Okyanus grubu üyeleri, 35 yıl sonra Sakin Seyir adıyla “Yel Eser” albümünde bir araya geldi. Grubun kurucusu Metin Tapkı, karanlığın içinde yeşeren umuttan beslendiklerini söylüyor.

Ve 35 yıl sonra bir “Yel Eser”

Gizem Ertürk

80’li yıllarda rock müzik yapan Okyanus grubu üyelerinin 35 yıl sonra tekrar bir araya gelmesiyle oluşan Sakin Seyir, geçmişe selam gönderen, günümüzün dertlerine sırt çevirmeyen ama her şeye rağmen geleceğe de umutla bakan 12 şarkılık “Yel Eser” albümünü müzikseverlerle buluşturdu. Albümde, kentli bir münzevinin penceresinden gördüklerinin anlatıldığı şarkı sözlerini Metin Tapkı yazdı. Müzikler ise Metin Tapkı, Abdullah Selçuk ve Caner Ünal’a ait. Albüm, bir yandan pandemi sürecinde işsiz ve moralsiz kalan müzisyenlerin insanca yaşama koşularına bir nebze de olsa katkı yapmayı amaçlarken, diğer yandan da tarihe bir not düşüyor. Tüm müzisyenlerin evlerinden katılmasıyla oluşturulan albümdeki şarkıları Aslı Vuslateri, Çağrı Çetinsel, Meli ve Nilüfer Çakmak konuk solist olarak seslendiriyor. Müzisyenlerin bir buçuk yıldır işsiz kaldığı günlerde Sakin Seyir, çorbada tuzumuz olsun düşüncesiyle telifler gelirlerini bölüşmek üzere anlaşmış. Hız kesmeden üretmeye devam eden Sakin Seyir, albümün peşi sıra “Sonbahar”, "Hep Sokakta", "Hep Konuşan Hiç Duyamaz" ve "Gelmez" isimli single çalışmaları ile dinleyiciyle buluştu. Grubun kurucusu Metin Tapkı ile konuştuk.

Grubun kurucu üyelerinden Metin Tapkı, “Aslında müzikten hiç kopmadık tabii. Müzik benim için yaşamın kendisi. Kendimi bildim bileli çaresizce şarkı yazıyorum. Hem de bir sanatçının beslenebileceği akla gelebilecek tüm karşılıklardan yoksun olarak” diyor. Yalnızca kendi şarkılarını çalıp söyleyen grup üyeleri cover yapmanın kendilerine ilginç gelmediğini söylüyor. Tapkı, “Birilerinin de insanlığın kültür havuzuna yeni şarkılar koyması lazım” diyor.

Grubun mottosunu sorduğumuzda ise, “Hiçbir şey bir tek şey değildir. Elbette umuttan besleniyoruz. Ama karanlığın içinde yeşeren umuttan. Karamsar olmamız için de yeterince sebep var, yok mu? Umut varsa karanlık vardır, karanlık varsa umut” yanıtını veriyor müzisyen.

ŞİİRDEN İLHAMLA ŞARKI YAZDIM

Tapkı, İkinci Yeni Akımı’nın edebiyatımızdaki en önemli temsilcilerinden biri olan Edip Cansever’e gönderme yapan Yalanmış şarkısı ile ilgili, şöyle konuşuyor: “Ben de birçok kişi gibi “Çağrılmayan Yakup” ve “Mendilimde Kan Sesleri” şiirlerini önceliyor, dönüp dönüp okuyorum. Buradaki “tutunamayan”ın yalnızlığına atıfta bulunmayacaktım da neye bulunacaktım… Şarkımın duygusuyla çok örtüşüyordu. Ben, şiiri önüme alıp bestelemeye kalkmaktansa, şiirden ilhamla kendi şarkımı yazmayı tercih ediyorum.”

Tapkı, Gezi Parkı Direnişi’ne selam eden “Yer Eser Savurur” şarkısının hikâyesini ise şöyle anlatıyor: “Şimdi böyle görmüyoruz ama kısaca hafızaları tazeliyeyim, Gezi’den önce bizim nesil gençleri pasif ve apolitik olarak olarak görüyordu. Belki de öyleydiler. Belki birikiyorlardı. Ta ki taşıran damla Gezi’ye kadar. Gezi’de tanıştık, biz de onlarla kendimizi hatırladık. O zaman da “Yel eser savurur, aşk yakar kavurur, bir fikir çağırır seni de sonunda” demekten başka ne diyebilirdim ki?”

Müzisyen sözlerini iki yeni şarkı müjdesi ile sonlandırıyor: “7 Haziran'da yine Eftın Ardar'ın seslendirdiği "Doğru Denize" ile 21 Haziran'da Bilge Can Göker'in seslendirdiği "Çakıltaşı", yaz şarkılarımız olarak yayına girecek.”