İlk yarısı büyük gerilime sahne olan derbide Beşiktaş ile Fenerbahçe 1-1 berabere kaldı. İkinci devresi temposuz bir mücadeleye sahne olan maç sonunda Fenerbahçe 69, Beşiktaş ise 55 puana yükseldi

1 puana duacı

Dolmabahçe’de derbi günü… Bir tarafta yeni teknik direktörü Valérien Ismaël’in idaresinde önemli bir galibiyet almayı hedefleyen ve beşincilik kovalayan Beşiktaş, diğer yanda Şampiyonlar Ligi aşkına ikinciliğe tutunmak isteyen Fenerbahçe… Nefesler tutulmuş, Arda Kardeşler’in ilk düdüğü bekleniyor.

Siyah-beyazlılarda Fransız hoca, yine üçlü oynuyor. Stoperlerden Vida sakat, Montero cezalı. Hal böyle olunca savunmada görev yapacak Welinton-Serdar-Umut triosunun ezeli rakip karşısında ne yapacağı merak ediliyor. Ismaël, orta sahayı Josef’le genç Emirhan’a teslim etmiş. Gelecek sezon takımdan gidecek Larin’le Batshuayi bir tarafa, ilk 11’de dört genç futbolcunun olması dikkat çekici olsa gerek.Kanarya’da o kadar fazla eksik var ki…

Stoperlerden Kim Min-Jae ve Szalai sakat, Serdar Aziz cezalı. İsmail Kartal, sol bek Novak’ı mecburen savunmanın ortasına çekmiş. Orta sahada Crespo, Pelkas ve genç Arda’nın yokluğunda deneyimli hoca, uzun zamandır ikinci plana düşen Luiz Gustavo’yu ön liberoya yerleştirmiş. Sarı-lacivertlilerde gözler son haftalarda parlayan Rossi-Serdar Dursun ikilisinde olacak.İki tarafın eksiklerinden iyi bir 11 çıkarmak mümkün derken santra yapılıyordu. Maç tam başlamıştı ki tribünlerden atılan bir yabancı madde İrfan Can’ın kafasına geliyordu. 4’te kullanılan serbest vuruşu müteakip Zajc gole yaklaşıyor, pozisyonda Larin Hızır misali yetişiyordu.

İlk 5 dakikada atılan maddeler yüzünden oyun iki defa durmuştu. Hemen akabinde Fenerbahçe öndeydi. Zor kullanılan korner sonrası oluşan karambolde Novak ağları bulmuştu. Santrayla Beşiktaş yükleniyor, golü atan Novak ceza sahası içinde topa elle müdahale ediyordu. Kazanılan penaltıyı kullanan Batshuayi, meşin yuvarlağı direğe nişanlamıştı. 30’da Novak yine penaltı yapıyor, beyaz noktanın başına gelen Ghezzal skoru eşitliyordu. Kardeşler görmediği pozisyonda VAR’ın uyarısına uymuştu.

Gergin başlayan devre yine gergin bitiyor; kartlar havada uçuşuyordu…

İkinci yarının hemen başında defansın arkasına sarkan Larin’e Altay hayır demişti. 50’de Ghezzal’in ortasına kafayı yapıştıran Larin, bu sefer direğe takılmıştı. Ligin en çok direk döven takımı seriyi sürdürüyordu. İlerleyen bölümde 60 dakika yüksek eforla oynayan Kartal’ın etkisi azalıyordu. Son çeyrekte üç değişiklik yapan Ismaël, dizginleri yeniden eline almak istiyordu. Çıkanlardan Ghezzal aranabilir mi derken, takımın gençleri Emirhan ve Can gelecek adına umut veriyordu. Kalan dakikalarda eşitlik bozulmayınca, devler birer puana razı oluyordu.

Beşiktaş’ta Batshuayi penaltıyı atsa, bambaşka bir maç izleyebilirdik. Oyundan düşene kadar yaptıkları baskı dikkate değerdi. Fenerbahçe’ye gelince… Serdar Dursun ilk yarıda müsait durumda kafasını kalırsa, belki fişi çekeceklerdi.

Günün kötülerine gelmeli…

İlk beş dakikada belki 30 saniye top oynanabildi. Sahaya atılan yabancı maddeler dikkat çekiciydi. Fakat derbinin şüphesiz en tatsızı hakemdi. Akşam spor programlarında oyundan daha çok Arda Kardeşler konuşulacak. Bu karşılaşmayı keşke başkası yönetseydi…