Nuriye ve Semih duruşmaya keyfi biçimde getirilmedi: Tutukluluğa devam kararı

HÜSEYİN ŞİMŞEK huseyinsimsek@birgun.net @simsekhuseyinn

İşlerine geri dönebilmek için 191 gündür açlık grevinde olan Nuriye Gülmen ile Semih Özakça’nın “örgüt üyeliği”nden yargılanmasına dün Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlandı. Gülmen ve Özakça’nın,“personel yetersizliği”, “provokasyon”, “FETÖ davaları” gibi gerekçelerle Sincan Cezaevi’nden Ankara Adliyesi’nde görülen duruşmaya getirilerek savunma yapmalarına izin verilmedi. Davanın ilk duruşmasında Gülmen ile Özakça’nın tutukluluklarının devamına karar verilirken, bir sonraki duruşma 28 Eylül’de Sincan Hapishanesi Kampüsü’nde bulunan duruşma salonunda görülecek.
Duruşmaya, Sincan 1 No’lu F Tipi Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumunda tutuklu bulunan Gülmen ve Özakça’nın avukatları katıldı. Aynı davada yargılanan, KHK ile meslekten ihraç edilen öğretmen sanık Acun Karadağ duruşmada hazır bulundu. Gülmen ve Özakça’ya destek için ise adliye önünde yüzlerce kişi bir araya geldi. Basın açıklaması yapmak isteyen kitleye polis, “Sadece milletvekilleri açıklama yapabilir” diyerek izin vermedi. Basın açıklaması yapılacağının ifade edilmesi üzerine polis kitleye saldırdı. Saldırı sırasında biber gazı da kullanan polis, toplam 18 kişiyi gözaltına aldı. Ankara Adliyesi’nden uzaklaştırılanlar binanın karşı tarafındaki Abdi İpekçi Parkı’nda toplandı. Burada da saldıran polis yine gözaltılar yaptı. Toplamda 27 kişi gözaltına alındı, bazı yurttaşlar gözaltına alınırken yerlerde sürüklendi. Bu arada duruşmaya izlemek isteyenler adliye koridorlarında ve merdivenlerde bekletildi.

Bin 30 avukat savunacak
Bin 30 avukat Gülmen ve Özakça’yı savunmak için vekalet verdi. Mahkeme salonu girişinde avukatların üstü aranmak istendi, telefon ve bilgisayarların salona alınmasına izin verilmedi. Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın getirilmediği duruşmaya hakkında dava açılan öğretmen Acun Karadağ geldi. Gülmen ve Özakça olmadığı için iddianamenin Acun Karadağ ile ilgili bölümleri okundu. Hakimin mesleğini sorması üzerine “Öğretmenim” diyen Karadağ, “Hâlâ çalışıyor musun?” sorusuna ise “İhraç edildim” diye yanıt verdi. Karadağ, “12 Eylül tarihinde avukatlarım saldırıya uğradığı, gözaltına alındığı için ek süre talep ediyorum. Avukatlarıma yapılan bu saldırı savunma hakkıma da müdahaledir” dedi. Savcı Karadağ’ın talebinin kabul edilmesini istedi.

Savcı, mütalaasında eğitimcilerin “örgüt üyeliği” ve “örgüt propagandası” suçlamasıyla cezalandırılmasını istedi. Cezaevi hastanesinde açlık grevini sürdüren Nuriye ve Semih’in ifade verememeleri, delillerin toplanamaması ve iddia edilen suçun önemini gerekçe gösteren savcı, tutukluluklarının devamını istedi.

‘Tutanağı iktidar tuttu’
İlk savunmayı yapan Avukat Murat Yılmaz, Nuriye ve Semih için jandarmanın duruşmaya getirilmeme gerekçesinin ifade edildiği tutanağa değinerek, “Bu tutanak jandarma değil, siyasi iktidar tarafından tutuldu” dedi. Yılmaz, Nuriye ve Semih’in serbest bırakılması gerektiğinin altını çizerek, “Çünkü zaten kolluk ve nöbetçi mahkemede söyleyeceklerini söylediler. Onları izole etmek siyasi iktidarın işine geliyor” dedi.

Duruşmaya verilen aranın ardından mahkeme ara kararları açıkladı. Mahkeme Gülmen ve Özakça’nın tahliye talebini ‘kuvvetli suç şüphesi, tutukluluğun ölçülü olması ve delillerin henüz toplanmaması’ gerekçesiyle reddetti. Duruşma, 28 Eylül’e bırakılırken, Mahkeme Başkanı Murat İlhan, duruşmanın Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları içindeki duruşma salonunda yapılacağını bildirdi.

Davayı, Semih Özakça’nın eşi Esra Özakça, Nuriye Gülmen’in annesi Cemile Gülmen’in yanısıra HDP Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu, milletvekilleri Mahmut Toğrul, Mithat Sancar, Besime Konca, CHP milletvekilleri Mahmut Tanal, Ali Şeker, Ali Haydar Hakverdi, ÖDP Başkanlar Kurulu Üyesi Alper Taş’ın ile, sendika ve meslek odası temsilcileri takip etti..