Filistin’de işçi hareketi, 100 yılı aşkın süredir işgale ve sömürüye karşı halkın sözcüsü oldu. Bugün de bağımsızlık mücadelesinin bir parçası olduğu kadar Filistin toplumu içindeki demokratikleşme arayışının bir öncü gücüdür.

Grevlerden İntifada’ya Filistin'de sendikalar
Fotoğraf: AA

Kıvanç ELİAÇIK

Filistinli işçi hareketinin kökeni, 1920 yılında demiryolu işçileri tarafından kurulan Dayanışma Sandığı ve 1925'te Hayfa'da kurulan Filistin Arap İşçi Birliği'ne dayanmaktadır. İlk olarak Mısır Sendikalar Birliği'nden sonra bölgede kurulan en eski sendika olan Filistin Arap İşçi Birliği (FAİB), 1930'da yaklaşık 3 bin üyeye sahipti. FAİB, işçilerin ücretlerinin ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi için mücadele etti ve Filistin'in bağımsızlığını savundu.

Bu dönemde işçi hareketi, İngiliz Mandası politikalarına karşı önemli bir mücadele aracı haline geldi. İngilizler, demiryolu inşaatlarında İbrani işçileri tercih ederken, Arap işçiler ulusal kurtuluş hareketinin bir parçası haline geldi. 1939'da, 6 aylık bir genel grev ve "vergi ödememe" kampanyası düzenlendi, ancak İngilizler tarafından sert bir şekilde bastırıldı.

1943 yılında FAİB’in yaklaşık 35 bin üyesi vardı. Etkinliği artarken 1945'te Dünya Sendikalar Federasyonu'na (WFTU) üye olarak Filistin'i uluslararası düzeyde temsil etmeye başladılar. 1946'da düzenlenen bir genel greve 20 binden fazla işçi katıldı, ancak Yahudi ve Arap işçilerin birlikte katılmasını engellemeye çalışan İsrail İşçi Birliği (Histadrut) tarafından bastırıldı. 1947'de FAİB Genel Sekreteri Sami Taha öldürüldü.

1948'de sendika merkezleri Hayfa'dan Nablus'a taşındı. İşgal sonrasında Batı Şeria ve Gazze'de ayrı sendika yapıları kuruldu. Batı Şeria'daki sendikalar Ürdün yasalarına tabi iken, Gazze'dekiler Mısır yasalarına tabi hale geldi.

Ürdün'de iş yasası 1953'te sendikaları tanıyan bir şekilde yeniden düzenlendi. Ancak, sendikalar devlet kontrolü altına alındı ve hakları sınırlı hale geldi. Sendikaların çoğunluğu o dönemde Filistinliydi. Hatta Ürdün'deki sendikaların merkezi 1954'te Amman'dan Nablus'a taşındı.

Gazze'deki sendikalar, Nasır döneminin görece özgürlükçü ortamında güçlendi. Gazze'de kurulan Filistin Sendikalar Federasyonu (PTUF), 1964 kongresinde sürgün edilen Filistinli işçileri örgütlemeye karar verdi. İşkolu sendikalarının yanı sıra diaspora için 13 şube kuruldu. PTUF, 1969'da Filistin Kurtuluş Örgütü'nün (FKÖ) bir parçası oldu ve faaliyetlerini Amman'daki FKÖ merkezinde sürdürdü.

İNTİFADA VE SENDİKALAR

1967'de İsrail tarafından işgal edilen bölgelerde sendika temsilciliklerini kapattı ve birçok sendikacı tutuklandı, işkence gördü ve sürgüne gönderildi. Bununla birlikte, işgalin yarattığı ekonomik sonuçlar nedeniyle Filistinliler kırdan kente göç ettiler ve endüstriyel sektörde çalışmaya başladılar. İşçileşme süreci, sendikaların üye sayısının artmasına neden oldu.

