Ayasofya’yı en güzel o resmetti
Şevket Dağ, Ayasofya'yı farklı yıllarda farklı açılardan resmetti.

Emrah KOLUKISA

Şevket Dağ’ın geçen ocak ayında İzmir Folkart Gallery’de açılan “Zaman ve Mekanın Büyüsünde Bir Ressam” başlıklı retrospektif sergisi şimdi de Ankara’daki Cer Modern’de sanatseverlerle buluşuyor. Serginin proje koordinatörü ve uzun yıllardır İzmir’deki Folkart Gallery’nin yöneticisi Fahri Özdemir sergi açılışı sonrası yaptığımız sohbette artık düzenli olarak her sergilerinin Ankara ve hatta İstanbul’da da açılacağının müjdesini verdi. Yani İzmir ve Ankara’daki sergiyi kaçıranlar üzülmesin, pek yakında İstanbul’da da (Bozlu Art Project’in Şişli’deki Mongeri Binası’nda) Şevket Dağ sergisini görme fırsatını bulacaklar. Tabii gelecek dönemlerde açılacak diğer Folkart sergilerini de (Humanis desteğiyle). 1875 yılında doğan ve Osmanlı’dan Cumhuriyet’e evrilen Türkiye’nin muhtemelen en çalkantılı, en sancılı dönemlerine tanıklık eden Şevket Dağ, 69 yıllık yaşamında yaptığı 65 yağlıboya tabloyla adını Türk İzlenimcileri olarak anılan bir grup ressamın yanına yazdırdığı gibi İstanbul’un ve Dünya mirasının en görkemli yapılarından Ayasofya’nın kuşkusuz en güzel tasvirlerinden bazılarına imza attı. Hayatı boyunca birkaç kez resimlediği Ayasofya içinde yaptığı ilk tablosu (“Son Cemaat Yeri”) üstelik Şevket Dağ’ın henüz gencecik bir sanatçı adayı iken (Sanayi-i Nefise’deki öğrenciliği devam ediyordu zira) Osman Hamdi Bey’in gözüne girdiği işiydi. Zaten önce Osman Hamdi ardından Tevfik Fikret (ki o da Şevket Beyi Evkaf’taki memuriyetinden kurtarıp Mekteb-i Sultani’ye resim hocası olarak aldıran kişiydi) Şevket Dağ’ın hayatındaki en önemli isimler olacaktı, anılarından ve hakkındaki yazılardan biliyoruz bunu.

İÇ MEKÂN RESSAMI

“Pehlivan yapılı, zarif, iri gözlüklü ve pos bıyıklı idi” diye tarif ediyor Şevket Dağ’ı, en ünlü öğrencilerinden Fikret Mualla. O dönem Fikret Mualla gibi pek çok Galatasaray Liseli öğrencinin anılarında yer etmiş ve sonradan Enteriyör (İç mekan) ressamı olarak sınıflandırılacak Şevket Bey 14 Kuşağı olarak da bilinen çağdaşları İbrahim Çallı, Feyhaman Duran, Nazmi Ziya, Namık İsmail ve Avni Lifij gibi sanatçılarla birlikte Türk İzlenimcileri grubunun bir ferdi sayılacak ama yukarıda saydığımız isimlerin aksine hiç yurt dışına çıkmayacaktı. Yine de eserleri yurt dışında pek çok sergiye katılan ve uluslararası bir şöhrete kavuşan Dağ’ın eserlerine Atina ve Viyana gibi kentlerde yaşayan koleksiyonerlerin ilgi gösterdiği, Türkiye’deki bazı diplomatların da onun tablolarını satın alarak farklı ülkelere götürdüklerini biliyoruz. Hatta İran Şahı Rıza Pehlevi, Şevket Dağ’ın Yeni Cami içinden bir manzarayı resmettiği tablosunu “Şaheser” olarak nitelemiş ve bizzat Tahran’a götürmüştür (Gülistan Sarayı’ndaki Pembe Salon’da asılıdır bu tablo). Doğrusu “iç mekan ressamı” nitelemesi boşuna da değil. Ayasofya’nın yanı sıra Rüstem Paşa Camii, Yeni Camii ve Kapalı Çarşı’nın da birbirinden güzel tablolarını yapan Şevket Dağ tam da Cer Modern’de açılan serginin başlığında vurgulandığı gibi mekânın büyüsüne kapılmış ve bu büyüyü mükemmelen tuvala aksettirmiş bir sanatçı. Öyle ki “Gözlerimi kapadığımda kendimi hep Ayasofya’da hissederdim” dediği bilinen Dağ’ın uzun yıllar içinde bulunarak resmettiği bu yapının her ayrıntısını zihnine kazıdığını söylemiştir defaatle ve Malik Aksel’in “Sanat ve Folklor” kitabında yazdığına göre senelerce Ayasofya’da çalıştığı için romatizmaya tutulmuştur.

Şevket Dağ

İLHAM OLACAK FİGÜR

Şunu da hatırlatmakta fayda var belki; Şevket Dağ ressamlığın yanı sıra mebusluk da yapmış, yaşadığı memleketin geleceğinde söz sahibi olmak için günümüzün popüler deyişiyle elini taşın altına sokmaktan çekinmemiştir. Atatürk’ün desteğiyle önce Konya ardından Siirt milletvekilliği yapan Dağ’ın siyasi kimliği onun yadsınamaz bir özelliğidir. Keza Osmanlı Ressamlar Cemiyeti’nin kurucularından olduğunu da unutmamak gerek. Kim bilir, belki de tam tarihi seçimlere adım adım ilerlediğimiz şu günlerde aktif politikadan korkmayan sanatçılara fazladan bir moral, görüşlerini açıklamaya bile yanaşamayanlara da bir ihtimal ilham olacak bir figür Şevket Dağ. Bir de bu açıdan bakmak yanlış olmaz sanki. 

“Zaman ve Mekanın Büyüsünde Bir Ressam: Şevket Dağ” sergisi 30 Temmuz’a kadar Cer Modern’de ziyaret edilebilir.