İstanbul’daki 121 gökdelenin 117’sinin inşasına izin veren AKP 16 yıl sonra, ‘İstanbul’u kurtarma planı’nı gündeme getirdi. Meslek odaları tepkili: Yeni koruma planında da görüşümüz alınmadı

117 gökdelenden sonra ‘koruma’ planı

RABİA YILMAZ rabiayilmaz@birgun.net @rabiaylmaz

AKP hükümeti betona gömerek yaşanamaz hale getirdiği İstanbul için meslek odalarının görüşünü almadan ‘İstanbul Koruma Kanunu’ hazırladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanan ‘İstanbul Eylem Planı’na göre dikey binaların yerine mahalle eksenli yapılaşmalar kurulacak, şehir, ‘Eski İstanbul’ ve ‘Yeni İstanbul’ olarak ayrılacak. Plan doğrultusunda ‘eski İstanbul’ yeniden tanımlanarak sınırları belirlenecek ve turizme açılacak. Uluslararası alanda ekonominin, sanatın, sporun ve turizmin merkezi modern bölgeler ise ‘Yeni İstanbul’ adıyla anılacak.

Ayrıca, ‘İstanbul Koruma Kanunu’ olacak, ‘İstanbul Deprem Çalışma Stratejisi’yle önlemler alınacak, İlköğretim müfredatı için ‘İstanbul’ dersi hazırlanacak ve İstanbul Kültür ve Sanat Konseyi kurulacak.

Muhitinden tecrit edilmiş (kapalı/ güvenlikli) site ve dikey yapılaşmaya son verilerek, mahalle eksenli açık bir yapılaşmaya gidilecek. ‘Eski İstanbul’un siluetini bozacak gökdelenlere, çok katlı yapılara geçit verilmeyecek. Planda, ‘İstanbul Deprem Çalışma Stratejisi’yle önlemler alınacağı da belirtildi.

Eylem planını BirGün’e değerlendiren TMMOB Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhcu, meslek odalarının yine süreç dışı bırakıldığına dikkat çekerek, “Bütün bu plan kararları, kapalı kapılar ardında birtakım çevrelerin siyasal iktidarla birlikte verilmektedir. Halka, sivil demokratik kuruluşlarına, meslek örgütlerine ve bilim çevrelerine tamamen kapalı bir plan ve karar süreçleri öngörülmektedir. Böyle bir süreçten İstanbul’un ve yurttaşların lehine karar çıkmasını beklemek çok safiyane bir yaklaşım olur. Tarihi yarımada, Beyoğlu ve Boğaziçi gibi çevreler İstanbul’un rant değeri en yüksek yerler. Buralara birtakım inşaat ve turizm operasyonları gerçekleştirmek istiyorlar. Yeni planla yapılmak istenen aslında budur. Yüksek yapıları ve geçmişte kendilerinin bizzat koruduğu plan ve hukuk dışı uygulamaları gerekçe göstererek bu tarihi yarımada ve tarihi çevrelere operasyon hazırlığı içerisinde olduğunu düşünüyorum. Bu operasyonları meşrulaştırmak için kendi yaptıkları uygulamaları ve yanlışlıkları, bahane etmektedirler. Kısa erimli karlara tarihi alanlar kurban edilecek” dedi.

‘İstanbul gökdelen mezarlığına döndü’
Yürürlükte olan 1/100 000 ölçekli İstanbul İli Çevre Düzeni Planı’nı işaret eden Muhcu, şöyle konuştu:
“Çevre Düzeni Planı’nın, tüm eksikliklerine rağmen denetlenmesi ve uygulanması halinde, bugünkü pek çok yanlış yapılmayacaktı. Ortada bir plan disiplini ve kamu denetimi söz konusu değil. Bu anlayışın sonucunda İstanbul gökdelen mezarlığı haline geldi. Yeşil alanlar, içme suyu havzaları, tarım arazileri, kıyılar ve Boğaziçi betonlaştı. İstanbul yaşanmaz hale geldi. Bütün bu koşulları ve sorunları yaratanlar, zaman zaman yaşanan bu olumsuzları sanki kendileri yapmamış gibi bir takım kararları gündeme getiriyorlar. Tarihi yarımada özellikle Cumhuriyet dönemi ve Osmanlı kültür mirası yapılar yerle bir edilerek, yerlerine otoparklar farklı işlevlerde binalar ve AVM’ler inşa edildi. Şimdi nasıl bir planla tarihi yarımadayı koruyacaklar? Bu konuda ciddi bir samimiyet sorgulaması söz konusu. Çünkü, her zaman yapılan ‘Ecdat yadigarını koruyacağız’ açıklamalarından sonra gördük ki, bu sorunlar ve olumsuz uygulamalar, daha da yaygınlaştırılarak gerçekleştirildi.”

Deprem alanlarına AVM ve rezidans!
“Ben yatay mimariden yanayım” diyen AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kurucusu olduğu AKP’nin 14 yıllık yönetiminde, İstanbul’da yer alan 121 gökdelenin 117’si AKP döneminde yapıldı.Gökdelenler, İstanbul’da en çok 2007 ve sonrasında inşa edildi. Avrupa’daki bir araştırmaya göre ise, en çok gökdelene sahip olan ülke Türkiye. Deprem toplanma alanları AVM ve gökdelenler yapılarak yok edilirken, içme suyu havzaları ile kentin son yeşil alanları AKP’nin ‘mega’ projelerine kurban edildi.