Google Play Store
App Store

Genel-İş Sendikası’nın raporu, kadın emeğinin giderek daha çok güvencesizleştirildiğini ve eşitsizlikleri ortaya koydu. Rapora göre 10 milyon kadın işgücünün dışında kalıyor, tam zamanlı çalışan 4 kadından biri sigortasız.

10 milyon kadın işgücünün dışında
Fotoğraf: Depo Photos

BirGün/ANKARA

DİSK’e bağlı Genel İş Sendikası, dünyada ve Türkiye’de kadın emeğinin durumunu farklı boyutları ile ele alarak kadınların çalışma hayatı içerisinde yaşadıkları sorunları gözler önüne seren Kadın Emeği raporunu yayımladı.

Rapora göre, kadın istihdam oranı yalnızca yüzde 32,5 seviyesinde kalırken, erkeklerde bu oran yüzde 66,7’yi buluyor. Kadın işsizliği, AB ortalamasının neredeyse iki katına ulaşıyor.

Rapor, kadın emeğinin değerlendirilmediğini, istihdamdaki kadınların büyük bir kısmının kayıt dışı ve güvencesiz çalıştırıldığını gözler önüne seriyor. Kadınlar özellikle düşük ücretli ve esnek çalışma koşullarına mahkûm edilirken, sendikalaşma oranları da kritik seviyelerde kalıyor.

Rapora göre, 6 milyon 657 bin kadın ev işleri nedeniyle çalışma hayatına dahil olamıyor. Ailevi ve kişisel nedenlerle istihdamdan uzak kalan kadın sayısı ise 3 milyon 442 bin olarak hesaplanıyor. Böylece 10 milyon kadın ev işleri ve ailevi nedenlerle işgücüne katılamıyor.

4 KADINDAN BİRİ SİGORTASIZ

Rapora göre tam zamanlı çalışan kadınların yüzde 24,4’ü kayıt dışı ve güvencesiz çalıştırılıyor. 2024’ün son çeyrek verilerine göre 10 milyon 855 bin kadın istihdamının 6 milyon 557 bini tam zamanlı ve kayıtlı, 2 milyon 122 bini ise yine tam zamanlı ancak kayıt dışı çalıştırılıyor. Bu da her 4 kadından 1’inin tam zamanlı çalışmasına karşın sigortasız çalıştırıldığı anlamına gelir. Yarı zamanlı çalışmada ise kayıt dışı çalıştırma oranı artıyor. Yarı zamanlı çalışan kadınların sadece yüzde 35’i sigortalıyken yüzde 65’i sigortasız ve kayıt dışı çalıştırılıyor. Kadın işsizliği oranlarına bakıldığında ise Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) ortalamasının oldukça üstünde olduğu görüldü. Eurostat’ın Kasım 2024 verilerine göre, AB’ye üye ülkelerin resmi kadın işsizliği oranı yüzde 6,10 iken, Türkiye için bu oran yüzde 11,7 oldu. Avrupa ülkeleri arasında Türkiye; Bosna Hersek, Yunanistan ve İspanya’nın ardından kadın işsizliği oranında 4’üncü sırada bulunuyor.

2024 Temmuz ayı verilerine göre Türkiye’de kadınların sendikalaşma oranı yüzde 11,4 iken erkeklerin sendikalaşma oranı yüzde 16,3 olduğu belirtildi. Kadın işçilerde sendikalaşma oranın yüzde 6,8’e gerilediği belirtildi. Kadın örgütlenmesinin en fazla olduğu işkolları, yüzde 40,3 ile daha çok belediyelerde örgütlü olan genel işkolu, yüzde 31,0 ile banka finans ve sigorta işkolu ve yüzde 27,3 ile bakım hizmetlerinde ağırlıklı olan sağlık ve sosyal hizmetler işkolu olduğu ifade ediliyor. DİSK/Genel-İş, şu talepleri sıralıyor:

Kadın istihdamı için güvenceli, tam zamanlı ve insanca yaşanabilir ücretli iş alanları yaratılmalı.

• 8 Mart, kadın işçiler için ücretli izin günü ilan edilmeli.

• İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı yasa etkin bir şekilde uygulanmalı.

• Çocuk, hasta, yaşlı, engelli bakımı kamusal hizmet olarak sunulmalı, ev işlerini kadının üstünden alacak sosyal politikalar uygulanmalı

• Esnek çalışma biçimleri yerine kadınlar için tam zamanlı ve güvenceli istihdam olanakları yaratılmalı, çalışma süreleri kısaltılmalı.

∗∗∗

2025 KADINLARIN MÜCADELE YILI OLACAK

Tüm dünyada kadınlar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde sokağa çıkmaya hazırlanıyor. Bu yıl 8 Mart alanına “Kadınların isyanı değiştirir dünyayı” şiarıyla çıkmaya hazırlanan Ankara Kadın Platformu’nun üyeleri, ‘‘Sokaklarda olalım, isyanımızı büyütelim’’ çağrısında bulundu. MA’ya konuşan Platform üyesi İlkay Çetin Ersus, “8 Mart öncesi yine alanlara çıkarak tüm kadınlara çağrımızı yapacağız. Bu ülkede günde birçok kadın katlediliyor. Kadınların katledilmesine karşı isyanımız günden güne artarak büyüyor. Kadınlardan çocuklara işlenen tüm kadın cinayetlerine karşı isyanımız büyüyor. Kadınız, varız, var olacağız. Söyleyecek sözümüz, değiştirecek gücümüz var” dedi. Bir diğer platform üyesi Buse Üçer de iktidarın 2025 yılını ‘Aile Yılı’ ilan etmesine karşı aile yıllını teşhir eden eylemler yaptıklarını dile gitererek “Biz de bunun ardından kadınlar olarak 2025 yılını ‘Kadın yılı’ ilan ettik. Bu yıl kadınların mücadele yılı olacak’’ diye konuştu.

∗∗∗

ŞUBATTA 16 KADIN KATLEDİLDİ

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Şubat Raporu’nu açıkladı. Rapora göre, Şubat ayında 16 kadın cinayeti işlendi, 23 kadın şüpheli bir şekilde ölü bulundu. 16 kadından 3’ü boşanmak istemek, barışmayı reddetmek, evlenmeyi reddetmek, ilişkiyi reddetmek gibi kendi hayatına dair karar almak istemesi bahanesi ile katledildi. 16 kadının 4’ü evli olduğu erkek, 4’ü eskiden evli olduğu erkek, 3’ü oğlu, 2’si eskiden birlikte olduğu erkek, 1’i birlikte olduğu erkek, 1’i babası, 1’i akrabası tarafından öldürüldü. Bu ay kadınların yüzde 25’i evli olduğu erkek tarafından katledildi. Kadınların 11’i evinde, 2’si sokakta, 1’i ıssız bir yerde, 1’i işyerinde ve 1’i okul önünde öldürülmüştür. Bu ay öldürülen kadınların yüzde 69’u evlerinde öldürüldü.

Fotoğraf: csgorselarsiv.org/Hülya Çetinkaya

∗∗∗

EVLİ OLDUĞU KADIN İLE 3 ÇOCUĞUNU ÖLDÜRDÜ

İstanbul Avcılar’da evli olduğu kadınla anlaşmazlık yaşadığı iddia edilen 38 yaşındaki Velican Alıcı, 35 yaşındaki Fikriye Alıcı ve çocukları R.E.A. (12), R.A. (7), K.C.A.’yı (6) öldürdükten sonra intihar etti. Öte yandan Adana Seyhan’da 25 yaşındaki Suriye uyruklu Esma el-Ahmed adlı kadın birlikte yaşadığı ve ayrıldığı 26 yaşındaki Abid Abdennur tarafından barışma teklifini reddettiği gerekçesiyle vuruldu. Hastanede tedavisi süren Esma’nın hayati tehlikesinin sürdüğü bildirildi. Abid Abdennur tutuklandı. Konya’da bir kadın ve yanındaki erkek, boşandığı erkek tarafından vuruldu. Yaralanan Şüheyda A. adlı kadının tedavisi sürerken, Özgür Ç. gözaltına alındı.