14 Mayıs’ın ardından tabanda moral bozukluğu sürüyor. Muhalefet partileri halkı heyecanlandıracak politikalar üretemiyor. Siyaset Bilimci Cangül Örnek, “Toplum, muhalefet partilerini yönlendirmekten yoruldu” diyor.

Halk muhalefeti yol arayışında
Yurttaşlar gerici kuşatmaya karşı ülkenin pek çok yerinde laikliğe sahip çıktı. (Fotoğraf: BirGün)

Oğulcan Aydın 

Yerel seçimlere iki aydan az zaman kala muhalif tabanda bıkkınlık göze çarpıyor. Muhalefet partilerinin yerel seçime hazırlık döneminde adaylar üzerinden döndürdükleri siyaset toplumun esas problem ve taleplerinin göz ardı edildiği yorumlarını beraberinde getiriyor. Laikliğe karşı saldırılar, ekonomik problemler ancak toplumsal muhalefetin tepkileri ile gündeme taşınıyor.

Konuya ilişkin BirGün’e değerlendirmelerde bulunan Siyaset Bilimci Cangül Örnek toplumsal muhalefetin, muhalefet partilerinden ileride olduğunu ve bu durumun bir politiklikten uzaklaşma yaratabileceği gibi yeni bir muhalefet alanı oluşturma ihtimalini de doğurduğunu ifade etti. 

Yaklaşan yerel seçimlerdeki pazarlık süreci ile 14 – 28 Mayıs Genel Seçimleri arasındaki ittifak tartışmaları arasında paralellik olduğunu ifade eden Örnek, muhalefetin isimler üzerinden bir siyasete sıkıştığını ve toplumun esas gündemlerini göz ardı ettiğini söyledi. Örnek şu değerlendirmelerde bulundu: “Aslında seçim süreçleri Türkiye’de politizasyonun arttığı süreçlerdir ancak son dönemde pazarlık süreçlerinin bütün süreci domine etmesi ciddi bir bıkkınlık ve de-politizasyon yaratıyor. Toplumun bir suçu yok, bu pazarlıklara bakıp insanların politize olmasını beklememek lazım.” 

Doç. Dr. Cangül Örnek - Siyaset Bilimci

BAŞAT GÜNDEM ES GEÇİLİYOR 

Yalnızca CHP’nin değil DEM Parti’nin de muğlak konuşarak başat gündemleri es geçtiğini belirten Örnek, şöyle devam etti:

“Toplumdaki politizasyonu yükselten iktidar kanadı oluyor. Yaşamı zorlaştıran, hukuk düzenini yok eden, Anayasayı tanımayan adımlar olduğu sürece tepki gösteriyorlar. Ancak bunun muhalefette bir karşılığı yok. Yeni bir toplumsal muhalefet yaratılırsa, CHP, DEM Parti gibi bileşenler daha fazla sıkıştırılabilir. Bu partilerin daha farklı bir siyaset izlemelerine yol açabilir. Siyasetin yeni bir politik gündem yaratmasını beklememek lazım. Ne yazık ki seçim sürecinde benzer bir tablo göreceğiz. Son ana kadar siyaset değil isim konuşacağız. Her seçim sürecinin sonuna doğru iktidar kanadı el yükseltiyor ve muhalefeti terörle ilişkilendiriyor, muhalefet de buna yanıt vermeye çalışan bir pratikle çalışıyor. Bu tablo değişmiyor. Çünkü muhalefetin ana gövdesinde ülkenin sorunlarından çok iç mücadelelerle meşgul olduğunu görüyoruz. Bu muhalefet pratiğiyle iktidar kanadının politikaları ile şekillenen bir Türkiye olacak.” 

SADECE CHP DEĞİL ÜLKE DE KAYBEDECEK 

Örnek, CHP’nin Hatay Büyükşehir Belediyesi Başkanı Lütfü Savaş’ı tepkilere rağmen anketleri gerekçe göstererek tekrar aday çıkardığını hatırlattı. Lütfü Savaş örneğinin toplumsal muhalefet açısında aktörler olmadığı gerekçesiyle patlamaya yol açmayacağını ancak partileri terk etme yolunau açacağını belirten Örnek değerlendirmesini şöyle sürdürdü: “Deprem tek başına bir doğal felaket değil. Bürokrasiden siyasetçilere kadar bir dizi yetkilinin yol açtığı bir sosyal ve siyasi felaketse bunun sorumlularının hesap vermesi gerekir. Bu anketlerle sorulacak bir konu değil. Seçim sonuçlarına bakarsınız Erdoğan Hatay’da en yüksek oyu alıyor. Bu Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve hükümetinin sorumluluğunu ortadan kaldırır mı? Kaldırmaz. Seçim sonucu ne olursa olsun ortadaki sorumluluğu kaldırmaz. Dolayısıyla CHP’nin yapması gereken şey oradaki yerel yöneticiye hesap sormaktır. Anketle suçu ortadan kaldıramazsınız. Depremde birinci derece sorumlu yerel yöneticinize yaptırım uygulamıyorsanız, hükümet bileşenlerine sorabileceğiniz hiçbir hesap olamaz. Halkın tepkisi sağduyulu ve doğru. Ancak CHP’nin hangi yerel hesaplarla hareket ettiğini halk bilmek ya da siyasi tutum belirlemek zorunda değil. Yönetim mevkiinin hesap verme yetkisin çiğneyerek iktidardan hesap soramazsınız. Çok büyük hata yapıyor CHP. Bu sadece partiye değil ülkeye kaybettirecek.”