ÖDP Başkanlar Kurulu üyesi Alper Taş, Hopa ve Şavşat Belediye başkan adaylarının, bütün halkın katıldığı seçimle belirlenmesi önerilerinin CHP yönetimi tarafından kabul edilmediğini belirterek, “ CHP İyi örneklerden korkuyor” dedi. Birleşik Haziran Hareketi Marmaris İlçe Meclisi tarafından düzenlenen panelde konuşan Taş, “Türkiye yerel yönetim seçimlerine gidiyor ama süreç yeni Türkiye hikâyesi yazabileceğimiz dinamiklerle yürümüyor. Sadece […]

Alper Taş: CHP iyi örneklerden korkuyor

ÖDP Başkanlar Kurulu üyesi Alper Taş, Hopa ve Şavşat Belediye başkan adaylarının, bütün halkın katıldığı seçimle belirlenmesi önerilerinin CHP yönetimi tarafından kabul edilmediğini belirterek, “ CHP İyi örneklerden korkuyor” dedi.

Birleşik Haziran Hareketi Marmaris İlçe Meclisi tarafından düzenlenen panelde konuşan Taş, “Türkiye yerel yönetim seçimlerine gidiyor ama süreç yeni Türkiye hikâyesi yazabileceğimiz dinamiklerle yürümüyor. Sadece adaylar konuşuluyor. Adaylık önemli ama mesele sadece adaylık meselesi değildir. Mesele kentlerimize dair ne düşündüğümüz meselesidir.” dedi.

Yukarıdan inme bir siyaset tarzıyla yeni bir Türkiye hikâyesi yazmanın mümkün olmadığına değinen Taş, şunları söyledi:

“Açık konuşalım ve itiraf edelim. Çünkü süreci nasıl kurarsanız, nasıl başlarsanız öyle devam eder. Sürecin başında halk yok. Halkın söz ve karar sahibi olduğu zeminlerden bütünüyle koparılmış ve halkın bu tür süreçlerden bütünüyle uzak tutulmuş olduğu, tepeden, yukarıdan inme bir siyaset tarzıyla yeni bir Türkiye hikâyesi yazma şansımız yoktur. Sosyal demokrat arkadaşlar yanlış anlamasınlar, dostuz ve eleştirilerimizi birbirimizin yüzüne bakarak yapmalıyız. Haziran bunun için vardır. Elbette ortak mücadele ettiğimiz güç belli. Hep beraber bu siyasal İslamcı rejimi yenmek için yan yana geleceğiz, mücadele edeceğiz ama bazı noktalarda bir birimizi dostça eleştirilerde bulunacağız.”

“BUNLARI SÖYLEMEK LAZIM”

Hopa ve Şavşat’ta Belediye başkan adaylarının belirlenmesi için CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na öneri götürdüklerini belirten Taş, görüşmeyi şu sözlerle anlattı:

“Dedik ki başka bir hikâyeyi, en azından Türkiye’nin iki tane ilçesinde yazabilir miyiz? Bir başlangıç yapabilir miyiz bu konuda, dedik. Nasıl bir hikâye? Yerel yönetimler sürecinin başından sonuna kadar halkı özne yapabileceğimiz bir süreci örgütleyebilir miyiz, dedik. Bunun için Kemal Bey’den randevu aldık. (Kemal Bey’e) bizim açımızdan, Türkiye devrimci hareketinin geçmişi açısından önemli Türkiye’nin iki tane ilçesinde, başkanım, çok farklı bir deneyim yaratalım, çok başka bir pratik geliştirelim, demokratik iradeyi geliştirelim, dedik. (Kemal Bey’de) Nasıl olacak Alper Bey, dedi. Şöyle olacak Kemal Bey, dedim: Bu Hopa ve Şavşat’ı kusura bakmayın, sizin örgütleriniz yüzünden geçen dönem AKP’yi kaptırdık, dedim. Bu açık ve net. Bu kez kaptırmayalım. Bu kez AKP’den bu kentlerimizi geri alalım, dedim. (Kemal Bey de) Nasıl alalım, dedi. AKP’nin karşısına koyacağımız adayları Hopa halkı kendisi seçsin, Şavşat halkının kendisi seçsin, dedik. Rahat olun, geniş olun. Ön seçim yapılsın ama sadece CHP üyeleri oy kullanmasın, bütün halkın oy verdiği bir ön seçim yapalım, bir demokratik program etrafında ön seçim yapalım, dedik. Çok olumlu buldu Kemal Bey. Seyit Bey’e (Torun) yapalım mı, çok güzel olur, dedi. Ben bunu kimseye suçlamak için söylemiyorum ama bunları söylemeden de olmaz.”

