Oyuncu Nejat İşler, verdiği bir röportajda dizi film setlerinde yaşananların kanına dokunduğunu belirterek, “Artık dizilerde oynamak...

Oyuncu Nejat İşler, verdiği bir röportajda dizi film setlerinde yaşananların kanına dokunduğunu belirterek, “Artık dizilerde oynamak istemiyorum. Tembel biri değilim. Haftada beş gün, günde sekiz saat, artı iki mesaiye, uluslararası iş hukukunun söylediği gibi çalışmaya razıyım. Ama yedi gün, 24 saat çalışmak istemiyorum” diyor.
Çalışma koşullarındaki adaletsizliğe dikkat çeken İşler, bu açıklamadan sonra çok sayıda ünlü ismi barındıran ve maliyetinin bu yüzden çok yüksek olduğu söylenen ‘Bu Kalp seni unutur mu?’ dizisinde, yaklaşık 10 haftadır para almadan çalışan set ekibi çalışanlarının da hislerine tercüman oluyor bir bakıma. Nejat İşler’in bu samimiyeti ve kararlılığı pek çok oyuncuya yön göstermeli diye düşünüyorum.
Yanlış hatırlamıyorsak dizinin danışma kurulunda, Murat Belge, Fehmi Koru, Ertuğrul Kürkçü bulunuyor. Onlar da aynı dertten muzdaripler mi bilemiyoruz.
Yine yakın geçmişte, ‘Sinema-TV sektörü emekçilerinin insanlık dışı şartlarda sigortasız ve can güvenliği olmadan’ çalıştıklarına örnek teşkil edecek ‘Ömre Bedel’ adlı dizide figüranlık yapan Fatma Elif Develi sette bayılmış. O esnada sette hiçbir sağlık görevlisi bulunmadığı için Develi’ye gerekli müdahale yapılamamış ancak sete gelen eşinin yaptığı kalp masajı sonucu hayata döndüğünü hep birlikte yaşamıştık.
Bu ve benzeri pek çok sinema filmi, reklam filmi ve dizi film çalışanlarının sorunları her gün kulağımıza geliyor. Ancak niyetimiz yapım şirketlerini eleştirmek değil elbette. Yani onlardan bir cevap gelmedikçe burada yapım şirketlerini suçlayacak değiliz. Ama son dönemde yaşanan ‘Sanatçıların Sosyal Güvenliği ve sanatçı hakları’ sorunu iyice içinden çıkılamaz bir hal aldı. Sanatçı hakları konusunda Avrupa Birliği müktesebatında boşluk olması da tüm sanatçıları derinden üzüyor. Yani AB, bu konuda aday ülkelere “kendi yasanızı kendinize göre çıkarın” diyerek alan sorunlarının çözümünü serbest bırakmakla iyi etmiyor kanımca.
Konu açılmışken, dizi film, sinema filmi vb. setlerde yaşanan bir başka konu hakkında da bilgi vermekte fayda görüyorum. Çünkü dizilerde oynayarak şöhret olabilmek için boğaz tokluğuna çalıştırılan, sabahları minibüslerle sete servis edilen yardımcı oyuncuların (figürasyon) olduğu sektörde kayıt dışı çalıştırılan sanatçıların sayısında da artış var.
Kayıtdışı çalıştırılan sanatçıların sigortalarının tespit edilmesi için, çalıştıkları süre içerisinde SGK Müdürlüğü’ne yazılı olarak şikayette bulunabileceklerini veya 170 numaralı ALO SSK hattına bilgi verebileceklerini sanırım pek çok yardımcı oyuncu bilmiyor. Çünkü böyle bir hakları olduğunun pek çok ‘mağdur dizi ve reklam filmi oyuncusu’ farkında değil. Oyunculuk ücretini alamadığı için diziden ayrılan ya da mağdur olmasına rağmen dizinin devamlılığı ve kendi kariyeri açısından bu durumu sineye çeken pek çok oyuncunun olduğu bir ‘popüler düzen özentiliği’ içerisinde yaşamaya mecbur bırakılıyorlar.
5510 sayılı SGK yasasının 4. maddesinin ikinci fıkrasının ‘b bendi’ gereğince, bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılan film, tiyatro, sahne, gösteri, ses ve saz sanatçılarıyla müzik, resim, heykel, dekoratif ve benzeri diğer uğraşları içine alan bütün güzel sanat kollarında çalışanların, düşünür ve yazarların 4. maddenin birinci fıkrasının ‘a bendi’ kapsamında sigortalı sayılabileceklerini SGK müdürü geçenlerde bir panelde açıkladı. Yani bir veya daha fazla işveren tarafından çalıştırılan sanatçıların sigorta için hizmet akdi koşulu aranmayacağını, 5510 sayılı yasaya göre, bir işveren tarafından çalıştırılan müzik ve sahne sanatçılarının sigortalı işe giriş, işten ayrılış bildirgeleri ile aylık prim ve hizmet belgelerinin işverenleri tarafından SGK’ya bildirilmesi zorunluluğunu artık hepimizin bilmesi gerekiyor.
Şayet kayıtdışı olarak bir dizi film ya da sinema filminde ister oyuncu olarak ister set emekçisi olarak ama kayıt dışı çalıştırılıyorsanız, vakit kaybetmeden resmi makamlara başvurabilirsiniz. ‘Piyasamı kaybederim’, endişesiyle hakkınızı aramıyorsanız o sizin tercihiniz, onu bilemem.
Ancak siz istemiyor olsanız bile, bir işveren tarafından çalıştırılan tüm sanatçılar ve onların bakmakla yükümlü oldukları eş, çocuk, ana ve babalarının sağlık hizmetinin de sağlık kuruluşuna başvurulan tarihten önceki son bir yıl içinde toplam 30 gün genel sağlık sigortası primi ödenmiş olmak şartıyla genel sağlık sigortasından yararlanabileceklerini unutmayın. Türkiye’de ikamet ediyor ve 18 yaşını doldurmuşsanız sizi çalıştıran hangi yapım şirketi olursa olsun sizi sigortalamak mecburiyetinde unutmayın. Oyuncuların setlerde ölmediği, haklarının korunduğu bir yasaya acil ihtiyaç var.