15 yıllık talanı raporlayan ÖDP: Suyuna, doğasına, tüm yaşam alanlarına sahip çıkanları birleşik bir mücadele hattında bir araya getirmek için çaba göstereceğiz

15 yıllık talana HAYIR

ÖDP Doğa Kent ve Yaşam Çalışma Grubu “AKP İktidarının 15 yıldır kentlerimize, doğamıza, yaşam alanlarımıza saldırılarına HAYIR” başlıklı bir rapor yayımladı. Yayımlanan raporda, ülkemizde sayıları her gün artan doğa ve kent mücadelelerini birleşik bir hatta çekebilmek için çaba gösterileceği vurgulandı.

Halk, doğasını Bakanlık’tan koruyor
Madde 80’den, 1.derece Doğal SİT Alanları’na Hidroelektrik santralı (HES) yapılmasına, Kıyı Kanunu’nda yapılan değişiklikten, AKP’nin nükleer santral hevesine kadar birçok konuya değinilen raporda, 15 yıl boyunca halkın, ormanını deresini, toprağını ve bütün yaşam alanlarını Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan korumak zorunda kaldığı ifade edildi. Raporda ayrıca, Türkiye savaş koşullarında olduğu belirtildi.

Tarımın yok edilmesine HAYIR
Toprak kanunlarında yapılan değişikliklerle verimli tarım alanlarının imara açılması konusuna da vurgu yapılan raporda, ülkemizde tarımsal üretimin gerilediği, Türkiye’nin besin stokları kendine yeten bir ülke olmaktan çıkıp buğdayı bile ithal eden bir ülke olma konumuna geldiği ifade edilerek, “Tarım alanlarının meraların yok edilmesine hayır diyoruz” denildi.

Cerattepe örnek oldu
Raporda ayrıca, AKP’nin, enerji ve maden projeleri ile doğaya ve yaşam alanlarına saldıran şirketlere olanaklar sağladığı, bunun sonucunda da doğaya oldukça fazla zarar verildiği ifade edilerek Artvin Cerattepe’de gerçekleşen direnişin bu konuda verilmesi gereken mücadeleler için örnek oluşturduğu belirtilerek, “Artvin Cerattepe direnişi bu konuda verilmesi gereken mücadelenin bir örneği oldu. İnsan sağlığını, yaşam alanlarımızı ve doğayı tahrip eden madencilik faaliyetlerine hayır diyoruz” denildi.

İstanbul şantiye oldu
Raporda, başta İstanbul olmak üzere büyük kentlerin adeta şantiye alanına döndüğü ifade edilirken, askeri alanların, üniversite arazilerinin, belediyelere ait alanların, hazine arazilerinin TOKİ’ye devredilerek inşaat şirketlerine pay edildiği, kent yağmasını önü açıldığı da kaydedildi.

***

Birleşik mücadele vurgusu

Rapor şu ifadelerle son buldu: “Özgürlük ve Dayanışma Partisi ekolojik sosyalizmi savunan bir partidir. Ekolojik yıkımla mücadele için mutlaka ekolojik sorunları yaratan kapitalizmle mücadele edilmesi gerekmektedir. Bu hat çerçevesinde Cerattepe’de 1700 rakımda maden projesine karşı direnen Artvinlilerin, Andon Yaylası’nda ineğini satarak HES’lere dava açan Kazım Amca’nın, Samistal Yaylası’nda Yeşil Yol Projesi’ne karşı çıkan Havva Ana’nın, Manisa’da zeytinine sahip çıkan Yırca Köylüsünün, Edirne’de parkına sahip çıkan Kıymet Teyze’nin, Amasra’da yıllardır termik santrale karşı mücadele edenlerin, RES’lere doğasını koruyan Bodrumluların, Antalya’da ormanına derelerine suyuna, şelalelerine ,yaban hayata sahip çıkan köylülerin, Kurşunlu şelalesine, Konyaaltı sahillerine sahip çıkan Antalyalıların yanında olacak, HES‘lere karşı mücadelede yitirdiğimiz Metin Hocanın izinde; suyuna, kentine, doğasına, tüm yaşam alanlarına sahip çıkanları birleşik bir mücadele hattında bir araya getirmek için çaba gösterecektir.”