Bağımsız Maden İş, işten çıkarılan Erdoğan Çapaklı için Özyeğin Üniversitesi önünde eylem yaptı. Çapaklı, “Yerin altında ölüme yerin üstünde açlığa mahkûm ediliyoruz. Biz madenciler öldüğümüzde değil yaşarken sesimizi duyun istiyoruz" dedi.

"Öldüğümüzde değil yaşarken sesimizi duyun"

Asena TUNCA

Bağımsız Maden İş, Özyeğin/Fiba Holding’in sahibi olduğu Polyak Madencilik şirketinde işten çıkarılan sendika üyesi Erdoğan Çapaklı’nın işe geri alınması talebiyle Özyeğin Üniversitesi önünde eylem yaptı.

“Dev holding bir maden işçisini hukuksuzca işten attı, sorumlusun Özyeğin/Fiba Holding” yazılı pankart taşıyan Bağımsız Maden İş üyelerine, Depo, Liman, Tersane ve Deniz İşçileri Sendikası (DGD Sen), Bandista müzik grubu ve Özyeğin Üniversitesi öğrencileri destek verdi.

“Maden işçisi köle değildir” sloganlarıyla başlayan eylemde konuşan, işten çıkarılan işçi Erdoğan Çapaklı şöyle konuştu:

“Sendika adına Anayasa çerçevesinde işçilerin hakkını savunan bir işçiyim. Tek isteğim hukuksuz olan ve hırsızlık anlamına gelen 46’ncı maddeyi anlatmak. İşyerinde kargaşa yaratmak gibi bir amacım asla olmadı. İşçilerin hiçbir sosyal yaşamı ve hakkı yok. Sarı sendika tamamen işverene teslim. Bu işverenin işine geldiği için Bağımsız Maden İş’i istemiyor. Bizi provokatör gibi göstermek istiyorlar. Biz diyalog istiyoruz, bizi manipüle ediyorlar"

Şirketin kendisini açlığa mahkûm ettiğini ve hedefte olanın sendika olduğunu kaydeden Çapaklı, “İş kazaları çok yoğun. Çalışma şartları çok ağır. İşçi sağlığı ve güvenliği önlemleri sıfır. Biz bunları rapor ettiğimiz için işlerine gelmiyor. Biz işçinin hakkını savunuyoruz. Bizi ekmeğimizle tehdit ediyor” dedi.

Çapaklı sözlerini şöyle sürdürdü:

“Tek temennimiz diyalog, işimiz ve aşımız. Yapılanları asla kabul etmiyorum, haklıyım. Bizi yerin altında ölüme yerin üstünde açlığa mahkûm ediyorlar. Biz madenciler öldüğümüzde değil yaşarken sesimizi duyun istiyoruz. Biz yaşayan ölüler değiliz. Bizi yaşarken dinleyin"

Çapaklı’nın ardından söz alan Bağımsız Maden İş gönüllü avukatı Emre Erdal, “Yalan tutanaklar Polyak yönetiminin genel işleyişi haline geldi. Polyak yönetimini uyarıyoruz, suç işliyorsunuz” ifadelerini kullandı.

"MADENCİNİN GÖZYAŞINA İHTİYACI YOK"

Erdal’ın ardından konuşan Özyeğin Üniversitesi mezunu Avukat Rojhat Tunç ise şöyle konuştu:

“Üniversitemden utanç duyuyorum. Biz hesap sormak zorundayız. Bu üniversitenin ilk yerleşkesini Polyak’ın merkez ofisi yaptılar. Özyeğin Üniversitesi ile Polyak Madencilik arasında somut bir bağ var ama bundan söz etmezler. Neden? Orada barbarca çalışma koşulları var. Amasra için tweet atan üniversite kendi maden şirketinde yaşananlara göz yumuyor. Buraya Polyak’ta yaşanacak bir katliamdan dolayı bir kere daha gelmek istemiyoruz. Boynumuz madencilere karşı bükük. Burada insan haklarından söz ediliyor. Ben hukuk fakültesinden mezunum. Hiçbir hocam şu an burada yok. Burada olmaları gerekirdi. Madencinin yalan gözyaşına ihtiyacı yok. Rektör ile görüşme talebinde de bulunduk. Öğrenci arkadaşlar madencinin yanında durun"

MADENCİLER YILLARDIR SESLENİYOR

Tunç’un ardından söz alan DGD Sen Genel Başkanı Neslihan Acar, “Maden işçileri yıllardır bize sesleniyor. Ölüm geliyor diyor. Madenciler ölmek istemiyor. İşçinin bedenine, yaşam haklarına sahip çıkmazsak hepimiz öleceğiz. İşçiler hepimize ‘kendi bedenine benim bedenim üzerinden sahip çık’ diyor. Herkes sermayenin hizmetine koşuyor. Tek başına işçi burada direniyor. Eğer Erdoğan’ı işe aldıramazsak yine işçiler hukuksuzluklarla karşı karşıya gelecek” dedi.

Acar’ın konuşması sonrasında okunan basın açıklamasında ise şu ifadeler yer aldı:

“Erdoğan Çapaklı 2 yıldır sendikal baskı görüyor. Yönetim, üyemizi yıldırabileceğini zannetti ancak yanıldı. Polyak Eynez Madencilik’te işten çıkarılan kardeşimiz işe geri alınana kadar Özyeğin/Fiba grubu ile ilişkili tüm kapılara gideceğiz. Buraya işçi ve sendika düşmanı tutumdan vazgeçmeleri için çok geç olmadığını tekrar anlatmak için geldik. Biz haklıyız. Yerin yüzlerce kat altında, tozun içinde ve tehlike altında çalışıyoruz. Sadece öldüğümüzde değil hakkımızı aradığımızda da maden işçisine değer verilsin istiyoruz"