Direniş dayanışmanın önemini öğretti

Anayasal haklarını ve sendikalı olmayı istedikleri için Barutçu Tekstil’den atılan kadın işçilerin direnişinin 143’üncü günü. Kadın işçiler, 8 Mart’ta da direniyor. Elif ve kayınvalidesi Emine Varol’a göre kadın dayanışmasının ve bir arada olmanın önemi de bu direnişle anlaşıldı.

Dilan Esen

Emekçi kadınların birleşerek başlattıkları isyan 8 Mart Dünya Kadınlar Günün’de bugün Bursa’da direnen işçilerle sürüyor. Tekstil sektöründe özellikle son aylarda yaşanan işten çıkarmalardan, mobbing ve baskıdan nasibini Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi’ndeki Barutçu Tekstil’den sendikalı oldukları için atılan kadın işçiler de aldı. 9 kadın Dünya Kadınlar Günü’nde; fabrikanın önünde başlattıkları ve her gün büyük bir azimle gittikleri o köşede direnişlerinin 143’üncü gününe ulaştı.


İşçiler 143 günde çok fazla şey yaşadı… Eylemleri engellenmek istendi, hatta zehirlenip hastaneye bile kaldırıldılar. Emekçi kadınlar, patronların sadece işten atmakla yetinmediğini de gördü bu süreçte. Ancak kadın işçiler dayanışmanın ne demek olduğunu, bir arada olmanın, beraber slogan atmanın, patronlardan beraber hak talep etmenin ne kadar önemli olduğunu arkada bırakılan bu 143 günde anladı. Barutçu Tekstil’in önünde soğukta da sıcakta da yağmurda da karın altında da aylarını geçiren; evde ailelerinin bakımını üstlenip direniş alanına her gün giden kadınlar vazgeçmiyor. “Sendikalı olup işimize dönmek istiyoruz” diyorlar.

Aylarını fabrikanın önünde geçiren işçilerden biri Elif Varol. Elif Varol, eşinin annesi Emine Varol’la birlikte direniyor. İkisi de umudunu orada yaşanan dayanışmadan ve haklılıktan alıyor.

UMUTLAR TAZELENİYOR

Barutçu Tekstil’in önünde soğuğa, kara karşı ‘maddi ve manevi olarak’ çok zor günler geçirdiklerini söyleyen Elif Varol, “Oraya her gün gittiğimizde ve bir araya geldiğimizde umutlarımız tazeleniyor” diyerek bir arada olmanın getirdiği şeyi özetliyor.

“Direniyoruz çünkü biz davamızda haklıyız” diyen Varol’un talebi oldukça net: Haklarını alıp sendikalı olarak işe geri dönmek. Elif Varol, tek dertlerinin de bu olduğunu ekliyor ve devam ediyor: “Barutçu patronu bizi engellemeye, zehirlemeye çalıştı. Hâlâ devam ediyorlar. Benim gözümün önünde küçülüyor patron. İçeride çalışan kişilere, bunlar sendikalılar işe alınmasın diye imza attırıp markalara göndermeye çalışıyor. 3 fabrikası var, orada çalışan insanlar birbirini tanımıyor, ne hakla beni tanımayan kişiler benim hakkımda ne imzası atabiliyor?”

DİĞER İŞÇİLER DE YAPSIN

Haklarını alana kadar kesinlikle pes etmeyeceklerini belirten Elif Varol, haklı olmanın verdiği inadını da paylaşıyor ve şöyle konuşuyor: “Kadın olarak burada mücadele vermek beni gururlandırıyor çünkü biz erkeklerin isteyip de yapamadığını başardık burada. Biz oradayken her gün diğer fabrikaların işçileri geçtiği zaman gururlanıyorum. İsterdim ki onlar da hakkına sahibi çıksın, hukuku bilsin. Burada tek amacımız bu.”

SES ÇIKARIN

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne değinen Elif Varol, “Aslında her gün Kadınlar Günü. Biz hem anne hem baba oluyoruz, çocuklarımız ve onların gelecekleri için mücadele ediyoruz. Kadınlar asla sessiz kalmasın. Eşlerine olsun, patronlara karşı olsunlar… Biz her şeyin üstesinden geliriz.”

KADIN DAYANIŞMASI

Emine Varol ise ilk işten çıkarılanlardan. 6 yıldır emek verdiği, sömürüldüğü fabrikadan anayasal hakkını istediği için atılmış. “Eylemimizde sağlam adımlarla ilerliyoruz” diyerek sözlerine başlayan Emine Varol, 8 Mart’ta da direniş alanında olacaklarını ve haklarını alana kadar asla vazgeçmeyeceklerini söylüyor. Yılmayacaklarını üzerine basa basa ifade eden Varol, şunları dile getiriyor: “İki kadının başlattığı 8 Mart’ı her geçen gün büyüterek ilerletmeyi düşünüyoruz. Bu süreç bize kadın dayanışmasını ve kadınların çok güçlü olduğunu, aldığı kararların arkasında dimdik durarak sağlam adımlarla ilerleyerek kazanacağını öğretti. Buradan kadınlara sesleniyorum: Bizler dünyanın en güçlü varlıklarıyız, kimse küçümsemesin.” Eski ama etkili bir sloganı da kendine uyarlayan Varol, “Biz hep beraber olursak dünya yerinden oynar, gelin hep beraber olalım haklarımızı arayalım, savunalım. Bize destek veren yanımızda olan herkese sonsuz teşekkür ediyoruz, sizleri seviyoruz” diyerek de sözlerini sonlandırıyor.

Günün Manşetleri için tıklayın
Çok Okunanlar
Yaylada cansız bedeni bulunan kadının üç arkadaşı gözaltına alındı Faile tekrar yurtdışı yasağı ABD’de ölü bulunan Yağmur Taktaş'ın ailesi, Andre Can F.'den şikayetçi oldu Kadın - yaşlılık - sınıf mücadelesi: Kesişen yollarımız ‘Önce yaraladılar sonra saldırdılar’