IŞİD tarafından gerçekleştirilen 10 Ekim Ankara Katliamı’na ilişkin davanın 10’uncu duruşmasında mahkeme salonunun önüne barikat kuruldu. Firari sanıkları avukat hâkime, hâkim avukata sordu. Sanık avukatı Heyyam Fidan eli kanlı örgüt IŞİD için “Müslümanları savunmak için savaşmaya gitmiş mücahitler” ifadesini kullandı. Dava 9 Haziran’a ertelendi.

Duruşmaya barikat

Haber Merkezi

Ankara Garı’nda 10 Ekim 2015’te IŞİD’in gerçekleştirdiği saldırıya ilişkin 16 firari sanık ve ‘insanlığa karşı suç’tan yargılanan sanık Erman Ekici’ye açılan davanın 10’uncu duruşması dün görüldü. Ankara 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dava öncesi yoğun güvenlik önlemleri alındığı görüldü. 5 yıldır devam eden davada ilk kez mahkeme salonunun önüne barikat kuruldu. Tüm güvenlik önlemlerine rağmen çok sayıda yurttaş, davayı takip etmek için adliyeye geldi. Girişte kimlik kontrolü yapılarak sadece katılanlar, avukatlar ve gazeteciler salona alındı. İzleyiciler için ise yandaki salonun kapısı açılarak salonlar birleştirildi.

Mahkeme Başkanı, kimsenin söz almadan konuşmamasını, tanığa müdahale etmemesini, müdahale eden olursa gelecek celse ve sonrasında duruşmalara katılamayacaklarını söyledi. Salondan çıkarılmanın usulen mümkün olmadığını söyleyen Avukat Senem Doğanoğlu ise “Tanığın sorgusunun kesintisiz olması bizim için önemli. Sanık vekili tarafından engellendi. Başta söyledikleriniz, mahkemeye erişim hakkını engelleyecek bir açıklama” dedi.

10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği’nin kapatılması üzerine 10 Ekim Barış Derneğini kurduklarını belirten dernek başkanı Avukat Mehtap Sakinci Coşgun dernek olarak katılma talebinde bulundu.

Suriye’de hayatını kaybettiği belirtilen firari sanık Muhammed Zana Alkan’ın eşi Tanık Büşra Şahin, 3 ay boyunca yaşadığı Roj Kampı’nda kimler olduğu sorulduğunda hatırlamadığını öne sürdü.


FİRARİ SANIKLAR NEDEN YAKALANMIYOR

Avukat Sarıoğlu, soruşturma aşamasında kendilerine bir örgüt şeması bile sunulmadığını, kendilerinin Antep’e kadar giderek dosyaları topladıklarını ve karşılaştıkları tabloda sadece IŞİD’lilerin yargılanmasından ibaret olmayan bir tehlikenin ortaya çıktığını söyledi.

Sarıoğlu, firari sanıkların yıllardır neden yakalanmadığını sordu. Mahkeme Başkanı ise avukatlara YPG kamplarında bulunduğu belirtilen firari sanıklarla ilgili “Neden bırakmıyorlar” diye sordu. Avukat “Biz sizden bunu istiyoruz” yanıtını verdi. Emniyet fezlekelerine bu sanıklar hakkında ‘sorulamayan sorular’ın yazıldığını aktaran Sarıoğlu, “Eğer yakalansalardı biz bu soruları soracaktık” dedi.

MASAK RAPORU TALEP EDİLDİ

Avukat Murat Kemal Gündüz de firari sanıklar arasında bulunan Edremit Türe’nin 150 IŞİD’liyi eğittiğini söylemesine rağmen emniyetin aranan sanıklar arasında ödüle bile layık görmediğini dile getirdi. İstihbarat Daire Başkanlığı ve MİT’ten gelecek bilgilerin önemli olduğunu belirten Gündüz, MASAK (Mali Suçları araştırma Kurulu) raporlarının getirilmesini istedi.

Sanık Erman Ekici de IŞİD’in Antep Emiri Yunus Durmaz’ın 2012-2013 yılları arasında tanıdığını ama sonrasında görmediğini savundu. Ekici’nin avukatı Heyyam Fidan da IŞİD’lilere “Zulüm altında bulunan Müslümanları savunmak için savaşmaya giden mücahitler” şeklinde tanımlama yaptı.

Mahkeme heyeti, MASAK raporunun ve YPG’nin elinde bulunan Savaş Yıldız hakkında HTS kayıtlarının yeniden istenmesine, 10 Ekim Barış Derneği’nin tüzel kişiliğinin Valiliğe sorulmasına karar verdi. Dava 9 Haziran’a ertelendi.

NE OLMUŞTU?

Davanın bir önceki duruşmasında mahkeme heyetinin değişmesinin ardından yeni Mahkeme Başkanı ile aileler arasında tartışma yaşanmıştı. Oğlunu katliamda kaybeden bir baba, tanığı konuşmamaya yönlendiren sanık avukatına tepki göstererek “Adalet istiyorum” demişti. Mahkeme Başkanı, duruşma düzeninin bozulduğu iddiasıyla katılanı salondan çıkarmak istemişti. İtirazların ardından dava ertelenmişti.