Çanakkale zaferinin 95. yıldönümü töreninde konuşan Başbakan Tayyip Erdoğan, 'Ermeni Soykırımı Yasa Tasarısı'nın ABD ve İsviçre'de

Çanakkale zaferinin 95. yıldönümü töreninde konuşan Başbakan Tayyip Erdoğan, 'Ermeni Soykırımı Yasa Tasarısı'nın ABD ve İsviçre'de kabul edilmesine gösterdiği tepkiyi sürdürdü.
Türkiye tarihinin güneş kadar parlak olduğunu iddia eden Erdoğan, “Biz, Çanakkale ruhunu kendimize rehber edinmiş bir milletiz. Altını çizerek ifade ediyorum, bu ülkenin Mehmetçiği nasıl tarihe sığmayacak kadar büyükse bu ülkenin tarihi de parlamentolarca çarpıtılamayacak kadar temizdir, azizdir, şanlıdır, güneş gibi parlak bir hakikattir” dedi.
‘İFTİRA ATIYORLAR!’
Parlamentoların tarihte ne olup bittiği konusunda karar veremeyeceklerini yineleyen Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
"Çanakkale'nin tarihini yazanlar, yazmak isteyenler hayatlarını bu işe vakfediyor ve arşivlerde belge bulmak için ömürlerini ortaya koyuyorlar. Eğer 1915'te Türkiye'nin doğusunda yaşanan olaylar aydınlatılmak isteniyorsa bunun adresi binlerce kilometre uzaktaki parlamentolar değil, arşivlerdir, belgelerdir, anılardır, raporlardır, mektuplardır, resimlerdir.
Çanakkale'de emperyalist duygularla ölüm kusan, Türk milletinin vatanına tasallut eden kimi ülkelerde, bugün görülen sorumsuz açıklamalar, alınan haksız kararlar, özür dilenmesi gereken bir millete karşı iftira atmaktan başka hiçbir anlam taşımaz.
Dünya savaşlarında milyonlarca insanın ölümüne neden olan kimi ülkeler, önce kendi anlayışlarını, kendi eylemlerini, kendi yanlışlarını gözden geçirmeli, sadece vatan savunması yapan, mazlum ve masum bir millete bühtanda bulunma yanlışına düşmemelidir."
Öymen: Türkeş’in gizli görüşmesinde ben de vardım
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, Alparslan Türkeş’in Ermeni yetkililerle yurtdışında yaptığı gizli görüşmelere kendisinin de katıldığını açıkladı. Bir televizyon programına katılan Onur Öymen, Türkeş’in Ermenistan Devlet Başkanı Levon Ter Petrosyan ile 17 yıl önce yaptığı görüşmeye katıldığını belirtti. Almanya’da bü-
yükelçi olduğu dönemde Ankara'dan kendisine talimat geldiğini söyleyen Öymen, şunları söyledi:
“Sanmayın ki sadece bu hükümet döneminde ilişkiler normalleştirilmeye çalışıldı. Türkeş’in Ermenistan hükümet temsilcileriyle yaptığı görüşmelerden birine ben de katıldım, bana katılmam yönünde talimat gönderildi. Görüşme iyi niyetli hava içinde geçti. Ermenistan’a bizim de gönderdiğimiz resmi, gayriresmi insanlar oldu. Türkeş’in başka görüşmeleri de oldu, Almanya’da farklı isimlerle. Yalnız Türkeş yapmadı, biz de Dışişleri Bakanlığı olarak temas ettik.”

‘Geçmişin barbarlığından size ne’
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan'ın Londra ziyareti sırasında Türkiye'deki 100 bin Ermeni göçmeni sınır dışı etmekle tehdit etmesi dış basında eleştirildi.
Sınır dışı etme girişimlerinin modern Avrupa tarihinde güçlü bir simge olduğunu belirten Times, Erdoğan'ın bu sözleri, ABD Kongresi'nin bir komisyonu ile İsveç Parlamentosu'ndan geçen ve bağlayıcılığı olmayan tasarılar nedeniyle söylediğini yazdı. 1915 olaylarını "tarihi bir gerçek" olarak niteleyen gazete, modern Türkiye'nin buna direnmesinin olağandışı olduğunu belirterek “Bugün hayatta olan hiç kimse geçmişteki barbarlıklardan sorumlu değil. Çünkü o olaylar çoktan tarihe karışmış bir emperyal güç tarafından gerçekleştirildi" diye yazdı.
Gazete, egemen devletlerin vatandaşı olmayan kişilerin girişlerini ne şekilde sınırlayacağını belirleme hakkına sahip olduğunu hatırlattıktan sonra, “Fakat Türkiye'de bu kişiler bir felaketten kaçıp sığınacak yer arayan göçmenler. Bu kişiler arasında evleri ve geçim kaynakları 1988 yılındaki Ermenistan depreminde yıkılanlar da var" ifadesini kullandı.
‘TEHLİKELİ BİR TEHDİT’
Erdoğan'ın sözleri Ermeni diasporasının etkili olduğu Lübnan'da da tepki yarattı. Lübnan'ın en büyük İngilizce gazetesi Daily Star, Erdoğan'ın sözlerini “tehlikeli ve anlaşılmaz bir tehdit" olarak niteledi. Erdoğan'ın tehditlerinin siyasi açıdan hiçbir sonuç vermeyecek ve ahlaki olarak eleştirilmesi gereken bir çıkış olduğunu söyleyen gazete, “Erdoğan çıkışıyla Erivan'a, diaspora ile arana mesafe koy, yoksa 100 bin Ermeni'yi sana geri gönderirim, mesajı verdi. Ama bu çıkış, bölgesinde sıfır sorun politikası izlediğini söyleyen bir ülke için hiç de olumlu bir girişim değil" diye yazdı.