Hak savunucularına “tam tecrit”

HABER MERKEZİ

CHP milletvekilleri Şenal Sarıhan ve Candan Yüceer, Büyükada’da gözaltına alınarak tutuklanan hak savunucuları ile cezaevinde görüştü.

İddianamelerin bir an önce hazırlanmasını talep eden hak savunucuları, FETÖ suçlamasını gerçek dışı bulduklarını belirtti.

CHP Milletvekilleri, İstanbul Büyükada’da düzenledikleri toplantıya yapılan polis baskınıyla gözaltına alınıp tutuklanarak Silivri Cezaevine gönderilen hak savunucularından İnsan Hakları Gündemi Derneği Yönetim Kurulu Üyeleri Günal Kurşun ve Veli Acu, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Temsilcisi İdil Eser, Yurttaşlık Derneği’nden Nalan Erkem ve Özlem Dalkıran, Kadın Koalisyonundan İlknur Üstün’ü, Silivri Cezaevi’nde ziyaret etti.

Tercüman verilmedi

Başka bir CHP’li heyetin daha önce ziyaret için izin alamadıkları Almanya vatandaşı Peter Staudtner ve İsveç vatandaşı Ali Garavhi ile bu kez görüşme izni verildi ancak tercüman verilmedi. Bu nedenle milletvekilleri , Staudner ve Garavhi ile görüşemedi.

“Haklar gasp ediliyor”

Ziyarete ilişkin bilgi veren Sarıhan ve Yüceer, hak savunucularının morallerinin yüksek olduğunu belirterek ”OHAL gerekçesiyle yasada açıkça belirtilen bazı hakların kullanılmasına engel olunduğunu öğrendik. Haberleşme sosyal etkinliklerden faydalanma, avukat görüşü gibi hakların kısıtlanması bu uygulamalardan sadece bazıları” dedi.

Aynı koğuşu istiyorlar

FETÖ sanıkları ile aynı koğuşlarda kalan hak savunucularının kendi arkadaşlarıyla kalmak istediğini belirten milletvekilleri, tam bir tecrit yaşadıklarından yakındıklarını aktardı.

Hak savunucuları, görüşmede haberleşme, iletişim, mektup yazma, spor ve sosyal aktivitelerden faydalanma haklarının da engellendiğinin altını çizdi.

54 gün sonra telefon hakkı

Hak savunucularından Günal Kurşun, tutuklandıktan tam 54 gün sonra ilk defa edindiği telefon ile görüşme hakkını da kullanamadı. Eski eşiyle görüştürülmeyen Kurşun’a, 2 yaşındaki çocuğu ile görüşme hakkı verildi. 2 yaşındaki çocuğuyla refakatsiz konuşması mümkün olmayan Kurşun, bu hakkı da kullanamadı.

“Kelepçeli muayene dayatması”

Yaşadığı ciddi sağlık sorunlarına ve ciddi kilo kayıplarına rağmen kelepçeli muayene dayatmasıyla karşılaşan Nalan Erkem “ Kelepçeli muayeneyi kabul etmediğim için hastaneye götürülmedim. Ve bu süreçte kanamalarım devam etti. Çok ciddi kilo kaybettim. Daha sonra devlet hastanesinde kelepçesiz muayene edildim. Fakat bu süreçte yani yaklaşık 2 ay boyunca sürekli kullanmam gereken ilaçların hiçbirini alamadım” dedi.

İdil Eser’e “tecrit”

Uluslararası Af Örgütü Türkiye Direktörü İdil Eser, hayatta olan birinci dereceden bir yakını olmadığı için cezaevinde hiç kimse ile görüştürülmüyor.

Anne babası hayatta olmayan, evli ve çocuklu da olmayan Eser’i kimse ziyaret edemiyor. Eser, arkadaşlarının ziyaretçi olabilmesi için verdiği dilekçeye yanıt gelmediğini de ifade etti.

Agos‘a yasak

Yurttaşlık Derneği Kurucu Üyesi Özlem Dalkıran diğer arkadaşlarının istemlerini yineleyerek, haberleşme hakkının ihlal edildiğinin altını çizdi. Dalkıran, Agos gazetesinin Ermenice sayfalar nedeniyle kendisine verilmediğini de belirtti.

“Uluslarası sözleşmelere aykırı”

Ziyaretin ardından bir değerlendirme yapan Sarıhan ve Yüceer, “Hak savunucularının tutuklanması, Türkiye için vahim olmakla birlikte, insan hakları savunucularının korunmasına dair uluslararası sözleşmelerin de ihlali anlamına gelmektedir. Öte taraftan tutuklanan hak savunucularının bir kez de OHAL gerekçesiyle hakların ihlal edilmesi ya da kullanılmasına engel olunması açık bir hukuksuzluktur” dedi.