Deren GÜLSEVER Uluslararası Af Örgütü tarafından Filistinli mültecilerin sesini duyurmak amacıyla yürütülen ‘70 Yıllık Yurtsuzluk’ kampanyası çerçevesinde düzenlenen panel için İstanbul’a gelen Francesca Albanese ile konuştuk. Georgetown Üniversitesi Uluslararası Göç Çalışmaları Enstitüsü Araştırmacısı Albanese uluslararası hukuk ve insan hakları çerçevesinde Filistinlilerin geri dönüş hakkını değerlendirdi • Filistinli mülteciler konusu büyük bir öneme sahipken pek gündemde […]

Filistinli mülteciler  yetmiş yıldır yurtsuz

Deren GÜLSEVER

Uluslararası Af Örgütü tarafından Filistinli mültecilerin sesini duyurmak amacıyla yürütülen ‘70 Yıllık Yurtsuzluk’ kampanyası çerçevesinde düzenlenen panel için İstanbul’a gelen Francesca Albanese ile konuştuk. Georgetown Üniversitesi Uluslararası Göç Çalışmaları Enstitüsü Araştırmacısı Albanese uluslararası hukuk ve insan hakları çerçevesinde Filistinlilerin geri dönüş hakkını değerlendirdi

• Filistinli mülteciler konusu büyük bir öneme sahipken pek gündemde değil gibi görünüyor. Neden?

Son yıllarda bölgede gerçekleşen diğer savaşlar, bu durumu gölgede bıraktı. Irak’taki savaş, Suriye’deki çatışmalar ve ardından gelen mülteci sorunu Avrupa için daha büyük önem arz etti. Bunu söylemek çok üzücü elbette. Tabii bir de yarım yüzyılı aşan bir sorun. Katılmasam da kabul edilemez bulsam da uluslararası toplumda da soruna dair bir yorgunluk oluştu.

• Mülteciler kaldıkları bölgenin vatandaşı mı olmalılar yoksa bir çözüm mü bulunmalı?

70 yıl oldu, Filistinliler yerlerinden yurtlarından, vatanlarından uzaklar. Filistinli mültecilerin bulundukları ülkelerden vatandaşlık talep etmesi konusunda büyük bir hassasiyet var. Eğer bulundukları ülkelerde vatandaş olurlarsa, geri dönme hakkını kaybedeceklerini düşünüyorlar. Ancak bu algı biraz da korkuların tetiklediği bir durum. Uluslararası hukukta, vatandaşlık almanın, anavatanına geri dönmeyi engelleyeceği gibi bir durum söz konusu değil. Dolayısıyla Filistinli mülteciler eğer istiyorlarsa vatandaşlık alabilmeliler ve sonuç olarak da ayrımcılığa uğramamalılar

• Filistinli mülteciler kendi devletlerine sahip olmadan bu sorun çözülebilir mi?

Bu sorunun iki boyutu var. Biri bireysel ve diğeri ise kolektif. Onlar sadece savaş veya zulüm yüzünden evlerinden ayrılıp göç eden mülteciler değiller. Onların şu anda mevcut olmayan bir yurdu vardı. Bölgenin büyük kısmı İsrail’de. Kendi devletlerine sahip olmak, onurlarını yenilemek, milli bir kimliğe kavuşmak onlara yardımcı olacaktır. Bunun önemli olduğunu düşünüyorum. Ama aynı zamanda bulunacak tek çözümün bu olacağını da düşünmüyorum. Çünkü bütün Filistinli mültecilere geri dönüş sağlamak ve 70 sene kaldıkları yerlerde kalma hakkı vermemek de bir çözüm değil.

Vatandaş olmuş veya hayatta iyi yerlere gelmiş Filistinliler de var aynı zamanda. Onlara da seçme hakkı verilmeli. Kalma veya başka bir yere gitme. ‘Başka bir yer’in tanımlanması için ise Gazze ve Batı Şeria’daki İsrail işgalinin sonlanması gerekiyor.

• Türkiye’deki mülteciler ve Türkiye’nin mültecilere karşı tutumu hakkında düşünceleriniz neler?

Yasal sınırlamalara rağmen, tüm mültecilere geçici koruma sağlandı. Bu değerli ve takdir edilmeli. Türkiye’nin BM ile bu anlaşmaya zorlandığını düşünüyorum ve bence bu çok kötü. Mültecilerin korunmasını etkin biçimde sağlayabilme konusunda Türkiye’nin kapasitesinin zorlandığını düşünüyorum.