Yaratıcılık insanda, yapay zekâ yardımcı

Yaratıcılık insanda, yapay zekâ yardımcı

Uzun süredir hayatımızda olan yapay zekânın muhabirliği nasıl etkileyeceğini Dr. Erkan Saka anlattı. Saka, “Yapay zekâ gazetecilere yardımcı olacak, işlerini kolaylaştıracak. Ama esas yaratıcılar, üreticiler insanlar” dedi.

Bahar GÖNÜL

Yapay zekâ özellikle son birkaç yıldır hayatımızı kolaylaştırırken bunun yanı sıra endişeler de yaratıyor. Üretim ve işyükünü azaltma konusunda katkı sağlayacağı öngörülen yapay zekâ insan emeğini vasıfsız hale getireceği düşüncesini de akla getiriyor. Çokça veri içeren yapay zekâ kavramının işlevselliği ve bunun yarattığı dezenformasyonların gündelik, toplumsal ve siyasal olarak etkilerini deneyimlemeye başladık.

İstanbul Bilgi Üniversitesi Yeni Medya ve İletişim Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erkan Saka ile yeni medya ile yapay zekâ kavramları ve habercilikteki etkileri üzerine konuştuk.

Yeni medya kavramınının 20 yıldır hayatımızda olduğuna değinen Saka şunları söyledi: “Yeni medya internet tabanlı tüm medyaları kapsayan şemsiye bir kavram. Bir şekilde internetle özdeşleştirilip kullanıldı. Ancak bu tartışmalı ve ben de hak veriyorum çünkü ‘yeni’ kavramı kullanılmalı mı emin değilim. Bir süre sonra ‘yeni’si düşecektir çünkü zaten internet tabanlı olmayan medya kalmadı neredeyse. Sinema, televizyon, video için de ‘yeni’ kavramı kullanılmış, her dönem tekrar tanımlanıyor. Ama şu an yeni medya son 20 yıldır günümüzde internet tabanlı her alanı kapsıyor.”

Prof. Dr. Erkan Saka, BirGün’ün sorularını yanıtladı.
(Fotoğraf: BirGün)

TAVSİYE MOTORU MİLAT

Yapay zekânın ise 1950’li yıllardan itibaren kullanıldığını hatırlatan Saka şöyle devam etti: “Yapay zekâ kavramını ilk ortaya atan bilim insanları kısa sürede makine öğrenmesi sayesinde işi çözeceğiz sanmış, ancak yanılmışlar. 1980’lerden sora bilgisayar teknolojilerinin gelişmesi bu alanı da biraz tetikledi ama gerçekten sistemik olarak gündelik hayatta yapay zekâ araçlarının kullanılabilmesi 2000’lerin başına kadar geliyor hatta 2010’lar dahi diyebiliriz.”

Bu tarihten itibaren tavsiye motorlarında yapay zekâ etkisinin görüldüğüne değinen Saka sözlerini şöyle sürdürdü: “Yapay zekâ öngörme kısmında da kullanıldı. Mesela Amerikan polis emniyetlerinde de denendi. Önden ‘Senin bir suç işleme ihtimalin var’ diyerek ya da polisi ‘Buralar suç işlenme ihtimali fazla’ diyerek belli yerlere yönlendirdi. Ancak bunların çoğu artık kullanılmıyor çünkü başarılı sonuç alınmadı ve kullanılan veriler de ırkçıydı. Bu verilerde hiçbir beyaz hedef gösterilmezken hep siyahlar hedef gösterildi. Yapay zekânın kendi içinde alanları var. Bu dediğim örneklerin hepsi makine öğrenmesi. Bir insanın işleyebileceği daha fazla veriyi makine işleyebiliyor. Algoritmaya göre bilgileri kategorize ediyor ve bir sonuç çıkarıyor. Şu an makinelerin bizimle konuşabildiği seviyeye geldik. Eskiden kilitleniyordu, şu ansa bilmediği bir şey varsa uyduruyor. Buna da halüsinasyon deniyor. İnsanı cevapsız bırakmama üzere kurulular. Ancak kişinin yapay zekâ okuryazarlığı varsa makineden en iyi şekilde faydalanabilir.” Dezenformasyon konusunda çok fazla eleştirinin geldiğini hatırlattığımız Saka sorumuzu şöyle cevapladı: “Enformasyon sisteminde büyük bir düzensizlik var. O kadar kötü durumda ki yapay zekâya zaten bu konuda ihtiyaç yok. Var olan dijital araçlarla istediğiniz gibi içerik üretip görsel yaratabiliyorsunuz. Yapay zekâ bunu biraz daha kolaylaştırıyor. Teorik olarak herhangi bir kişiyle ilgili bir görsel yaratabilirsiniz. Eskiden bu montajlanarak yapılabiliyordu. Ekstra bir kaygıya gerek yok zaten dezenformasyon konusunda korkunç durumdayız. Mesela yapay zekâ bilgi çarpıtma açısından seçimleri nasıl etkiler diye düşünülüyor da daha ne olabilir ki?”