Birinci İntifada öncesinde sendikalar daha fazla siyasallaştı ve işçi sınıfının talepleri ulusal kurtuluş hareketinin gündemlerinin önüne geçti. Sendikalar, işgal güçlerine karşı eylemlere odaklandı. Bu süreçte Fetih, FHKC, FDKC ve sonradan Halk Partisi adını alan komünist parti gibi siyasi gruplar, sendikalar aracılığıyla toplumsal hareketler oluşturmaya çalıştı. Bu siyasi rekabet, birbirine rakip sendikaların ortaya çıkmasına yol açtı.

Siyasi nedenlerle ayrılmış sendikalar, 1990'ların başında birleşme yoluna girdi. 1991'de işkolu merkezlerinde birleşmeye karar verildi ve 1995'te Gazze ve Batı Şeria'daki sendikalar Filistin Genel Sendikalar Federasyonu (PGFTU) bayrağı altında birleşti. Bu, PGFTU'nun Filistinli işçilerin temsilcisi haline gelmesini sağladı. Aynı dönemde Uluslararası Hür Sendikalar Konfederasyonu (ICFTU), PGFTU'yu gözlemci olarak kabul etti. PGFTU, ILO'da Filistinli işçileri temsil eden yeni bir sendikal merkez haline geldi.

BUGÜNKÜ SENDİKALAR

Filistin Genel Sendikalar Federasyonu (PGFTU), Filistin topraklarında yaşayan yaklaşık 290 bin işçiyi çeşitli bölgesel ve işkolu sendikaları aracılığıyla temsil eden ana sendika merkezidir. Tarihsel olarak El Fetih ile ilişkilendirilse de farklı siyasi eğilimleri bünyesinde barındırmaktadır. PGFTU, üyelerine hastanelerde daha düşük prim ödeme avantajı sunar ve finansmanı çoğunlukla Arap ülkeleri ve uluslararası kuruluşlar tarafından sağlanır. PGFTU, Filistin Kurtuluş Hareketi'ni uluslararası platformlarda temsil eden önemli bir araçtır.

Federasyonun, Gazze ve Batı Şeria'da ayrı teşkilatları bulunmaktadır. Gazze'de 8 işkolu sendikası bulunan 4 coğrafi bölgede faaliyet göstermektedir: Nakliyat, Metal, Tarım ve Gıda, Hizmetler ve Ticaret, İnşaat ve Ahşap, Tekstil, Belediye, Posta ve İletişim. Batı Şeria'da ise 12 ulusal işkolu sendikasını bir araya getiren 186 yerel sendika bulunur: Kamu Hizmetleri, Kimya, Metal, Sağlık, Nakliyat, İnşaat, Tekstil ve Deri, Basım ve Yayın, Telekomünikasyon ve Posta, Bankacılık ve Sigorta, Gıda ve Tarım, Turizm. Her iki bölgede, belediye, inşaat, taşımacılık ve tekstil sendikaları en etkili olanlardır.

Filistinli kadınlar genellikle kayıtdışı ekonomide çalışır ve düşük ücretlere ve sağlıksız koşullara maruz kalırken sendikal faaliyetlere katılmazlar. Kadınlar arasında sendikalaşma oranı Batı Şeria'da yüzde 8, Gazze'de yüzde 5'tir. PGFTU tüzüğünde yüzde 20 kadın kontenjanı bulunsa da yönetim organlarında kadın temsili sadece yüzde 14'tür.

Filistin sendikaları, tarihsel olarak İsrail'in işçilere yönelik uygulamalarını ve ambargoyu protesto etmek için önemli eylemler düzenlemiştir. Örneğin, İsrail'in işçilere yönelik uygulamalarını ve ambargoyu protesto etmek amacıyla 1996'da birçok eylem düzenlenmiştir. Bu eylemler sırasında şiddetli çatışmalar yaşanmıştır. Oslo Antlaşması sonrasında, 2001 yılında, mülteci kamplarında düzenlenen sendika eylemleriyle Filistinlilerin geri dönüş hakkı savunulmuştur. PGFTU ayrıca İsrail'i Boykot, Tecrit ve Yaptırımlar (BDS) Hareketi için desteklemiş ve uluslararası sendikal hareket için BDS kampanyalarının önemli bir parçası olmuştur.