Makina Mühendisleri Odası Başkanı Yunus Yener, iktidarın 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nden gerekli dersleri çıkarmadığını vurgulayarak, “Ülkemiz depremlere hazırlıklı değildir. Dere yatakları ve kıyılar imara açılmakta, her yere AVM’ler ve gökdelenler yapılmaktadır” dedi

17 Ağustos depreminden ders çıkarılmadı: Her yere AVM ve gökdelen yapılıyor

BirGün\Ankara

TMMOB Makina Mühendisleri Odası (MMO) Başkanı Yunus Yener, “17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nden Dersler Çıkarılmadı” başlığıyla bir basın açıklaması yaptı.

Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğunun altını çizen MMO Başkanı Yener, “1999 Marmara ve Düzce depremleri sonrasındaki yapı denetimi düzenlemelerinde kamusal denetim gereği ile meslek odalarının önerilerinin aksine denetim ticarileştirilmiş, Yapı Denetim Yasası’nın kapsamı daraltılmış, kamu yapıları denetim dışı tutulmuş; TMMOB’ye bağlı ilgili Odaların mevzuatla tanınmış görevleri içindeki mesleki yeterlilik, eğitim, belgelendirme, denetleme gereklilikleri dışlanmıştır” ifadelerini kullandı.

DEPREMDEN HİÇ BİR DERS ALINMADI

Yaklaşık 340 bin yapının yıkıldığı ve hasar gördüğü, on binlerce yurttaşın yaşamını kaybettiği 1999 Marmara Depremi’nden hiçbir ders alınmadığını belirten Yener, “Deprem Şurası, Ulusal Deprem Konseyi gibi oluşumların devre dışı bırakılması; sorunlu mevzuat düzenlemeleri, kentsel dönüşüm programlarının ranta yönelik olması, bütün ülkenin imara açılması ve sonraki depremlerde de oluşan sosyal yıkım tablosu ile tekrar tekrar görülmüştür” dedi.

HER YERE AVM VE GÖKDELEN YAPILMAKTADIR

“Marmara Depreminin üzerinden 21 yıl geçmesine karşın ülkemiz depremlere hazırlıklı değildir. Yer seçimi, yapı tasarımı, üretimi ve denetiminde bilimsel ve bütünlüklü bir düzen yoktur. Sorunlu dolgu alanları, dere yatakları ve kıyılar imara açılmakta, her yere AVM’ler, gökdelenler yapılmaktadır” ifadelerini de kullanan Yener, şunları sıraladı:

•Depremlere karşı önlemler bütünlüğü, güvenli yapılaşma, halkın sağlıklı yaşam ve doğal çevre hakkı için piyasacı, rantçı, kamusal denetimi yok sayan yaklaşımın reddedilmesi gereklidir.

•Yapı denetimi uygulamasını yönlendiren kararlar ilgili bütün kurum-kuruluşların katılımıyla oluşturulmalı; imar, yapı, dönüşüm alanları, yapı denetim ve afet yasaları TMMOB ve ilgili Odalar, üniversiteler ve ilgili kesimlerin katılımıyla düzenlenmeli; bu kuruluşlar mevzuat süreçlerinin asli unsurları olarak tanınmalıdır.

•Yapı Denetim Yasası’nın ticari yapı denetim şirketi modeli yerine uzmanlık ve etik niteliklere sahip yapı denetçilerinin etkinliğini ve meslek odalarının sürece etkin katılımını sağlayacak yeni bir planlama, tasarım, üretim ve denetim süreci modelinin benimsenmesi gerekiyor.

SORUNLU ALANLAR YAPI YASAKLI ALAN İLAN EDİLMELİ

•Marmara Depremi sonrası yapılan incelemeler oluşan kayıpların yüzde 80’e varan kısmının taşıyıcı sistemlerin gördüğü zarara bağlı olarak tesisatlarda oluşan hasarlar nedeniyle meydana geldiğini göstermiştir. Bu nedenle konut, sanayi, enerji, ulaşım vb. birçok alanla bağlantılı tesisat/mekanik tesisat sistemlerinin depremler ve diğer afetlerde taşıdığı önem itibarıyla bina ve doğal eki mekanik tesisatının tasarım, üretim ve bakımında üretenler ve denetleyenler MMO tarafından belgelendirilmiş konunun uzmanı mühendisler olmalı, bu husus bütün yasal düzenlemeler ve Yapı Denetimi Yasası’nda yer almalıdır.

•Endüstriyel tesislerin güvenlik ve birbirlerine yakınlık-uzaklık mesafeleri konusunda gerekli çalışmalar yapılarak standart ve gerekli koşullar imar mevzuatına yansıtılmalı; sorunlu alanlar “yapı yasaklı alan” ilan edilmelidir.

•Okullar, hastaneler başta olmak üzere kamu yapılarının depreme karşı güvenli olup olmadıklarının konunun uzmanı mühendisler tarafından tespitine yönelik çalışmalarda TMMOB’ye bağlı ilgili odalar mutlaka yer almalıdır.

•Doğalgaz, elektrik, ısıtma kazanları, jeneratörler ve gaz tesisatları için erken uyarıcı ve gaz/akım kesici sistemler uygulanmalı, denetimleri meslek odalarınca yürütülmelidir.