İzmir Yaşam Alanları, Çernobil faciasının yıl dönümünde basın açıklaması yaparak Akkuyu Nükleer Santral projesinin durdurulması için çağrıda bulundu.

İzmir Yaşam Alanları: Nükleer santral inşaatları durdurulsun

BİRGÜN EGE

İzmir Yaşam Alanları (İYA), 26 Nisan 1986 Çernobil Nükleer Santral Felaketinin 37’nci yılında Mersin Akkuyu’da sürdürülen nükleer santral kurma girişimlerinden vazgeçilmesi için çağrıda bulundu.

Yapılan açıklamada, “Yaşadığımız yüzyılda bilimsel- teknik gelişmelerin ışığında,  tüm politikalar, temel insan hakları ve kamu yararı ile birlikte ele alınmalıdır. AKP İktidarında, ülkemizin Enerji Politikaları ve Nükleer Santral meselesi anti demokratik bir şekilde topluma dayatılmaktadır. Çernobil kazasının yıldönümünde bir kez daha vurguluyoruz. Nükleer enerji santrali kurma tercihi,  AKP’nin halkın görüş ve önerilerini almadan verdiği kararlar olarak bu alanda faaliyet gösteren uluslararası çıkar çevrelerinin çabalarıyla be kamu yararının tam tersine ülkemiz gündemine sokulmuştur” denildi.

Fukuşima’da 2011 yılında yaşanan nükleer felaketin ardından dünyada nükleer sektörünün duraklama devrine girdiği vurgulanan açıklamada, “Dönemin Başbakanı Erdoğan ise Fukuşima’daki nükleer felaketi ‘Riski var diye tüp gaz kullanmayacak mıyız’ diye karşılamıştır. Dünyada ülkeler var olan reaktörlerini kapatma planlarını açıklarken, Türkiye tüpgaz aymazlığı içerisinde yola devam etmektedir. Elektrik enerjisi,  yenilenebilir kaynakları ön planda tutan, arz güvenliği sağlanmış, ulaşılabilir ve ekonomik olmalıdır. Enerji alanında özelleştirme, piyasalaştırma ve güvencesiz çalışma koşullarını yaratan taşeronlaşma uygulamalarından acilen vazgeçilmelidir. Dışa bağımlılığı daha da artırıcı etkisi olan, atık sorunu çözümlenememiş, bünyesinde birçok risk taşıyan ve gelişmiş ülkelerin bile artık terk etmeye başladığı Nükleer Enerji Santrali hayalinden kesinlikle uzak durulmalıdır” ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada şunlar dile getirildi: “Enerji kullanımının doğal bir ihtiyaç ve toplumun ortak gereksinimi olduğu gerçeğini bilen bir anlayışla; elektrik enerjisinde üretimden tüketime kadar geçen süreçte merkezi bir planlama anlayışını benimseyen,  kamusal yararı ön planda tutan, yenilenebilir ülke kaynaklarından yararlanmayı hedef alan ve ulusal çıkarları gözeten, kültür ve tabiat varlıklarını koruyan, doğal yaşamı tahrip etmeyen, toplumla barışık, bir enerji politikası temel savunumuz olmuştur. Bizler biliyoruz ki AKP’nin nükleer santral kurulması konusundaki ısrarı, sadece kendi iktidarlarını sürdürmek adına küresel sermayenin yeni pazar arayışlarına kayıtsız şartsız teslim olma ısrarıdır. Bu nedenle de nükleer santral ülkemize bir enerji ihtiyacından öte siyasal bir tercih olarak dayatılmaktadır. Ülkemizde nükleer santral kurma girişiminden hızla vazgeçilmelidir.”