Ankara, Libya’ya asker göndermekte ısrarcı: Türkiye bataklığa sürükleniyor

Politika Servisi

Ankara’nın Libya’daki Trablus merkezli Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) ile yaptığı anlaşmanın yankıları sürerken, bölgedeki gerilim giderek tırmanıyor. General Hafter yönetimindeki Ulusal Libya Ordusu’nun Trablus’a ilerleyişi sürüyor. Libya parlamentosu sözcüsü Aguila Saleh, uluslararası toplumu, Türkiye ve Birleşmiş Milletler (BM) tarafından tanınan UMH’nin meşruiyetini reddetmeye çağırdı.

Öte yandan UMH’nin, Hafter güçlerine karşı Ankara’ya yönelttiği asker talebi, Meclis’in bu haftaki olağanüstü gündemi olacak. Türkiye adım adım Libya bataklığına sürüklenirken, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, “Yeni Türkiye’nin güvenliğinin, bu çağda misak-ı milli sınırlarının ötesinden başladığını” iddia etti. Milli Savunma Bakanı (MSB) Hulusi Akar ise “TSK, ülkemizin hak ve menfaatlerini korumak için yurt içinde ve sınır ötesinde nerede görev verilirse yapmaya hazır" diye konuştu.

İTALYA TEPKİ GÖSTERDİ

Türkiye’nin Libya’ya olası askeri müdahalesine ülkenin eski sömürgecisi İtalya’dan da itiraz geldi. ‘Müdahalenin inanılmaz bir askeri gerilim artışına yol açacağını’ söyleyen İtalya Başbakanı Giuseppe Conte, "Erdoğan’a böyle bir askeri müdahaleden kaçınmasını tavsiye etmeyi sürdüreceğim" ifadelerini kullandı.

BM’YE GİDECEĞİZ

Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, Ankara ile UMH arasında imzalanan anlaşmaya ilişkin soruları yanıtladı. Türkiye’ye karşı, Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı Uluslararası Adalet Divanı’na (ICJ) gideceklerini açıklayan Miçotakis, Türkiye ile Ege ve Doğu Akdeniz’deki deniz yetki anlaşmazlıklarını siyasi ve diplomatik düzeyde müzakere etmeyi amaçladıklarını söyleyerek şu ifadeleri kullandı: "Eğer çözüm bulamazsak Yunanistan’ın tespit ettiği anlaşmazlık hakkında Lahey’deki gibi bir uluslararası organın hüküm vermesi gerektiği konusunda uzlaşmalıyız."

ASKER GÖNDERMEK İÇ SAVAŞA ORTAK OLMAKTIR

SOL Parti, hükümetin Libya’ya asker gönderme telaşına ilişkin açıklamada bulundu. Libya’ya asker gönderme yöneliminin, hükümetin iflas eden dış politikasının son halkası olduğu hatırlatılan açıklamada, bunun aynı zamanda bir iç politika hamlesi olduğu da vurgulandı.

“İktidar, içerde yaşadığı güç kaybını, dışarıya yönelik askeri maceracılıkla aşmaya çalışıyor” denilen açıklamada, “Unutulmasın, Libya’nın bugün yaşadığı iç savaşın vebali de iktidarındır. Libya’nın meşru devlet başkanı Muammer Kaddafi, 2011 yılında ABD destekli cihatçı güçler tarafından devrildi. Türkiye de, NATO’nun Libya’da ne işi var dedikten sonra, ABD yönlendirmesiyle cihatçıların safında yer almıştı. Bunun arkasında da tıpkı Suriye’de olduğu gibi, mezhepçi, yayılmacı ve İhvan destekçiliğine dayanan yanlış politika vardı. Bugün de Kuzey Suriye’deki cihatçı paralı askerleri 2 bin dolar maaş vaadiyle saflarına dahil etmeye çalışarak, Libya iç savaşına taraf olmak, aynı yanlışın sürdürülmesi anlamına geliyor” denildi.

Asker gönderme kararının Saray’da alındığı belirtilen açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Meclis göstermelik bir toplantıyla bu kararı onaylayacaktır. Bu kararla, ülkenin kaynakları cihatçı maceralara aktarılacak, kriz altında ezilen halkın sırtına daha fazla yük bindirilecektir. Bu cendereden çıkış için Türkiye dış politikası kökten değiştirilmeli; halklar arasında bütün dinsel, etnik, mezhepsel farklara karşın bir arada yaşamanın tesis edilmesi Türkiye’nin dış politikasının temeli olmalıdır.”

'GÖZLEM NOKTALARINDAN ÇEKİLMEYECEĞİZ'

Milli Savunma Bakanı Akar, Soçi mutabakatı’na ilişkin açıklamalarda da bulundu. Mutabakat kapsamında İdlib’te bulunan TSK’ya ait 12 gözlem noktasının oluşturulduğunu aktaran Bakan Akar, şöyle konuştu: “Yaptığımız mutabakata biz saygılıyız, Rusya’nın da bu mutabakata uymasını bekliyoruz. Biz hiçbir şekilde ateşkes sağlanmasına yönelik görevlerini kahramanca ifa eden 12 gözlem noktasını boşaltmayacağız, buradan çıkmayacağız. 24 saat onları takip ediyoruz. Bu şekilde oradaki varlığımızı sürdürmeye devam edeceğiz."

'SORUŞTURMA EMSAL TEŞKİL ETMELİ'

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Britanya’da YPG mensubu Dan Newey’in babasının, ‘terörizme destek’ suçlamasıyla başlatılan soruşturma kapsamında tutuklanmasının memnuniyetle karşılandığını belirtti.
Aksoy, Britanya’nın oğlu YPG’ye katılmış babayı ‘teröre destek suçlamasıyla’ tutuklamasına ilişkin yaptığı açıklamada, "Birleşik Krallık makamları tarafından PKK/PYD/YPG terör örgütü mensubu yabancı terörist savaşçı Dan Newey adlı Birleşik Krallık vatandaşının babası Paul Newey hakkında terörizme maddi destek sağlamak suçlamasıyla başlatılan soruşturmayı ve adı geçenin bu kapsamda tutuklanmış olmasını memnuniyetle karşılıyoruz" ifadelerini kullandı. Aksoy, soruşturmanın emsal teşkil etmesinin beklendiğini belirtti.