Tazminatın sözü var, kendisi yok
Yeni yılda işsiz kalan Antıp işçileri, 4 ay geçmesine rağmen tazminat alamadı. Verilen sözlerin tutulmadığını belirten Antıp işçisi Ümit Bolatbaş, “Tazminatı ne üniversite kabul ediyor ne Antıp kabul ediyor” dedi.
Havva GÜMÜŞKAYA
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi hastanelerinin otopark ve kafelerini işleten Ankara Tıplılar Vakfı'na bağlı Antıp A.Ş.’den işten çıkarılan işçilerin direnişi sözler verilerek örtbas edildi. Yeni yıla işsiz giren 72 işçi, aradan 4 ay geçmesine rağmen tazminatlarını dahi alamadı.
3 yıldan 27 yıla kadar çalışanın bulunduğu Antıp A.Ş. işçileri işsiz kaldıkları 31 Aralık 2023’ten bu yana hem tazminat hakları için hem de üniversite bünyesinde tekrar işe alınmak için mücadele ediyor. Yapılan görüşmeler sonucu emeklilik yaşı gelmemiş 48 işçi için iş ve tazminat, emeklilik yaşı gelenler için de tazminat sözü verildi. Ancak iş sözü, okulların kapalı olduğu dönemde üç ay ücretsiz izin şartı ile sunuldu. Bazı işçilerin mecburen çalışmayı kabul ettiğini söyleyen Ümit Bolatbaş, birçok işçinin geçici işlerde çalıştığını belirtti.
SÖZLER HAVADA KALDI
Bolatbaş, “Ankara Üniversitesi’ne ait 11 tane işletme, restoran, kafe, otopark ve market ihalelerin yapılması ile ihale usulüne istinaden bizleri iş garantisi olmaksızın işsiz bıraktılar” diyerek verilen sözlerin havada kaldığını anlattı.
Tazminat konusunun üniversite ve vakıf arasında gidip geldiğini belirten Bolatbaş “Üniversite Rektörlük Sekreteri Ömer Nadir Soylu, bize ‘Emekli olanlar hariç toplamda kırk sekiz civarında kişiyi işe yerleştireceğiz’ dedi. Sonrasında diğer arkadaşlar için çalışmalarımız devam edecek dedi. Yani tazminat ile ilgili herhangi bir şey söylemedi. ‘Tazminatlarınızın bizimle alakası yok, vakıfla alakalı, hatta enerji bedeli, kira bedeli gibi bizim de alacağımız var’, ‘Gidin tazminatlarınızı almaya çalışın’, dedi. Tazminatı ne üniversite kabul ediyor ne Antıp kabul ediyor. Sanki biz başka bir yerde çalışmışız. Başka insanlara hizmet vermişiz” diye konuştu.
Bolatbaş, "Ankara Üniversitesi rektörlerine, dekanlarına, profesörlerine ve doktorlarına hizmet verdik. Bu sebepten Ankara Üniversitesi Antıp Vakfı ve Antıp A.Ş. sorumludur. Vakfa bağlı 300 hocamız sorumludur. Mağduriyetimizi çözmesi gereken üniversite vakfı ve hocalardır” ifadelerini kullandı.
Kendisinin de geçici işlerde çalıştığını belirten Bolatbaş, “İş sözleri de tam anlamıyla gerçekleşmedi. İzmir’e inşaatta çalışmaya gittim. Şimdi de günübirlik işlerde çalışıyorum. Arkadaşlarımızın her birinin sorumluluğu var. Üniversitede çocuk okutan var. Lösemi hastası çocuğu olan arkadaşımız var. Epilepsi hastası olan arkadaşımız var. Bizler süreci belli bir yere kadar getirdik. Şimdi mahkeme süreci başlayacak. Vakıf, mahkeme süresini de geciktirmeye çalıştı. Bekleyin dediler ama hiçbir adım atılmadı. Tazminat hakkımızdır, söke söke alırız” dedi.