi. Ahmet Şık, beyanda bulunmak istediğini belirterek araya itirazda bulundu. Mahkeme, Şık'ın talebini kabul etti. Ancak Şık’ın savunması Mahkeme Başkanı Dağ tarafından kesildi. Dağ, Şık’ın savunmasının siyasi olmaması gerektiğini söyledi. Ahmet Şık ise “Dosya siyasi linç olduğu için tabii ki içinde siyasi değerlendirmeler de olacak” diye yanıt verdi.
Dağ’ın “Sınırı aşarsa savunmanızı sonlandırabilirim” sözü üzerine Şık, “Avukatlarımla tartışırsınız” diyerek savunmasına başladı. Şık, “Yargıtay Başkanı yeni adli yılın açılışında yaptığı konuşmada bazı veriler ortaya koydu. 80 milyonluk ülkemizde 6 milyon 900 bin şüpheli olduğunu söyleyen Cirit, ‘Yüzde 8 şüphelidir, haklarında soruşturma yürütülmektedir’ dedi. Yasalar karşısında isnat yeteneğine sahip 50 milyon kişi var. 7 milyon şüpheli var ise ülke nüfusunun yüzde 15’i devlet nezdinde şüpheli, sokaktaki yedi kişiden biri şüpheli demektir.” Şık, savunmasında, “Çoğunlukçuluğa sırtını dayayarak kendinden olmayanı terörist diye...” derken sözü Mahkeme Heyeti Başkanı Abdurrahman Dağ tarafından, “Böyle gidersen buna izin vermem. Savunman kapsamında kalacaksan devam edebilirsin” diye kesildi.
ŞIK’IN SAVUNMASI ''SİYASİ'' DENİLEREK ENGELLENDİ
Bu sırada Mahkeme Başkanı’na “Ahmet’e sen diye hitap edemezsiniz, saygı göstermek zorundasınız” diyen bir izleyici, salon dışına çıkarıldı. Bunun ardından Ahmet Şık savunmasına devam etti. Şık, “Hakikati örtbas eden bir medya var her şey gözlerinin önünde cereyan ederken korku ve suskunluğa hapsolmuş sessizlik çoğunluk var. Özgürlüğünün sınırlarını genişleten kötülük oluyor. Kötüler, farkındalar ve biliyorlar kötü olduklarını, bu da onları daha kötü yapıyor. Kendilerinden olmayanları, kendi gibi olmayanları suçluyorlar. AKP’nin en güçlü silahı medya oldu” ifadelerini kullandı. Bu sözlerden sonra Mahkeme Başkanı Dağ, Şık’ın sözlerini “Bakın bu savunma değil. Gidin milletvekili olun” diyerek kesti. Şık, itirazı üzerine salondan çıkarılırken “ Gün gelecek sizde yargılanacaksınız, unutmayın bunu. Umarım siz kendiniz gibi mahkemelerde yargılanmazsınız” dedi. Sonrasında duruşmaya ara verildi.
Cumhuriyet gazetesi davası verilen aranın ardından saat 14.00’te yeniden başladı. Duruşmanın ikinci bölümünde avukat kısıtlaması getirilmek istenirken, Özel Güvenlikler, içeriye sadece sarı basın kartı olanların alınacağını kaydetti. Koridorda çevik kuvvet polislerinin beklediği görüldü.
Mahkeme Başkanı Dağ, duruşma başlarken, Ahmet Şık’ın “bariz bir şekilde yargılamanın düzenini bozduğunu” söyledi. Dağ, “Buna devam edeceğine şüphemiz yok. Ahmet Şık'ın protest bir adam olduğunu herkes biliyor, biz de biliyoruz. Burayı forumcu arkadaşlarıyla slogan atılan bir yer haline getirilmesi doğru değildir. Ahmet Şık bu duruşmada mahkemede olmayacak” şeklinde konuştu.
REDDİ HAKİM TALEBİ
Cumhuriyet davası avukatlarından Fikret İlkiz ise, Dağ’ın bu kararına itiraz etti. İlkiz, Şık'ın sözlerinin duruşma salonuna alınmamasını gerektirecek bir durum oluşturmadığını söyledi. İlkiz’in ardından avukatlardan Bahri Belen, Ahmet Şık'ın savunmasına izin verilmemesi nedeniyle reddi hakim talebinde bulundu. Avukat Bahri Belen; mahkeme heyetinin, mahkemeden çekilmesini, aksi halde reddi hâkim talebinde bulunacaklarını ifade etti. Bu esnada mahkemeye 10 dakika ara verildi. Aranın ardından savcı, tutuklu sanıkların bir önceki ara karardaki koşullar ortadan kalkmadığı için tutukluluk hallerinin devamını talep etti. Avukat Duygun Yarsuvat ise davanın siyasi bir dava olduğunu vurguladı.
SABUNCU: ARKADAŞIM SAVUNMA YAPAMAYACAKSA BEN DE YAPMAYACAĞIM!
Sonrasında konuşan Murat Sabuncu, Ahmet Şık'ın savunmasına izin verilmemesi nedeniyle kendisinin de savunma yapmayacağını ifade etti. Sabuncu, şunları söyledi: “15 aydır tutukluyum. Bir savunma hazırlamıştım ve okuyacaktım. Ama arkadaşım savunmasını yapamayacak, o yüzden ben de yapmayacağım. Ahmet’in 12. değil 24. ayı. O şimdi FETÖ kaçağı olan Zekeriya Öz yüzünden de yatmıştı. Ben savunma yapmak istemiyorum, arkadaşım aşağıda tek başına duruyor. Ben de onun yanına inmek istiyorum."
Gazetecilerin sokulmadığı ara karar duruşmasına mahkeme heyeti, Cumhuriyet gazetesi çalışanlarının tutukluluk halinin devamına, 9 Mart 2018 ‘e ertelenen davanın Silivri yerleşkesinde görülmesine karar verdi.