İşçinin, emekçinin bayramı 1 Mayıs’ta yaratıcı sektörlerin sorunlarını sendikalara, meslek birliklerine ve derneklere sorduk. Temsilciler, insanca yaşam istediklerini ifade ediyor.

Umut ve inançla yürüyoruz
Fotoğraf: DİSK

Emrah KOLUKISA

Ekonomik krizin toplumun tüm kesimlerinde yarattığı tahribat elbette en çok emekçi kesimde hissediliyor. Alım gücünün sürekli düştüğü, yoksulluk eşiğinin asgari maaşın birkaç katına kadar yükseldiği şu zamanlarda kültür sanat camiasından da ciddi alarmlar geliyor. Üretim maliyetlerinin astronomik seviyelere yükselmesi bir yana, kültür sanat emekçileri gelirlerinde önemli kayıplar yaşıyor ve çalışma şartları da bir nebze olsun iyileşmiyor; üstelik sansür, baskı ve yasaklar da cabası. 1 Mayıs arefesinde tüm bu sorunları sektörün bileşenlerine, sendika ve meslek gruplarına sorduk. Söz onlarda.

HUKUKİ DÜZENLEMELER ŞART

SENARİSTBİR Başkanı Yıldız Bilgin Beyazıt: SENARİSTBİR olarak, onaylamadığımız piyasa koşullarını dünya standartlarına yükselterek “film sektörü” oluşumuna katkıda bulunmak ve senaristlerin haklarına dair hukuki düzenlemeler yapılması için Türkiye’de ve uluslararası düzeyde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ülkemizde telif aldığımız İspanya telif yasasına eş telif yasası olmasına rağmen, yapımcı-yayıncı lobisi-işbirliği nedeniyle hukuka var olan yasa fiili olarak işlemiyor. Bunca başarıya rağmen, dünyadan telif alabilirken ülkemizden alamıyoruz.

Birliğimiz, senaristlerin çalışma koşullarına dair süreci, sektörde hak ettiğimiz adil paylaşım ve başta telif yasasının uygulanmasının sağlanabilmesine yönelik çalışmaları umutla ve inançla sürdürüyor. 2025 yılı 1 Mayıs’ı, mesafe katetmiş olduğumuzu müjdelemiş olduğumuz bir 1 Mayıs olsun. Dostluk ve dayanışma ile…

Fotoğraf: Oyuncular Sendikası

DAYANIŞMANIN GÜCÜYLE

Oyuncular Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi Tuba Erdem: Oyuncular Sendikası olarak bugüne kadar dayanışmanın gücüne inanarak örgütlenme bilinci oluşturmayı ve yaymayı, işgücümüzü ortaya koyarken paydaşlarımızla birlikte adil çalışma biçimleri geliştirmeyi ilke edindik. Haksızlığın, emek hırsızlığının sanata ve sanatçıya uygulanan sansürün hep karşısında olduk. Bugün tüm emekçi kardeşlerimizle aynı mücadeleyi verdiğimizin farkındayız ve mesleğimizi uluslararası standartlara ulaştırmak için çalışmaya devam edeceğiz. Dayanışmanın gücüne inanan herkese selam olsun. 1 Mayıs İşçi Emekçi Bayramımız kutlu olsun. Sinema TV Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi İlkay Tulun: 1 Mayıs vesilesiyle sektörümüz çalışanlarının sorunlarını gündeme getirdiğimizde şunu söyleyebiliriz ki, sektörümüzün en büyük problemleri arasında maalesef kemikleşmiş uzun çalışma saatleri ve haftada sadece 1 gün tatil yapabilmemiz ilk sırayı alıyor. Sektörümüzde son zamanlarda sayısı artan meslek kazaları da bunun göstergesi. Bu problemlerin çoğunu yeni düzenlenmiş çalışma ilkeleriyle aşabiliyoruz. Umuyoruz ki işveren tarafını temsil eden oluşumlar da artık bu mevcut insanlık dışı şartları geride bırakan medeni çalışma kurallarını benimseyeceklerdir.

Fotoğraf: Oyuncular Sendikası

KEYFİ UYGULAMALAR BİTSİN

MÜYORBİR Yönetim Kurulu Üyesi Aylin Aslım: Bahar ve yaz aylarında müzisyenler için en acil gündem, konser ve festivallerin en yoğun olduğu bu sezonda karşılaştığımız keyfî iptaller. Bu etkinlikler yapıldıkları şehir ve ilçelere ekonomik ve sosyal açıdan müthiş bir canlılık getirdiği halde, bu iptaller yıllar içinde sektörü felç edecek sıklığa ulaştı. Bana göre kısmen kutuplaşmanın getirdiği iletişim eksikliğinden, fakat çoğunlukla merkeze yaranmaya çalışan bürokratların işgüzarlığından, binlerce insanı işsiz güçsüz bırakan bu keyfî uygulamaların önüne geçilmesi müzisyenler için bir numaralı konu. Zaten ekonomik ve politik sebeplerle sosyalleşme alanları iyice daralmış olan genç kuşağa yazları bir ferahlama imkânı olan bu müzik etkinliklerinin özgür bırakılmasını en doğal hakkımız olarak istiyoruz. İşçi çocuğu ve torunu olarak 1 Mayıslar her zaman benim için çok anlamlı ve özeldir. Kutlu olsun!

TÜRKÜLERLE TAKSİM’DEYİZ

Sinema Emekçileri Sendikası (DİSK Sine-Sen) Genel Başkanı Galip Görür: DİSK Sine-Sen olarak 1 Mayıs’ta sanatın sanatçının özgürleşmesi ve “üretenin yönettiği bir dünya” özlemini yüksek sesle söylemek için, anayasal hakkımızı kullanarak Taksim Meydanı’nda olacağız.

Dizilerde bölüm başı ücret dayatmasına, ağır çalışma koşullarına, serbest meslek makbuzu zorlamasına, güvencesizliğe, sendikasızlaştırmaya, çocuk işçiliğine, ücretlerin geç ödenmesine, toplu işten çıkarmalara, haftalık 45 saatten çok fazla zorla çalıştırmaya, mobbinge, cinsiyetçiliğe ve her türlü ayrımcılığa, ekolojik duyarsızlığa, hayvan istismarına karşı her dilden şarkılarımızla türkülerimizle 1 Mayıs’ta Taksim’e yürüyoruz. 

MEDENİ ÇALIŞMA KURALLARI GELSİN

Sinema TV Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi İlkay Tulun: 1 Mayıs vesilesiyle sektörümüz çalışanlarının sorunlarını gündeme getirdiğimizde şunu söyleyebiliriz ki, sektörümüzün en büyük problemleri arasında maalesef kemikleşmiş uzun çalışma saatleri ve haftada sadece 1 gün tatil yapabilmemiz ilk sırayı alıyor. Sektörümüzde son zamanlarda sayısı artan meslek kazaları da bunun göstergesi. Bu problemlerin çoğunu yeni düzenlenmiş çalışma ilkeleriyle aşabiliyoruz. Umuyoruz ki işveren tarafını temsil eden oluşumlar da artık bu mevcut insanlık dışı şartları geride bırakan medeni çalışma kurallarını benimseyeceklerdir.