10 dakikada hekimlik olmaz

Bugün Diş Hekimleri Günü ancak ülkede ağız ve diş sağlığında hasta da hekim de zorda. Artan hayat pahalılığı ve özelleştirme politikaları genel sağlığın önemli bir parçası olan ağız ve diş sağlığını da vuruyor. Kamu hastanelerindeki ağız diş sağlığı merkezlerinde yeterli tedavi süresi verilmiyor. Yurttaşlar son dönemde randevu bulabiliyor ancak yoğunluk ve her hastaya kısa bir süre ayrılabilmesi bazen işlemlerin yarıda kalmasına da neden oluyor.

Covid-19 pandemisiyle birlikte diş muayenelerinin süresi 15 dakikaya indirilirken artık bu kalıcı hale gelmiş durumda. Bazı doktorlara ise merkezi hekim randevu sistemi (MHRS) üzerinden 10 dakikada bir randevu veriliyor. Hastanelerde MHRS sistemi üzerinden en geç saat 16.00’ya kadar randevu verilirken, bazı diş hekimlerinin ise ek ücret için mesai sonrası akşam saat 22.00’ye kadar randevu vermek zorunda kalıyor.

Türk Dişhekimleri Birliği’nin verilerine göre, ülkedeki 46 bin diş hekiminden 26 binden fazlası özel sektörde çalışıyor. Diş hekimlerinin yalnızca 17 bini kamu hastaneleri ile ağız ve diş sağlığı merkezlerinde görev yapıyor. Kamudan sağlık hizmeti alamayan yurttaşlar ise özel kliniklere yönelmek zorunda kaldı.

2002’de 17 olan Diş Hekimliği Fakülte sayısı ise AKP iktidarın “her ile üniversite” anlayışıyla 105’e yükselmiş durumda. Diş hekimliği bölümlerinde kontenjan sayısı giderek artarken bu durum devam ederse yeni mezunları işsizlik tehlikesinin beklediği ifade ediliyor. Türk Dişhekimleri Birliği, artık fakülte açılmamasını ve kontenjan sayılarının azaltılmasını talep ediyor.

SADECE ŞİKÂYETİ ÖĞRENMEYE YETMEZ

İstanbul Dişhekimleri Odası Başkanı Prof. Dr. Sedat Küçükay, kamunun verdiği hizmet oldukça sınırlı olduğunu söyledi. Küçükay, “Kısa zamanda doğru standartlarda hekimlik yapabilmek olanaksız. İlk görüşmede hastanın şikâyetini anlatması zaten 10 dakikayı geçer. Tedavi süresini de ekleyince bu süre artıyor ancak hekim tüm bunları 10 dakikada bitirmek zorunda. Hekim işini yapmaya hasta ise tedavi olmaya çalışıyor” dedi.

Küçükay, “Hekimlerin hekimlik yapmalarına olanak sağlayacak şekilde zaman ve ekipman verilmeli. Kamu diş tedavilerini üstlenmek zorunda. Diş hekimliği fakülteleriyle ilgili de birçok sorun mevcut. Bu kadar üniversiteye rağmen öğretim üyesi yok. Birçok fakültede profesör yok. Dekanlar diş hekimi değil. Eğitimin de iyi olduğundan bahsetmek masalcı olur” diye konuştu.