KAMPÜS-SEN: ODTÜ KKK son 5 senedir çöküşte

“Akademik yetersizlik” ya da “ihtiyaç olmadığı” iddiasıyla işten atılan ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampüsü çalışanları için, KAMPÜS-SEN tarafından yapılan basın açıklamasında, sendika başkanıyken işten atılan Doç. Dr. Yonca Özdemir ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampüsü’nün (ODTÜ KKK) son beş senedir bir çöküş içerisinde olduğunu ve buna kötü yönetimin sebep olduğunu söyledi.

Son yıllarda ODTÜ KKK’da yaşanan olumsuz gelişmelerin ODTÜ’nün ana kampüsündeki demokratik kanalların kapanmasıyla ilgili olduğunu dile getiren Özdemir, “Çalışanların kaderi ODTÜ KKK’ya atanan yöneticilerin elinde olmamalıydı; çalışanların haklarını koruyan kurumlar ve kurallar, hesap verebilirlik olmalıydı,” dedi. KAMPÜS-SEN’in tam olarak da bu sebeple kurulduğunu aktaran Özdemir “İtiraf edelim, fazla bir değişim yaratamadık, bu süreci engelleyemedik ama bazı şeylere de fren olduk,” dedi.

2018 yılında bir idari çalışanın, 2019 yılında üç tane profesörün, 2021’de ise KAMPÜS-SEN genel sekreterinin işten atılmalarına engel olamadıklarını dile getiren Özdemir, “şimdi de ben işten çıkarıldım,” dedi. Kendilerini güvende hissetmeyen birçok çalışanın da kendiliğinden istifa ettiğini söyleyen Özdemir, bunun sadece çalışanları değil, aynı zamanda öğrencileri de kötü etkilediğini aktarırken artan fiyatlara rağmen öğrencilerin daha az nitelikli eğitim ve hizmet aldığını dile getirdi.

Özdemir “gerçek ODTÜ ruhunu” yönetimin değil işten çıkarmalara karşı bir araya gelenlerin temsil ettiğini söyledi. Korktuğu için basın açıklamasına gelemeyen arkadaşların da olduğunu dile getiren Özdemir, bunun nedeninin bir senelik kontratlarla çalıştırılma olduğunu söylerken “sürekli iş kaybetme korkusu içinde bir üniversite ortamı olamaz,” dedi. Mücadele edilmezse her şeyin daha kötüye gideceğini söyleyen Özdemir sözlerini “korkudan arınmış, liyakata dayalı, bilime, fikir özgürlüğüne dayalı gerçek ODTÜ ruhunun geri geldiği bir ODTÜ özlemi ve dileğiyle,” diye tamamladı.

Özdemir daha sonra Ankara kampüsünden gelen aşağıdaki dayanışma bildirisini okudu:

ODTÜ Ankara ve KKK Kamuoyuna,

KKK kampüsünde yaşanan olumsuz gelişmeleri kaygı ve üzüntüyle takip ediyoruz. Bu gelişmelerin Ankara kampüsünde de yaşanan olumsuzluklardan bağımsız olmadığını düşünüyoruz. Son olarak Doç. Dr. Yonca Özdemir ve öğretim görevlisi Serhat Selışık'ın geçersiz gerekçelerle işten çıkarılmalarını, tüm ODTÜ adına kaygı ve üzüntüyle karşılıyoruz. Bu olumsuz süreçten etkilenen tüm KKK çalışanları ve öğrencileriyle dayanışma içinde ve olayların takipçisi olacağımızı beyan ederiz.

Orta Doğu Öğretim Elemanları Derneği- ODTÜ Mezunları Derneği- Eğitim-Sen 5 no’lu Üniversiteler Şubesi ODTÜ Temsilciliği

Destek için eyleme gelen Doğu Akdeniz Üniversitesi sendikası (DAÜ-SEN) başkanı Ulaş Gökçe de yaptığı konuşmada “görünen o ki KAMPÜS-SEN başkanının işten çıkarılmasını herkes kabul etmiş durumda, DAÜ-SEN’in bunu kabul etmesi mümkün değil,” dedi. “DAÜ-SEN’in her türlü mali, manevi, örgüt gücü hem Yonca hocamızın, hem de KAMPÜS-SEN’in yanındadır,” diyen DAÜ-SEN Başkanı, “bu hukuksuzluğu, haksızlığı kabul etmememiz lazım, ama özellikle bir akademisyene yetersiz denmesini kabul etmememiz lazım” diyen DAÜ-SEN başkanı “bu çamur atmadır, bir çalışana yapılabilecek en büyük saldırıdır,” dedi.