İŞLER KOLAYLAŞACAK

Yapay zekânın haberciliği nasıl etkileyeceğine dair görüşlerini de paylaşan Saka şunları ifade etti: “Yapay zekâ bir gazetecinin ya da editörün daha kolay analiz yapmasını mümkün kılabilir. Özellikle online iletişimde haber içeriğinin ne kadar izlendiğini ya da okunduğunu, ne zaman, nasıl etkileşime girdiğini analiz etmede daha da kolaylık sağlayabilir. Daha güncel olarak içerik üretiminde yardımcı olabilir. Bir gazeteci haberin özünü buluyor ancak bunu yapay zekâ hâlâ yapamıyor. Sahadan bir bilgi getiriyorsunuz, ana başlıkları koyuyorsunuz ‘Bana bunu bir yazıya çevir’ diyebilirsiniz. Hatta daha önceden kendi yazdığınız haberleri yükleyip aynı tarzda yazmasını isteyebilirsiniz. Bu gazeteciye veya editöre fazlasıyla zaman kazandırabilir ve meşru bir şey. Çünkü özünde asıl ham maddeyi gazeteci sağlıyor. Tashihçilik ve redaksiyon kalktıktan sonra gazetecilerin ve medya kuruluşlarının kontrol mekanizmaları azaldı. İmaj yaratma ilk etapta gazetecinin daha az işine yarayacaktır çünkü sahadan bir fotoğraf koymanız lazım, o kurgu olamaz. Ama uzun bir metinde görsellik katmak için arada ilgili imajlar da yaratılabilir. Bu da meşru bir durum. Ama konuyla ilgili gerçek görsel görmek isteyecek okur. O anlamda foto muhabirlik hiç ölmeyecek.

Örneğin yazdığınız metni kısaltmanız gerekiyorsa, konunun özünü bozmadan kısaltabiliyor. Bu iş yükünü azaltabilen, zaman kazandıran bir durum. Teknik alanlarda çalışma şeklini olumlu etkileyecek bir araç. Yani aslında insana ihtiyaç bitmiyor, insanın işini kolaylaştırıyor. Editörlere her zaman ihtiyaç olacak. Her zaman yeni mesleki pozisyonlar ortaya çıkacak. Ama bu geçiş dönemleri hep acıklı olur. Özellikle az yetenek gerektiren ve otomasyon işlerinde kayıplar olacak. Mesela çevirmenlik kısmen gidebilir ama kısmen diyorum. Yeni gelişen yapay zekâ araçlarıyla çeviriler yapılabiliyor. Ama itibarı olan iyi bir yayınevi bunu yapmaz. Deneyimi ve itibarı olan bir çevirmenle çalışırsınız o yüzden o çevirmenlik mesleği hep olacaktır. Mesela bir gazeteci, hazırladığı içeriğin videosunu yapay zekâyla birçok çevirip dilde seslendirerek daha fazla kitleye ulaştırabilir. Burada da seslendirmecilerin iş kaybı olabilir fakat iyi bir dublaj sanatçısına her zaman ihtiyaç olacaktır.’’

Günün Manşetleri için tıklayın
Çok Okunanlar
Deniz Kuvvetleri’nde kaçakçılık dümeni Ayakkabılarının içerisinden 54 milyon TL’lik külçe altın çıktı Hakan Fidan: "Kürdofobik" değiliz, bize silah çekene düşmanlık yapıyoruz Hamaney, Esad'ın devrilmesinin ardından ilk kez konuştu: "Komşu bir devlet açık bir rol oynadı" “Muhteşem devrim” kimi yıktı, kime yaradı?