Yerel seçimlerden çıkan sonuç siyasal atmosferi hızla değiştirdi. 14 Mayıs’ta oluşan Meclis aritmetiği 1 yılda anlamını yitirirken anketlerin dili ise “Sorunun kaynağı olan iktidar ülkeyi yönetemiyor” dedi.

Ne halkta ne de Meclis’te meşru
Meclis’te 14 Mayıs Genel Seçimleri’nde oluşan tablodan eser kalmadı. (Fotoğraf: AA)

Mehmet Emin KURNAZ

31 Mart yerel seçimleri siyasetin fotoğrafını gecikmeli de olsa bütünüyle değiştirdi. CHP 47 yıl aradan sonra birinci parti oldu. AKP ise kurulduğu yıldan bu yana ilk kez ikinci parti durumuna geldi. Milliyetçi üç parti toplam oyu yüzde 10’larda kaldı.

Seçimin ardından geçen 40 gün boyunca iktidar bloku tüm gücüyle bu tabloyu unutturmaya, görünmez kılmaya çalışıyor. Bir yandan rejimin tahkimatı ile uğraşan AKP-MHP koalisyonu öte yandan yol haritası konusunda yaşadıkları görüş ayrılıklarını gidermeye çalışıyor.

Bugüne kadar siyasetin sertleşmesinin ekmeğini yiyen iktidar bloku işler tersine dönünce dümen kırmaya mecbur kaldı. Öyle ki başka bir ülkenin normali olacak Cumhurbaşkanı Erdoğan ile MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile yaptıkları görüşmeler kamuoyuna ‘yumuşama’ olarak sunuldu. Erdoğan da Bahçeli de kimi söylemleriyle bu beklentiyi körüklerken yandaşların manşetlerinden siyasette ılımlı iklim havası estirilmeye çalışılıyor.

Kuşkusuz seçim sonucunu ne tek başına CHP’nin başarısı olarak görmek ne de AKP-MHP için geçici bir yol kazası olarak düşünmek gerekiyor.

MECLİS İRADEYİ TEMSİL EDEMİYOR

Ekonomik ve siyasal krizlerden bunalan, adalet, liyakat, özgürlük isteyen, gerici kuşatmaya karşı çıkan milyonların itirazı 14-28 Mayıs seçimlerinin yenilgi havasını önce dağıttı sonra da başka bir seçim sonucuyla yeni bir yol açtı. Halk yalnızca AKP’yi cezalandırmakla kalmadı, ondan ve onunla özdeşleşen rejimden de vazgeçtiğini gösterdi.

31 Mart seçim sonuçları nispi demokratik bir ülkede gerçekleşse o saniye iktidarda olan parti istifa eder, ülke erken seçime giderdi. Ama rejimle özdeşleşen bir iktidarın bunu yapamayacağını biliyoruz. Bununla birlikte seçim sonucu sadece iktidar açısından meşruiyet krizi yaratmıyor. Bir yıl önce oluşan Meclis aritmetiğini de ciddi anlamda tartışmalı hale getirdi.

31 Mart’ta sandıkta fiyasko yaşayan AKP, Meclis’te 265 milletvekili ile birinci parti konumunda. En çok oy alan CHP onun yarısından az vekille temsil edilirken MHP, yüzde 4,99’a gerileyen oy oranıyla vekil sayısında 4. parti haline geldi. İyi Parti, 31 Mart seçimde 3,77’lik oy oranına geriledi ve adeta dibe çakılıp dağılmaya yüz tuttu. İYİ Parti’nin Meclis’teki toplam vekil sayısı 38. CHP kontenjanından 14 Mayıs’ta Meclis’e giren DEVA’nın 15, Gelecek ve Saadet Partisi’nin 10’ar, Demokrat Parti’nin ise 3 vekili var. Toplamda 38 vekile sahip bu 4 partinin son seçimde aldıkları oy oranı ise yalnızca yüzde 1,69. İktidar ve ona mesafe koymayan siyasal aktörler kaybetti. Metropol’ün araştırmasına göre AKP, 14 Mayıs milletvekili seçiminde aldığı oyun yaklaşık 6.4 milyonunu 31 Mart yerel seçimine taşıyamadı. Bunun yaklaşık 1.3 milyonu CHP’ye, 1 milyonu da Yeniden Refah Partisi’ne gitti.

KAMU YOKLAMALARINDA ÜLKE YÖNETİLEMİYOR

İki seçim arası oluşan fark, Meclis sınırlarını aşan başka bir siyasal düzlemin ipuçlarını ortaya çıkarmış oldu. Rejim için toplumun rızasını alarak yürütebileceği politikaların neredeyse sonuna gelinirken iktidarın yaşadığı meşruiyet krizi derinleşti. Yöneylem Araştırma’nın 26-29 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirdiği Türkiye Siyaset Araştırması’nda yöneltilen "Türkiye Nasıl Yönetiliyor?" sorusu da halkın iktidarla arasına çizdiği sınırı gözler önüne serdi. Buna göre yurttaşın yüzde 57’si ülkenin kötü yönetildiğini düşünüyor. Bu oran, mart ayında yüzde 51,5 oranındayken seçim sonrası yüzde 5,5’luk bir artışa tekabül ediyor. İyi yönetildiğini düşünenlerin oranı ise yalnızca yüzde 20’de kaldı. Muhalefeti Anayasa tartışmasına çekerek zaman kazanmak, yumuşama illüzyonuyla içeriye ve dışarıya mesajlar vermek isteyen AKP-MHP iktidarına halkın tanıdığı süre doldu.

Ortaya çıkan bu tablodan geriye sorun çözeme kabiliyetini yitirmiş, hatta sorunun kaynağına dönüşmüş, halkın güvenmediği bir iktidar bloku var. Hem kabine hem Meclis düzeyinde meşruiyet sorunu yaşayan bir iktidarın koltukta oturması her geçen gün daha da zorlaşacak.

Önümüzdeki dönemin temel tartışma başlıklarından biri de bu olacak.

Kaynak: Yöneylem

10 AYDA TABLO DEĞİŞTİ

  2023 MV DAĞILIMI 31 MART OY ORANI
AKP 265 35,49
CHP 126 37,77
DEM 57 5,70
MHP 50 4,99
İYİP 38 3,77
DEVA 15 0,33
SAADET 10 1,09
GELECEK 10 0,7
HÜDA PAR 4 0,55
DP 3 0,20