Kumla boğulup toprağa gömülenlerin hikâyesi

Sosyolog ve Yönetmen Ali Ergül’ün “Kumla boğulup, toprağa gömülen emekçilerin hikâyesi”ni anlattığı, kot kumlama işçilerinin silikozise yakalanmasını ve yaşamlarını ele alan Şeva Xize (Kumun Gecesi) belgeselinin galası önceki gün yapıldı. İstanbul Şişli Belediyesi Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen gala gösterimine; HDP Milletvekilleri Züleyha Gülüm, Hüda Kaya, Oya Ersoy, Dilşat Canbaz, ÖDP Başkanlar Kurulu Üyesi Alper Taş, Limter-İş Genel Başkanı Kamber Saygılı, Dev Yapı-İş Genel Başkanı Özgür Karabulut’un da aralarında olduğu 200’ü aşkın kişi katıldı.

Her gün öldürülüyoruz

Yönetmen Ali Ergül, iş cinayetinde hayatını kaybeden EMEP üyesi Sedat Yeşilköy’ü anarak konuşmasına başladı. Ergül, “Bütün iktidarların işçileri ölüme götüren mekanizmaların aktörü olduğunu görüyoruz. Asgari ücret için kısmi olarak bile olsa yan yana gelenler, neden meslek hastalıklarında yan yana gelmiyor? Bayrampaşa’da, Ankara’da işçiler yanarak öldürüldü, her gün öldürülüyoruz” dedi.

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi’nden Murat Çakır, son üç yıla bakıldığında yılda ortalama 2 bin işçinin iş cinayetlerinde öldüğüne dikkat çekerek, “Meslek hastalıklarından kaynaklanan ölümler hakkında ise verimiz yok. Her yıl binlerce arkadaşımız meslek hastalıkları sebebiyle ölüyor; ancak biz onların kalp krizi vs. hastalıklardan öldüğünü kabul ediyoruz. İş cinayetlerini engellemenin en temel yolu örgütlenmektir” diye konuştu.

Temel mücadele alanı olmalı

Dev Yapı-İş Genel Başkanı Özgür Karabulut, sermaye cezasızlık zırhıyla korunurken, işçi sağlığı ve iş güvenliği için mücadele eden işçilere cezalar yağdırıldığını belirtti. Karabulut, “Tek çıkış yolumuz örgütlenmek” ifadelerini kullandı. Limter-İş Genel Başkanı Kamber Saygılı ise emekten yana örgütler olarak iş cinayetlerine karşı mücadeleyi temel mücadele alanı haline getiremediklerini söyledi.

Gün gün ölümü bekliyoruz

Silikozis hastası olan kot kumlama işçisi Faruk Kaya, güçlükle kürsüye gelerek yaptığı konuşmada, devletin silikozis hastalarını görmezden geldiğini, çok az sayıda hastanın maaş alabildiğini, o maaşın da tedavi masraflarına bile yetmediğini ifade etti. Kaya, “Bizler de gün gün ölümü bekliyoruz. Akrabalarımızı, yeğenlerimizi toprağa verdik. Bu belgeselde biz de olmalıydık; ama zaten yetmeyen maaş da kesilir korkusuyla katılmadık. Oysa zaten öleceğiz. Böyle acılar içinde ölümü bekliyoruz” dedi.