Hrant Dink cinayeti davası sanıklarından Jandarma İstihbarat görevlisi Veysel Şahin, dönemin Trabzon Jandarma Alay Komutanı Ali Öz'ün talimatı ile cinayetten 6 ay önce aldıkları istihbaratı, cinayetten bir gün sonra almış gibi rapor düzenlediklerini anlattı.

Kaynak: Haber Merkezi
Hrant Dink davasında itiraf: "6 ay önce aldığımız istihbarat kaydını değiştirdik"

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve BirGün yazarı Hrant Dink'in katledilmesinin ardından aralarında üst düzey kamu görevlilerinin de olduğu davada cezaları Yargıtay'dan dönen 15 sanığın tekrar yargılandığı davanın üçüncü duruşması bugün İstanbul Çağlayan 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde başladı.

Gazete Duvar'dan Ferhat Yaşar'ın aktardığına göre savcı, esas hakkındaki mütalaasını hazırlamadığını belirterek süre talep etti. Mahkeme heyeti sadece talepler ve tutukluluk ile ilgili savunma yapılmasını istedi.

‘6 AY ÖNCE ALDIĞIMIZ İSTİHBARATI CİNAYETTEN BİR GÜN SONRA ALDIK GİBİ KAYDETTİK’

Duruşmada savunma yapan Jandarma İstihbarat görevlisi Veysel Şahin, cinayet bilgisini dönemin Trabzon İl Jandarma İstihbarat Şube Müdürü Metin Yıldız'a anlattıklarını ve ondan talimat beklemeye başladıklarını söyledi. 

Şahin, ifadesine şu sözlerle devam etti:

"Toplantı, dönemin Trabzon Jandarma Alay Komutanı Ali Öz’e de iletildi. İl Jandarma Şube Müdürleri toplantısına biz katılamıyoruz. Cinayetten sonra Coşkun İğci’nin ifadesi ortaya çıkınca Ali Öz bize bu bilgiyi saklamamız talimatını verdi. Cinayetten bir gün sonra gelmiş gibi evrak düzenlendi. Bu emre ben karşı çıkamazdım. Benim amirim Okan Şimşek’tir. Cinayetten 6 ay önce aldığımız ilk istihbaratı cinayetten bir gün sonra almış gibi görev sonuç raporu yaptık. Emir böyleydi. Benim olayla başka bir ilişkim ve suçum yoktur. İstanbul’a gelip keşif yapmadım. Bu cinayeti planlayan ve azmettirenleri tanımıyorum. Biz haberi aldığımız anda amirlerimize bildirdik. Gerisi yetki ve sorumluluğumuzda değil.” 

Savunmanın ardından yerine geçen Veysel Şahin, izleyici koltuğunda ağlayan eşine bakarak ağlamaya başladı.

‘OLAYIN GERÇEK YÜZÜ ORTAYA ÇIKMASIN MI İSTENİYOR?’

Veysel Şahin’in ardından savunma yapan Okan Şimşek ise şunları anlattı:

“Coşkun İğci’den aldığımız istihbaratı aynı gün Metin Yıldız’a anlattım. Ertesi sabah Hüseyin Yılmaz’a aktardım. Toplantıda söyledim. İstihbarat değerlendirme toplantısında cinayet istihbaratı söylendi ama komutanımız Albay Ali Öz bunu sonra konuşuruz deyip mevzuyu kapattı. Biz de kendi işimize döndük. İstanbul’a gelişimiz ve Bakırköy’deki görüşmelerimiz başka bir olayla ilgilidir. Muharrem Demirkale darbe teşebbüsüne katıldı, ben onunla konuştum diye ben de tutukluyum. Silahlı terör örgütü üyesi değilim. Keşke darbe teşebbüsü öncesinde de buna terör örgütü diyebilseydik. Bu olayın gerçek yüzü ortaya çıkmasın mı isteniyor? İstanbul’da beraber görev yaptığımız bazı şahısların neden ifadesi alınmadı? Karşı tarafta bir hayat bitti bunu kabul ediyoruz. Üzüntümüzü ifade ettik. Ama biz de mağduruz.”

31 MAYIS'A ERTELENDİ

Üç yıldır ev hapsinde olan Ali Öz, adli kontrol şeklinin değiştirilmesini ve duruşmaya katılmak istediğini söyledi.

Sanık avukatlarının beyanlarının ardından mahkeme heyeti, tutuklu 7 sanığın tahliye talebini reddetti. Dava 31 Mayıs’a ertelendi.

DAVANIN GEÇMİŞİ

Kamu görevlilerinin yargılandığı Hrant Dink cinayeti davasında mahkeme hükmünü 2021 yılında açıkladı.  Yargıtay 3. Ceza Dairesi, 62 sanık yönünden temyiz incelemesi yaptığı dosyaya ilişkin kararını 21 Haziran 2023'te açıkladı.
 
Eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer ve Ramazan Akyürek'e "tasarlayarak kasten öldürme" suçundan verilen ağırlaştırılmış müebbet hapisleri onayan Yargıtay, diğer sanıklar hakkındaki "tasarlayarak kasten öldürme", "tasarlayarak kasten öldürmeye yardım", "silahlı terör örgütüne üye olma", "silahlı terör örgütüne yardım" suçlarından verilen mahkumiyetlerin bazılarını onarken bazı sanıklar hakkında verilen cezaları ise az bularak bozdu.
 
Yargıtay,bu kapsamda bozma hükmü kurduğu sanıklar eski subay Muharrem Demirkale, eski Trabzon İl Jandarma Komutanı Ali Öz, Osman Gülbel, Yavuz Karakaya, Bekir Yokuş, Hasan Durmuşoğlu, Faruk Sarı, Mehmet Ayhan, Onur Karakaya, Okan Şimşek, Gazi Günay, Veysal Şahin, Volkan Şahin, Şükrü Yıldız ve Mehmet Ali Özkılınç yönünden dosyayı yerel mahkemeye gönderdi.
 
Yerel mahkeme, aralarında eski İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun ve dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'ın da bulunduğu 39 sanık hakkında düşme, beraat ile ret kararları verdi.