Neye gülüyorsan osun
“Sinemamızın komedi örneklerinde gülme problemi yaşayan ben; açıkçası bu filmdeki sıcaklık ve ardı arkası kesilmeyen espriler karşısında kahkahaları bastım”
TUĞÇE MADAYANTİ - @madayantii
Ülkemizde Şaban’dan Recep İvedik’e dönüşen komediye kapı gibi ders olabilecek derecede iyi bir komedi filmi vizyona girdi. ‘Bana Masal Anlatma’ BKM Film’in 2000’de Vizontele ile başlayan başarılı serüveninin 2015 yılındaki ilk filmi. BKM özellikle komedi türünde tutturduğu Yeşilçam ısısına ayarlı filmler ile önemli bir görev üstlendiğini ve ‘recepivedikleştirilmeyen’, ‘kolpaçinolaştırılmayan’ komedinin de var olabileceğini göstermiş oldu. Genelde sinemamızın komedi örneklerinde gülme problemi yaşayan ben; açıkçası bu filmdeki sıcaklık ve ardı arkası kesilmeyen espriler karşısında hem şaşırdım hem de kahkahaları bastım.
ŞABAN KOMEDİSİ
Leyla ile Mecnun’un senaryo ekibinden olan Burak Aksak’ın yazıp yönettiği filmin konusu kısaca şöyle; dolmuş şoförlüğü yapan ve annesi ile yaşayan Rıza (Fatih Artman), yaşadığı Suriçi semtinde herkes tarafından sevilen bir gençtir. Fantastik bir sebeple masal diyarından Suriçi mahallesine gelen Ayperi (Hande Doğandemir) ile tanışır. Ayperi kendisini esaretten kurtaracak olan kahramanını aramaktadır. Bu sırada Suriçi semti kentsel dönüşüm sorunlarıyla karşı karşıyadır. ‘Şaban komedisi’ diye nitelendirdiğim, sosyal meselelere değinmeyi ihmal etmeyen, doğru ve iyi olanı yücelten, bir yandan hafif hüzün barındıran, ezilmişi önemseyen çatıya sahip filmlere çok ihtiyacımız var. Temelinde kentsel dönüşüm eleştirisi barındıran, okumuşlukla insan olmanın arasındaki derin farkın altını çizen, para için terki diyar eden karakterini pişman eyleyip gerisin geri mahallesine döndüren, ezilen küçük esnafın yaşadığı zulmü espriyle gözler önüne seren ‘Bana Masal Anlatma’ eski toprak formülü başarıyla kullanması açısından çok önemsediğin bir örnek oldu.
MAHALLELERİ ÖZLEDİK
Bizimkiler dizisi ile büyüyen nesil olarak Ercan Yazgan’ı filmde görmek ve ona hâlâ gülebilmek çok hoştu. Son dönemlerde komedinin parlayan yıldızı Cengiz Bozkurt ise gene çok komikti. ‘Gökdelen dediklerin şehrin mezar taşları’ lafını patlatan Fatih Artman’ın canlandırdığı sempatik atarlı genç Rıza, BKM’nin demirbaşlarından olan Erdal Tosun, fevri ve bitirim karakteriyle Berat Yenilmez, anne rolündeki Devrim Yakut, acıların adamı delikanlı Jilet rolünde Gürkan Uygun ve diğer başarılı oyuncular her türlü övgüyü sonuna kadar hak ediyorlar. Ayrıca Sedat Sayan’ın ‘Ellere düş, hadi dillere düş’ şarkısı eşliğinde izlediğimiz Afrikalı mahalle delikanlılarının bu filme kattığı güzelliği de eklemem gerek. Oyuncularda en zayıf halka Hande Doğandemir idi. Fantastik bir geçmişin ağırlığını çözememiş şaşkın karakter Ayperi için biraz daha özenmesi gerekirmiş diye düşünüyorum. Gerçi sempatikliği bu eksiklikleri çoğu kısımda kapatmıyor değil.
ŞANGAY 5'LİSİNE DİKKAT
Filmdeki aksaklıklar gereğinden uzun tutulan Şangay 5’lisinin olduğu sahneden itibaren baş gösteriyor. Tüm komedilerde olduğu gibi hikâyeyi toparlama ve finale yetişme halinin devreye girmesi ile pek çok şey karambolde kalıyor. Ve filmin bazı fazlalık içeren hikâyeleri en büyük handikabı olunca toparlama daha da zorlaşıyor. Örneğin Rıza’nın filmin başında aşık olduğu kız, sevilesi bir karakter olan Jilet ile Neriman’ın aşk hikâyesi. Bunlar hikâye işleyişinde öylece terk ediliyorlar. Kaldı ki insan merak etmiyor da değil bu ikisinin hikâyesini. Bana Masal Anlatma 2 çekilmek istense ve hikâye geçmişe gitse; Jilet-Neriman’ı izlesek, kim bilir?
NEYE GÜLÜYORSAN OSUN
Karakterlerin sürekli saçma sapan küfürler salladığı, kadınların sadece mini şortları ve silikonlarıyla var olduğu, insanların ve değerlerin umursamazca aşağılandığı komedinin yüz karası olan filmlerinden kurtulmamız gerek. Kaliteli komedi örneği olan ‘Bana Masal Anlatma’ filminin umarım gişesi de çok olur. Ve bu sayede Türkiyeli seyirciyi data gibi kullanan ve onlara sürekli kalitesiz komediler sunan yapımcılara ön ayak olur. Herkesin birbirine tuzaklar kurduğu, öldürdüğü günlerde, dünya bunca çıldırmışlık içinde kıvranırken bu filmi fırsat bilerek izlemenizi tavsiye ederim. Zamanın çılgınlıkları bize ne yapabilir ki biz hâlâ gülmeyi başarabildikten sonra. Neticede delilikten tek çıkış yolumuz mizahta. Komedide bu kaliteli kafanın devam etmesi umuduyla…