ABD’nin 2001’deki işgaliyle iktidardan devrilse de Taliban hala Afganistan’ın büyük kısmında kontrolü elinde tutuyor. 11 Eylül saldırılarının ardından başlayan işgal sonrasında Kabil’i terk etmek zorunda kalan Taliban, geçen süre zarfında milis gücünü de hâkimiyet alanlarını da artırdı. Ülkenin en az yüzde 45’i Taliban kontrolünde. Aradan geçen 18 yıla rağmen istediği ‘zaferi’ elde edemeyen ABD yönetimi […]

Taliban üzerinden bölgede güç savaşı

ABD’nin 2001’deki işgaliyle iktidardan devrilse de Taliban hala Afganistan’ın büyük kısmında kontrolü elinde tutuyor. 11 Eylül saldırılarının ardından başlayan işgal sonrasında Kabil’i terk etmek zorunda kalan Taliban, geçen süre zarfında milis gücünü de hâkimiyet alanlarını da artırdı. Ülkenin en az yüzde 45’i Taliban kontrolünde. Aradan geçen 18 yıla rağmen istediği ‘zaferi’ elde edemeyen ABD yönetimi Taliban’ı bitiremeyeceğini, artık bu ülkede askeri bir çözümün mümkün olmadığını kabul etti. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Joseph Dunford, Taliban’ın Afganistan’da kaybetmediğini söyledi, “askeri yolla” çözüm olmayacağını kabul etti. ABD’nin Afganistan Özel Temsilcisi Zalmay Halilzad da, Katar’da Taliban ile yaptığı görüşme sonrasında benzer açıklamalarda bulunmuştu.
Yıllarca Pakistan’daki radikal İslamcıları destekleyen Pakistan da Taliban’ın kaybetmediğini kabul edenlerden. Pakistan Başbakanı İmran Han, ABD’yi eleştirerek, NATO ve Afgan ordusu güçlerine, harcanan 1 trilyon dolara rağmen Taliban’ın eskisinden daha güçlü olduğunu, bu konuda değerlendirme yapılması gerektiğini söyledi.

AFGANİSTAN KAYBETTİ

Taliban kaybetmedi ama ABD’nin işgali nedeniyle kaos içinde kaosa, çatışma içinde çatışmaya sürüklenen Afganistan kaybetti. Milyonlarca insanın yerinden edildiği, yüz binlercesinin hayatını kaybettiği işgal, ülkede büyük bir istikrarsızlığa, yıkıma ve ölüme yol açtı. İkiz Kule saldırılarının ardından bu ülkeye başlatılan işgal operasyonu ve sonrasındaki Irak işgali ABD emperyalizminin Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) giriş niteliğindeydi. ABD planı bölge ülkelerine büyük bedeller ödetmiş olsa da planlanan şekilde yürümedi.

ABD, Afganistan’ı işgal ettiğinde Taliban’ın 15 bin kadar silahlı militanı vardı. Bugün bu sayı 60 binin üzerine çıktı. ABD ve Afgan hükümeti Taliban’la uzlaşma açıklamaları yaparken, farklı başkentlerde kurulan masalardan henüz istenilen uzlaşı çıkmış değil.

Katar ve BAE’de ABD ile Moskova’da Afgan hükümet temsilcileriyle, Tahran’da İran yetkilileriyle yapılan görüşmeler Taliban’ın artık siyasi bir muhatap alındığını gösteriyor. ABD’nin yanı sıra bölgesel aktörler de Taliban ile müzakere etmek, Afganistan siyasetinde rol kapmak için harekete geçmiş durumda. Taliban şu ana kadar ABD, Rusya, Kabil hükümeti ve son olarak İran ile görüşmelere başladı. Taliban, BAE, Pakistan ve Suudi Arabistanlı yetkililerle de toplantı yaptıklarını açıkladı.

Afganistan’dan çekilmeyi planlayan ABD, uzun süredir Taliban ile bir süredir görüşmeler yapıyor. Taliban ilk kez Ekim ayında Katar’da görüşmeler gerçekleştirildi. ABD’nin Afganistan Özel Temsilcisi Zalmay Halilzad Doha’da üç gün süren görüşmeler sonrasında gittiği Kabil’de yaptığı açıklamada “Afganistan’da 20 Nisan 2019’da yapılacak yerel seçimlere kadar barış konusunda anlaşmayı umut ediyoruz” dedi.

Katar’a uygulanan yaptırımlar sonrasında görüşmeler aralık ayı ortalarında Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) kaydırıldı. Taliban’dan görüşmeye dair yapılan açıklamada Suudi Arabistan, Pakistan ve BAE’nin de görüşmelere katıldığı ve ABD’nin Afganistan’dan çekilme sürecinin konuşulduğu belirtildi.

BAE’deki bu görüşmelerin devamı Ocak ayında Suudi Arabistan’da yapılacak. Görüşmeler kapsamında Kabil yönetiminin doğrudan görüşme teklifini reddettiği de açıklandı. Kabil görüşmeyi reddetse de aynı günlerde Afgan hükümetinden bir heyetin de BAE’de bulunduğuna dikkat çekildi. Konuyla ilgili açıklama yapan Taliban sözcüsü Zabihullah Mücahid de Suudi Arabistan’daki görüşmelere katılacak Taliban temsilcilerinin Kabil yönetiminin temsilcileriyle görüşmeyeceğini belirtti.