Sonuç olarak, yukarıdan, tepeden Hopa ve Şavşat’ın belediye başkan adaylarının belirlendiğini anlatan Taş, “Adaylar kötü insanlar da değiller ama mesele bir tarz meselesidir. Bir anlayıştır, bir hikâye yazmaktır, bir başka farkındalık yaratmaktır. Buna yanaşmadılar iki tane ilçede. Şöyle düşünüyorum; Demek ki maalesef arkadaşlarımız iyi örneklerden korkuyorlar, çekiniyorlar. Türkiye’ye herhalde iyi bir örnek olacağını gördüler ki, çünkü diğer ilçelerin başı kel mi? Şavşat’ta olan, Hopa’da olan neden başka yerlerde olmasın, niye halkın söz, yetki ve karar sahibi olduğu süreçler başka yerlerde olmasın? diye gelecek taleplerden ürktüler.” dedi.

BİNALİ YILDIRIM İSTİFA ETMELİDİR

Panel Marmarisliler tarafından büyük ilgi gördü

ÖDP Başkanlar Kurulu üyesi Alper Taş, TBMM başkanı Binali Yıldırım’ın istifa etmeden İstanbul Büyükşehir Belediye başkan adayı olmasını da değerlendirerek şunları söyledi:

“TBMM başkanı anayasaya rağmen Büyükşehir Belediye başkanı adayı oluyor ve hayat devam ediyor. Muhalefetten arkadaşlarımız, bu gündemle uğraşmayalım, diyor. Bir iş nasıl başlarsa öyle biter, hukuksuzluk ile başlayan iş hukuksuzlukla biter. Böyle bir hayat olmaz. Cumhurbaşkanı Erdoğan forsuyla seçim kampanyası yürütecek, seçim yasakları uygulanmayacak. TBMM forsuyla da Binali Yıldırım seçim kampanyası yürütecek ve biz de bunların gündemine takılmayalım, kendi gündemimizle uğraşalım, diyeceğiz. Eğer bu muhalefet Binali Yıldırım’ı TBMM başkanlığından istifa ettiremezse bu seçimi şimdiden kaybeder. O yüzden Muhalefetin ve Haziran Meclislerinin yapması gereken Türkiye’nin her yerinde hemen şimdi ‘Binali Yıldırım istifa et’ demektir.”

BÖKE : YENİ BİR HİKAYE YAZMA ZAMANI GELDİ

Armutalan Kültür Merkezi’nde düzenlenen panelde konuşan CHP İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke’de, bugün Türkiye’de siyasetin nasıl bir belediyecilik sorusundan ziyade, kaç belediyeyi kazanırız tartışmasına indirgenmiş vaziyette olduğunu belirterek, “Mutlaka adayların kim olacağı, temsil ettikleri siyaset çok önemli ama asıl önemli olan şey temsil edilecek siyasetin hangi değerler üzerine kurulacağı ve bu değerler üzerine kurulmuş olan bir siyasetle yönetilecek bir belediyenin hayatımızı nasıl dokunacağına dair bir yeni Türkiye hikayesini yazma meselesidir.” dedi.

Yeni bir hikaye yazma zamanının geldiğini belirten Böke, şunları söyledi:

“Çünkü neye karşı olduğumuzu toplumun milyonları biliyor artık. Biz bugünkü hukuksuzluğa karşıyız. Biz bugünkü anti- demokratik anlayışa karşıyız. Biz rantçı, talancı düzene karşıyız. Biz bugünkü emeği sömüren anlayışa karşıyız. Bütün bunların karşıtlığında bizi buluşturan bir siyaset önemli bir ilk adım olmakla birlikte ve bundan sonra kuracağımız yeni düzeni, hatta devrimsel nitelikte bir dönüşümle ortaya çıkacak olan aydınlık Türkiye’yi nasıl bir hikaye de bizi ortaklaştıracağını tam da şimdi anlatmanın zamanı.”

Türkiye’nin ekonomik krizin yanı sıra demokrasi krizi de yaşadığını anlatan Böke, “Kurumların yerini şahısların aldığı, kuralların yerine keyfiliğin aldığı, adaletin yerine ağır bir hukuksuzluğun aldığı bir düzen içerisinde, katılımla halkla değil, sarayın sadece ailesi ve yandaşları etrafında kurduğu bir düzenle karşı karşıyayız.” dedi.

Böke Türkiye’nin ekolojik bir krizle de karşı karşıya olduğumuzu söyledi.