"Kendi halkına zulmeden bir iktidarın meşruiyeti yoktur!"

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) ve Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) yürüttüğü “OHAL değil, demokrasi istiyoruz” kampanyası kapsamında İstanbul’da bir forum düzenlendi. Karaköy’de bulunan Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi’nde gerçekleştirilen forumda, OHAL’in yarattığı tahribat gözler önüne serildi, OHAL’in derhal kaldırılması gerektiği vurgulandı. OHAL rejimine karşı ortak mücadele vurgusunun öne çıktığı forumda, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Raşit Tükel, KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik ve TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu (İKK) Sekreteri Cevahir Efe Akçelik birer konuşma yaptı.

7 milyona yakın işsiz var

İlk olarak kürsüye çıkan DİSK Genel Başkanı Kani Beko, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) geçen günlerde açıkladığı Türkiye ekonomisinin yüzde 11,1 büyüdüğüne ilişkin verilere değindi. “Bu kadar büyüme varken ülkenin tüm borçlarının kapanması lazımdı” diyen Beko, “Milli gelirdeki payı istihdama yatırın, asgari ücreti de 2 bin 300 TL yapın. 7 milyona yakın işsiz var bu topraklarda. Ne yazık ki bunların 1 milyonu üniversite mezunudur. Türkiye maalesef bu noktaya geldi” diye konuştu.

Laiklik, sağlığımız açısından yaşamsal

Beko’nun ardından konuşan TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Raşit Tükel, OHAL ilanından sonra ihraç edilen hekimlerin durumuna dikkat çekti. OHAL ile birlikte güvencesiz çalışma koşullarının artığının altını çizen Tükel, “İhraç edilen hekim arkadaşlarımıza özel hastanelerde çalışma imkânı verilmiş. Fakat çalıştığı özel hastanelerde işten çıkarılma tehdidi altında ve ucuz işgücü olarak, sömürü altında çalışıyorlar” dedi. “Laikliğin sağlığımızın açısından yaşamsal olduğunu belirtiyoruz” diyen Tükel, ülkede baskıcı bir ortam oluştuğunda, bunun yaşamsal riskleri de beraberinde getirdiğini kaydetti.

Türkiye, sivil darbeyle karşı karşıya

KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik ise KHK’lerin toplumun birçok kesiminde adeta travma etkisi yarattığını söyledi. 15 Temmuz Darbe Girişi’nin ardından yaşananların AKP’nin sivil darbesine dönüştüğünün altını çizen Bozgeyik, “15 Temmuz’da ikiz kardeşlerden diğer kardeş darbe yapsaydı, yine aynı şeyleri yaşardık. Türkiye faşist sivil darbeyle karşı karşıya” şeklinde konuştu.

AKP’nin ülkeyi yönetme yeteneği kalmadı

Daha sonra söz alan TMMOB İstanbul İKK Sekreteri Cevahir Efe Akçelik ise AKP hükümetinin ülkeyi yönetme yeteneğinin ve koşullarının kalmadığını ifade etti. “Kendi halkına yalan söyleyen, zulmeden, taleplerini görmezden gelen bir iktidarın hiçbir toplumsal meşruiyeti yoktur” diyen Akçelik, “Öyle çok kan döktüler ki, öyle yolsuzluklar yaptılar ki, iktidarı kaybettikleri, dokunulmazlık zırhını yitirdikleri anda dünyanın başlarına yıkılacağını çok iyi biliyorlar. Bu yüzden Anayasa’yı çiğniyorlar. Seçimlere hile karıştırıyorlar. Mahkemeleri ayartıyorlar. Siyasi parti başkanlarını tutuklayıp, halkın iradesini hiçe sayıyorlar” diye konuştu.

‘Odamız hedef haline getirildi’

16 Nisan’daki şaibeli Anayasa referandumunun ardından AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından birliklerinin hedef haline getiridiğini dile getiren Akçelik, idari ve mali denetim bahanesiyle odalarının Bakanlıkların vesayeti altına alınmaya çalışıldığını aktardı. Akçelik, “Emekçi ve yoksulların istikbali OHAL’siz, KHK’siz ve AKP’siz bir Türkiye’dedir” diyerek sözlerini sonlandırdı.