MOSKOVA DEVREDE

Rusya’nın son dönemlerde Afganistan’a olan ilgisi arttı. Moskova yıllardır daha önce çıkmak zorunda kaldığı Afganistan’a mesafeli duruyordu. Ancak bölgedeki yeni jeopolitik tablo Rusya’yı da politikasını değiştirmeye zorluyor. Rusya da bu uzun süren ihtilafa artık tarafsız kalmayacak gibi görünüyor. Rusya kasım ayında Çin, Pakistan ve İran’ın da davetli olduğu Afganistan konferansı düzenledi. 10 Kasım’da Moskova’da düzenlenen konferansa Taliban temsilcileri ile Afganistan hükümetine bağlı Yüksek Barış Konseyi temsilcileri ilk kez bir araya geldi. Bir Taliban heyetinin üst düzey bir uluslararası toplantıya ilk kez katılmış olmasına vurgu yapan Rusya, Moskova görüşmelerini Afganistan tarihinde ‘yeni bir sayfa’ açılması için bir fırsat olarak nitelendirdi.

Konferansa Taliban’ın Katar’daki siyasi ofisi temsilcisi Şir Muhammed Abbas Stanikzay ve Afganistan hükümetine bağlı Yüksek Barış Konseyi Başkan Yardımcısı Din Mohammad Aziz’in yanı sıra, konferansa gözlemci statüsünde davet edilen bölge ülkeleri temsilcileri de katıldı. Konferans için Afganistan, ABD, Hindistan, İran, Çin, Pakistan, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Türkmenistan ve Özbekistan dahil 11 ülkenin temsilcilerine davetiye gönderildi, ABD hariç diğer tüm ülkeler karılım gösterdi.

Rus Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, katılımcıların mevcut mekanizma çerçevesinde görüşmelere devam etme konusunda anlaşmaya vardıkları belirtildi. Görüşmede Afgan hükümeti heyetine başkanlık eden Dim Muhammed Azizullah, ‘görüşmenin dostça geçtiğini’ ifade etti. Taliban heyetinin başındaki Şer Muhammed Abbas Stanikzai ise, “Bu hükümet Afgan halkını temsil etmiyor. ABD ile aramızdaki sorun çözülmeden onlarla doğrudan temas kurmayı reddediyoruz” dedi.

TALİBAN TAHRAN’DA

Taliban yeni yılın ilk günlerinde İran ile görüştüğünü açıkladı. Örgütün açıklamasında bir Taliban heyetinin Afganistan ve bölge ile ilgili diğer meselelerin yanı sıra barış ve güvenliği tartışmak üzere Tahran’a gönderildiği bildirildi. Taliban sözcüsü Zabihullah Mücahid, “Heyet, Taliban’ın ‘işgal sonrası’ senaryosuna ilişkin görüşlerini ve Afganistan’da ve bölgedeki İranlı yetkililerle barış ve güvenliğin kurulması hakkındaki görüşlerini paylaşmak için Tahran’ı ziyaret etti” dedi. İran medyasının bildirdiğine göre, görüşmeler Taliban ile Afgan hükümeti arasındaki müzakerelerin parametrelerini belirlemek için tasarlandı. İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Ali Şamhan da 28 Aralık’ta İranlı yetkililerin Taliban ile bir araya geldiğini, görüşmelerin Kabil’in bilgisi dâhilinde olduğunu ve ayrıntıların Kabil’e paylaşıldığını söyledi.

***

Taliban’ın doğuşu

Taliban ilk olarak 1994’te ortaya çıktı. SSCB’ye karşı Afganistan ve Pakistan’da ABD tarafından desteklenen radikal İslamcıların eğitildiği medreselerden çıkan öğrenciler tarafından kurulan örgüt 26 Eylül 1996’da başkent Kabil’e girdi. Molla Mohammed Ömer liderliğindeki örgüt Pakistan ve Suudi Arabistan Taliban’ı anında tanındı. ABD’nin 11 Eylül 2001’deki İkiz Kule Saldırıları sonrasında başlayan işgal sonrasında iktidarını kaybetti. ABD yönetimi Afganistan’daki askerlerini aşamalı olarak çekmeye başlasa da bu ülkede halihazırda 10 binden fazla askeri var. NATO üyesi diğer ülkelerin askerleriyle birlikte yabancı askerin sayısı 30 bini buluyor. Bugüne kadara 42 ülkeden 65 bin NATO askeri Afganistan’a gönderildi.

***

Askeri üsse saldırı

Afganistan’ın güneyinde yer alan Kandahar kentinde Taliban militanlarının bir askeri üssü hedef alan saldırısında 5 asker hayatını kaybetti. Pakistan sınırına yakın Meyvend ilçesindeki üsse tünel kazarak ulaşan ve patlayıcı yerleştiren militanların saldırısı sırasında 6 asker de yaralandı. Taliban Sözcüsü Kari Yusuf Ahmedi, gece yarısı gerçekleştirilen saldırıda 35 Afgan askerinin öldürüldüğünü ya da yaralandığını iddia etti.