100 nafakadan 44’ü ödenmiyor
Yoksulluk nafakasında düzenlemeye gidilmesi, siyaset gündemindeki yerini koruyor. Kadın Dayanışma Vakfı'nın raporunda ortalama nafakanın 1179 TL olduğu belirtilirken asıl sorunun ödenmeyenler olduğu kaydedildi.
Havva Gümüşkaya
havvagumuskaya@birgun.netGerici yazarların ve siyasilerin diline dolayarak başlattığı ‘yoksulluk nafakası’ tartışmaları “boşanmış mağdur babalar”ın ortaya çıkmasıyla son zamanlarda yapay bir şekilde gündemde tutuluyor. Meclis’in açılmasıyla tartışma maddelerinden biri de yoksulluk nafakası olacak. Kadın Dayanışma Vakfı yoksulluk nafakasına ilişkin yayımladığı raporda nafaka ile ilgili gerçek durumu ortaya koydu.
Boşanma sonrasında kadınların ve çocukların sosyo-ekonomik koşulları açısından büyük önemi olan yoksulluk nafakası Türk Medeni Kanunu’nun 175’inci maddesinde düzenleniyor. Düzenlemeye göre, boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebiliyor.
YÜZDE 69’UNA BİN TL
2016 Boşanmaların Önlenmesi Meclis Araştırma Komisyonu raporundan bu yana yoksulluk nafakası kadın haklarını törpüleyecek şekilde geleneksel ailenin korunması çerçevesinde değerlendiriliyor. 2019’da daha kapsamlı bir düzenleme içinde yeniden ele alınacağı belirtilerek geri çekilen yoksulluk nafakası teklifi, 2022’den itibaren kadının soyadı, boşanmada kusur şartı, aile hukukunda arabuluculuk gibi birçok değişiklik içerecek kapsamlı bir Türk Medeni Kanunu “reform”u içinde tekrar konuşulmaya başlandı. 2019’dan bu yana yoksulluk nafakası araştırmasını yayımlayan Kadın Dayanışma Vakfı, dün gerçekleştirdiği toplantıda bu yılki raporu açıkladı.
Avukatlar Zekiye Karaca Boz ve Ceren Akçabay tarafından hazırlanan rapor, yoksulluk nafakası konusundaki iktidar söyleminin gerçek olmadığını gösterdi. Raporun hazırlanma sürecinde 16 ilde görülen 155 davanın dosyası incelenerek yoksulluk/iştirak/yardım nafakası konusunda güncel verilere ulaşıldı. 155 dava dosyasının 118’ni hem boşanma hem nafaka davaları, 37’sini ise yalnızca nafaka davası oluşturdu. Davalara ilişkin kararların ise 2015 ila 2024 yılları arasında verildiği belirtildi. İncelenen dosyalardaki işsiz kadınların oranı yüzde 48, işsiz erkeklerin oranı sadece yüzde 9 oldu. Davaya taraf kadınların yüzde 47’sinin herhangi bir gelire sahip olmadığı belirtildi. Erkeklerin yüzde 80’i asgari ücret ve üzeri ücrete çalışırken bu oran kadınlarda yüzde 46’da kaldı.
Hükmedilen yoksulluk nafakası miktarlarına bakıldığında, tutarların yüzde 36’sının en fazla aylık 500 TL, yüzde 69’unun en fazla aylık 1000 TL olduğu görüldü. 1001-1500 TL arasındaki yoksulluk nafakası, dosyalar içinde yüzde 14’e, 1501 – 2000 TL arasında yüzde 11’e karşılık gelirken sadece dosyaların yüzde 6’sında 2501 TL üzerinde nafakaya hükmedildi.
İCRA YOLUNA BAŞVURULDU
Raporda anlaşmalı olarak açılan ya da çekişmeli açılıp anlaşmalı boşanmaya dönüşen davalarda yoksulluk nafakasının ya talep edilmediği ya vazgeçildiği ya da çok düşük miktarlarda yoksulluk nafakası talep edildiği tespit edildi. Araştırmada yer alan tespitlerden biri de mevcut dosyalarda mahkemeler tarafından hükmedilen nafakaların yüzde 44’ünün nafaka yükümlüleri tarafından ödenmediği oldu. Ödenmeyen nafakalar için yüzde 38 oranında icra yoluna başvurulduğu, başvurulan dosyalardan yüzde 70’inde tamamen, yüzde 10’unda ise kısmen icra yoluyla tahsilat gerçekleştirildiği belirtildi. Yapılan görüşmelerde ise kadınların boşandıktan sonra, özellikle çocukları varsa bağımsız bir konut edinemediklerini, çalışsalar da ancak ailelerinden aldıkları sosyo-ekonomik destekle yaşamlarını sürdürdüklerini dile getirdiği ifade edildi. Çocukların velayeti ağırlıklı bir oranla kadınlarda olduğu için, evde tek başına kalamayacak yaşta çocuğu olan kadınların çalışma olanağının da bulunmadığına dikkat çekildi.
∗∗∗
ASIL SORUN ÖDENMEYENLER
Raporun sonuç bölümünde “Yoksulluk nafakası konusunda dile getirilen sorunların tamamının temelinde toplumdaki mevcut cinsiyet eşitsizliği ve hiyerarşisi yer almaktadır. Yoksulluk nafakasından kadınların daha fazla yararlanıyor oluşu ancak kadınların eşit birer vatandaş konumunda bulunduğu, eğitim ve çalışma hakları konusunda eşit imkânlara sahip olduğu, evlilikle birlikle ücretsiz ev içi emeğin doğal yüklenicisi olarak görülmediği ve kamusal hayattan çekilmeye zorlanmadıkları zaman sorgulanabilir hale gelecektir. Şu an nafaka hakkı bakımından sorun, zorunlu giderlerin yanında dile getirmeye dahi değmeyecek oranlarda hükmedilmesi değil, yükümlüler tarafından ödenmeyen yoksulluk nafakalarıdır” ifadelerine yer verildi. Ortalama yoksulluk nafakası tutarları ile çocuk iştirak nafakası tutarları arasında ise fark olduğu belirtildi.
Raporda yer alan ortalama sonuçlar şöyle:
•Yoksulluk nafakası: 1.179,40 TL
•Eş için tedbir nafakası: 1.150,00 TL
•Çocuk için iştirak nafakası: 1.422,59 TL