Hepimizi etkileyen ses tonları vardır. Şiir okuyan biri, bir operatrist, bir aktör, bir lider… Ses tonu, kişinin duygu ve düşüncelerini en

Hepimizi etkileyen ses tonları vardır. Şiir okuyan biri, bir operatrist, bir aktör, bir lider… Ses tonu, kişinin duygu ve düşüncelerini en iyi şekilde taşıyarak kişinin kendisini ifade etmesini sağlar. Zengin ve doyurucu bir ses tonu, aslında zengin bir iç dünyanın göstergesidir. Etkileyici bir sesin, kişiliği de sarmalayan bir olgu olduğu da bilinir.
Ses, direk duygularla çalıştığı için üzerindeki stres kalktığında baskı altındaki bütün duygular sesle ifade edilmeye başlanır. Değişik korkular ses tonuna yansıyabilir. Korku, ani bağırmakla, kızgınlık yüksek ve tiz ses tonuyla, üzüntü kalın ve kırılgan bir ses tonuyla ortaya çıkabilir. Yüksek tonda çıkan sesler keder ve acı ifadesidir. Göğüsten çıkan kalın tonlar korku ve saklanmayı içerir. Dengeli olan kişiler korku ve acı duygularını hissetmelerine rağmen oluşturdukları kontroller yüzünden bu tür duygularını seslerine yansıtmamayı başarırlar.
Yanı sıra, tiyatro sanatı ve modern psikoloji ‘kişilik’ kelimesinin iki anlamının olduğunu her dem hatırlatır bize. Birincisi oyuncunun sahnedeki rolünü vurgulamak için kullanılır. Hayatta aldığımız rol bununla ilgilidir. Yüz, beden ve giyim tarzının dışarıya aksettirdiğidir. Daha çok şekille ifade edilir. İkincisi ses tonuyla ilintili olandır. Kişilik, nefesin taşıdığı tonlarla belirlenir ve dışarıya akseder. Sesi maskelemek, yüzü maskelemek kadar kolay değildir. Bu yüzden varlığımızın titreşimleri sesle daha doğru iletilir. Bir insanı tanımak istiyorsan maskesine bakma, sesini dinle diyebiliriz. Kişinin dünya üzerinde nasıl bir role soyunduğunu ses tonu söyler. Ses rolle mutlaka uyum içindedir. Din adamlarının, liderlerin, öğretmenlerin, hizmetçilerin veya askerlerin farklı ses karakterleri ve farklı konuşma biçimleri olsa da; sesin özünde dikkatle dinlenildiğinde aldatıcı olmayan bir samimiyet vardır.
Radyo ve televizyonlarda yıllardır kaydettiğimiz, Atatürk görüntüleri ulu önderin ne muhteşem bir kişilik olduğunu ortaya çıkarmıştı. Ancak sesi konusunda bir ses eğitimci olarak ben net değildim. Çünkü bilirdim ki; karşınızdaki kişilerin ne dediğini anlamak ve onlarla iyi bir iletişim kurabilmek için herkesin bildiği gibi bir sesi kullanmak gerekliydi. Ancak ben Ata’mın gerçek sesini duyamıyordum. Kendini en iyi şekilde ifade etmek istediğinde sesini tüm esnekliği ve nüanslarıyla kullanabilme becerisine sahip önderin gerçek tonunu duyamıyordum.
Ancak bugüne kadar dinlediğimiz Atatürk Sesi’nin gerçek olmadığı, daha doğrusu kayıt ve saklama özelliklerinin günümüz ses mühendisliği teknolojisi ile güncellenmediği ortaya çıktı son günlerde. Atatürk’ün gerçek sesini dinlediğimde ise etkilenmedim diyecek kişi sayısı çok azdır kanımca. Bariton sesli gerçek Atatürk’ün sesi çok farklı geliyor kulağa. Kararlı, etkileyici ve çekici. Öncelikle Kültür ve Turizm Bakanlığı’nı kutlamamız gerekiyor. 100 yıllık arşivinde kimsenin el sürmediği filmleri restore edip internet sitesinde yayınlama düşüncesi tarihi bir hazineyi gün ışığına çıkarması çok önemli. Yeni kuşakların gerçek Atatürk ile buluşması adına çok olumlu buluyorum bu hizmeti.
Ulu Önder’in 1936’da kaydedilen görüntüsündeki gerçek ses tonu en kısa sürede Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın internet sitesinde de yayınlanmalıdır. Bu güne kadar kanımca en etkili Atatürk sesi 10. Yıl Nutku olarak bilinmekteydi. Aslında Nutuk’taki sesin daha tok ve gür olduğunu tahmin ediyordum, ancak “o dönemin teknik kayıt sisteminden dolayı böyle tizdir” diye içimden geçiyordu. Ancak hemen belirteyim ki, bu yeni görüntüdeki sesin bugüne kadar dinlediğimiz gibi tiz (ince) olmadığını, daha kallavi bir ses olduğunu görünce pek çoğunuz şaşıracaksınız.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yayın hayatına geçmeye hazırlanan ‘Belgesel TV’de yakın gelecekte yayınlanacak olan görüntülerde 100 yıldır devletin tozlu raflarında bugüne kadar hiçbir işlem yapılmadan bekletilmesini ise anlayabilmiş değilim. Çünkü gerçek Atatürk çok daha etkileyici.
İnternet ortamında bu hazinenin yeni nesillere ulaşmasına karar veren yani gerçek Atatürk’ün sesini gün ışığına çıkaran Kültür ve Turizm Bakanlığı ile bu yeni sesi günümüzün teknolojisine uyarlanması için destek veren Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi ile rektörü Prof. Dr. Rahmi Aksungur’u kutlamak gerekir.