Basın açıklaması son olarak KAMPÜS-SEN bildirisinin okunmasından sonra sona erdi.

ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampüsü Personel Sendikası (KAMPÜS-SEN) olarak, ODTÜ KKK yönetiminin Serhat Selışık ve Yonca Özdemir aleyhine aldığı işten çıkarma kararlarıyla ilgili yaptığımız değerlendirme sonucunda, “performans düşüklüğü” ve “ihtiyaç olmadığı” gerekçelerinin temelsiz olduğu yönünde görüş birliğine varmış bulunmaktayız. Arkadaşlarımızın öğretim ve araştırma konusundaki başarıları, kampüsümüze yaptıkları kültürel ve sosyal çok yönlü katkıları ayan beyan ortadadır. İşten çıkarılan arkadaşlarımızdan Doçent Doktor Yonca Özdemir’in, sendikamızın yıllarca başkanlığını yapmış olması ve yine daha önce işten çıkarılmış arkadaşlarımızın haklarını savunmak için özveriyle mücadele etmiş olması, bu kararların asıl gerekçesinin sendikamızın ODTÜ KKK’nde iş güvencesi hakkı için verdiği mücadele olduğunu açıkça göstermektedir. ODTÜ KKK’nde çalışanlar bir senelik güvencesiz iş sözleşmeleriyle çalıştırılmaktadır. Kimisi on yıldan fazladır kurumumuza emek vermiş çalışanlar, asılsız iddialara dayanılarak birdenbire, özellikle yasal ihbar süresinin son günü ve hatta son saati beklenerek işten çıkarılabilmektedir. Daha önceki ve şimdiki yönetimler tarafından alınan bu haksız işten çıkarma kararlarının yeniden değerlendirilme talepleri, ya sessizlikle geçiştirilmeye çalışılmakta ya da hiçbir tatmin edici gerekçe sunulmadan reddedilmektedir. Bu kararlara karşı ses çıkarmamak ODTÜ KKK çalışanlarının hiçbir iş güvencesi hakkının olmadığının apaçık kabulüdür. Bunu kabul etmiyoruz! İşten çıkarılan arkadaşlarımızın haklarını savunmak ve ODTÜ KKK çalışanlarının iş güvencesizliği sorununu gidermek için bütün sivil toplum örgütlerini ve ODTÜ kamuoyunu aşağıdaki taleplerimizi desteklemeye ve dayanışmaya çağırıyoruz:

1. İşten çıkarma kararlarının iptal edilmesi

2. Çalışma yılına göre sözleşme sürelerinin kademeli olarak artırılması

3. Kronik hale gelmiş iş güvencesizliği sorununu gidermek için toplusözleşmeye gidilmesi.

Eylemin ardından Kıbrıs’taki iki eğitim sendikası Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) ve Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) da aşağıdaki bildiri ile destek açıkladılar:

KAMPÜS-SEN Başkanı Akademisyen Doç. Dr. Yonca Özdemir, 15 yıldır emek verdiği ODTÜ Kuzey Kıbrıs’taki görevinden “sözleşmesi yenilenmeyerek” uzaklaştırıldı.

Özellikle, bu kararla KAMPÜS-SEN’in hedef alındığı ve esas amacın hem sendikayı susturmak, hem de iş güvensizliği ortamı yaratarak tüm çalışanları korkutup sindirmek olduğu açıktır.

Bu kararın merkezi Ankara ODTÜ Rektörlüğü’dür. ODTÜ’nün itibarının zedelenmesine yol açan bu tip kararlar alması hem çok üzücüdür, hem de örgütlü yaşam adına adaletsizdir. ODTÜ'nün bu hukuksuz kararında izlediği yolu benimsemediğimiz gibi, bu yargısız infazı uluslararası kurumlara da taşıyacağız.

Bizler, eşitlik, demokrasi, özgürlük, insan hakları ve emek mücadelesi veren örgütler ile dayanışma içinde olduk ve olmaya devam edeceğiz.

Bu anlamda sizin aracılığınızla tüm ODTÜ bileşenlerini, akademisyen arkadaşlarımızı ve Türkiye'deki sivil toplum örgütlerini dayanışmaya davet ederiz.

Günün Manşetleri için tıklayın
Çok Okunanlar
YDS sonuçları açıklandı Resmi Gazete'de yayımlandı: 3 üniversiteye 62 akademisyen alınacak ODTÜ öğrencileri Devrim'den vazgeçmiyor “Yaşasın” 23 Nisan Seçilmiş rektör Ergüder Boğaziçi’ne alınmadı