Bu rejim ancak kriz üretir

BİRGÜN / İZMİR

Birleşik Haziran Hareketi Güzelyalı / Hatay Meclisi, “Ekonomik Kriz, Yerel Seçimler, Ne Yapmalı? ” konulu bir panel düzenledi.

Güzelyalı Kültür Merkezi’nde düzenlenen panelde konuşan CHP Parti Meclisi üyesi İlhan Cihaner, “Ortada bir kriz var. Bu krizin siyasallaştırılması lazım. Krizin konuşulması lazım. Krizi gündemleştirmemiz lazım. Ortada kriz yok, her şey yolunda gibi hava estirilmeye çalışılıyor. Krizi ulaşabildiğimiz her alanda dilendirmemiz lazım.Yani dolmuşta, vapurda otobüste, kahvehanede krizin sorumlularını teşhir etmemiz lazım. Kriz devam ediyor ve daha da derinleşecek. Elden geldiğince krizi dillendirmemiz lazım.” dedi.

AKP’nin Türkiye’yi İslami bir faşizme götürdüğünü anlatan Cihaner, “Türkiye’de rejim değişti. Rejim değişmesi ile birlikte siyasal iktidarın hem siyasi süreçlere müdahale kabiliyeti arttı, hem de yerel yönetimlere müdahale kabiliyeti arttı. Cumhurbaşkanı beğenmediği belediyelere kayyum atayacağım diyor. Bunu açıkça ifade ediyor. Mevcut kayyum atamalarının nasıl hukuksuz olduğunu biliyoruz. HDP’li Belediyelere kayyum atıyor, CHP Belediyelere açığa alıyor ve AKP’li Belediyeleri ise istifa ettiriyor.” diye konuştu.

ERDOĞAN 2.ABDÜLHAMİT ROLÜNE SOYUNMUŞ VAZİYETTE

ÖDP Başkanlar Kurulu üyesi Alper Taş’ta, 24 Haziran ile birlikte hem rejimin hem de sistemin değiştiğini belirterek, “Parlamenter sistem dönemi sona erdi ve bir islamcı faşist düzenin karakteristik özelliklerini gösteren yeni bir rejimle yüz yüzeyiz. Abdülhamitçilik yeniden diriltildi Türkiye’de. Erdoğan 2.Abdülhamit rolüne soyunmuş vaziyette.” dedi.

Dönemin, siyasal İslamcı rejimi yenme dönemi olduğunu savunan Taş, “Top yekün bir mücadele ile büyük bir seferberlik ile biz bu İslamcı faşist rejimi yenmek zorundayız. Türkiye’nin geleceği buradan geçiyor. Yeni rejimi çok cilaladılar, çok parlattılar ama 24 Haziran’dan sonra her şey daha kötü oldu. Çünkü bu rejim istikrar rejimi olmaz. Başkanlık rejimi denen bu rejim bir kriz rejimidir. Önümüzdeki dönem krizlerden kriz beğen dönemidir. Bu sistem, bu rejim ancak kriz üretir. Hiç bir biçimde istikrar üretemez. Bunu bilerek siyaset yapmamız lazım.” diye konuştu.

Krize karşı mücadeleyi esas alarak 31 Mart yerel seçimlerinin örgütlenmesi gerektiğini belirten Taş, şunları söyledi:

“Bu rejimin ülkemizi sürüklediği iki kriz dinamiği var. Bunlardan biri ekonomik kriz, ikincisi de Suriye krizi. 31 Mart yerel seçimlerini bu iki kriz dinamiği belirleyecek. Bu kriz dinamiklerine karşı bizim geliştireceğimiz mücadele 31 Mart seçimlerinin kaderini belirleyecektir. AKP bunun farkında olduğu için krizi erteleyip, Suriye krizini de denetim altına alarak bu seçimlerden çıkmayı amaçlıyor. Krize karşı mücadeleyi esas alarak 31 Mart yerel seçimlerini örgütlememiz lazım. 31 Mart seçimlerinde bizim yürüteceğimiz siyaset AKP’nin oluşturduğu bu krize karşı, AKP’nin krizine karşı bir siyaset üretmekle mümkün olur. Bunu öteleyen bir muhalefetin kazanma şansı yoktur.”