Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün rektör atamalarına emek ve meslek örgütleri de tepki gösterdi. DİSK, KESK ve TTB Gül’ün ‘AKP’ye yakınlığı’ kıstas aldığını belirterek üniversitelerde rektör seçimlerinin demokratik esaslara bağl

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün atadığı 21 rektörle ilgili BirGün’e değerlendirmelerde bulunan emek ve meslek örgütü temsilcileri sonuçtan rahatsız olduklarını dile getirdiler. KESK Genel Başkanı Sami Evren, sorunun atamaların tartışılmasıyla çözülemeyeceğini, demokratik bir kurum olmayan Yüksek Öğretim Kurumu’nun (YÖK) kaldırılması gerektiğini belirterek şöyle konuştu: “Gül’ün gerçekleştirdiği rektör atamalarını AKP hükümeti’nin ve militer yapının uzlaşması üretmiştir. Siyasal ve militer yapının vesayetiyle oluşturulan bir üniversitede bilimden söz edilemez. Ayrıca, atamalar türbana yaklaşımla ilgili olarak düzenlendiyse üniversitelerde akıl da bitmiş demektir. Üniversitelerde bilimsel, demokratik ve özerk bir anlayış yerleşmedikçe ortaya çağdışı bir yapının çıkması kaçınılmazdır.”

 

DİSK: BAZILARI KAYIRILDI

DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi ise, rektör atamalarının adaletsizlik ve kayırmacılık taşıdığını yakınlık ilişkilerine dayandığını ifade ederek, “Gerçekleştirilen atamalar üniversitelerde yeni bir gerilim sürecinin önünü açacaktır. Biz DİSK olarak atama sisteminin tamamen değişmesini siyasal çizgiden uzaklaşarak objektif kriterlere dayanmasını istiyoruz” dedi.

“Atamalar sayesinde artık Türkiye’nin ‘özgürlükten yana’ türbana ‘evet’ diyen rektörleri var” diyen TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı da “Herkesin Cumhurbaşkanı olacağını ifade eden 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün rektör atamalarında kıstas olarak AKP’ye yakınlığı olan isimleri seçmesi düşündürücü ve üzücüdür. AKP’nin tüm kamu kurumlarında uyguladığı kadrolaşma politikasının, ‘özerk’ yapısıyla bilime hizmet etmesi gereken üniversitelere kadar taşınması geri dönülmez sonuçlar doğuracak, üniversitelerde gerici yapılanmaları kalıcılaştıracaktır” diye konuştu.

 

TTB: RÖKTÖRLERİ ÖĞRENCİLER SEÇSİN

Türk Tabipleri Birliği Genel Sekreteri Eriş Bilaloğlu da üniversitelerin, öğrencilerin de katılımıyla demokratik bir yapı içinde rektörünü kendisinin seçmesi gerektiğini vurgulayarak, “Maalesef bugünün üniversiteleri demokratik bir yapıdan ve özerklikten çok uzaktadır. 12 Eylül ürünü olan YÖK antidemokratik bir yapıdır ve kaldırılmalıdır” dedi. Bilaloğlu, TTB olarak AKP hükümetinin ve Cumhurbaşkanı Gül’ün ılımlı İslam politikalarından rahatsızlık duyduklarını kaydetti.

ÖZLEM ZORCAN-ANKARA

 

***

‘Gül, türbanın rövanşını aldı’

CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün yaptığı rektör atamalarına tepkisini, “Türkiye açıkça Sayın Gül’ün siyasi hırsının tutsağı oldu. Sayın Gül, AKP’yi memnun edecek ilk başarılı sınavını YÖK Başkanını atamakla yapmıştır” sözleriyle gösterdi. Kılıçdaroğlu, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Cumhurbaşkanı Gül’ün, atamalarla türbanın rövanşını aldığını öne sürdü. Kılıçdaroğlu, Gül’ün, Cumhurbaşkanlığı makamına oturmasının Türkiye’de önemli bir kırılma sürecini başlatacağını, bunun cumhuriyetle hesaplaşma anlamına geleceğini, duyarlı ve sorumluluk sahibi çevrelerin ve kendilerinin de bunu dile getirdiklerini hatırlattı. Ancak, bu siyasi akıma sadakatle bağlı liberal çevrelerin, siyasi iktidarla çıkar ilişkisine girdiğini, AKP sermayesi ile Cumhuriyet karşıtlarının bu uyarılara kulak tıkadığını öne süren Kılıçdaroğlu, “Türkiye açıkça Sayın Gül’ün siyasi hırsının tutsağı olmuştur” dedi. Kılıçdaroğlu, Gül’ün gelinen süreçte bırakın tarafsız olduğunu, bir parti yetkilisi gibi gece yarısı Başbakanla farklı mekanlarda, kamuoyundan gizli görüşmekte sakınca görmediğini dile getirdi.

 

GÜL ESKİ PARTİSİNİN NEFERİ GİBİ

Kılıçdaroğlu şöyle devam etti: “Sayın Gül, hala eski partisinin bir neferi gibi. AKP’yi memnun edecek ilk başarılı sınavını YÖK Başkanını atamakla yapmıştır. Rektör atamaları ile türban olayının rövanşı alınmak istenmiştir. İkinci evre olarak bağımsız kurumları ele geçirmiş ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra da kadrolaşmada 3. evre başlamıştır.”

Geçmişte 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in de benzer durumlarla atamalar yaptığını ve CHP’nin niye eleştirmediğinin sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, “Sezer’in de eylemlerine itirazlarımız oldu. O dönem de eleştirilerimizi yaptık. Ama, bazı eylemlerine AKP’nin yandaş medyasının hedefi olmaması için bilerek göz yumduk, bilerek eleştirmedik. Cumhuriyeti korumak için bizim yaptığımız doğrudur” dedi.