17 Haziran Alfabesi
AŞK: “Yazın bittiği her yerde söylenir”se, aşkın başladığı da haziranda söylenir.
BEN: “Başta sen gelir, çünkü ben diye bir şey yok sen olmadıkça.” (B. Necatigil)
CEM: Aşk, cem olmaktır. Cemi hazirana kurmaktır. Cemin bir adı da Nar.
ÇIT: Öyle kırıldığı olur bazen kalp gibi eski şeylerin, ama taze bir sesle.
DİDİM: Bazı bahçeler aşk kadar eskidir, ve aşk üzüme bağlıdır orada.
EYLÜL: “Bir gecede gittimdi hazirandan eylüle” diye söylenir aşk alfabesinde.
FESLEĞEN: “Belki Haziranda mavi benekli çocuksun”. Bazı şiirler fesleğen kokar!
GÖĞ: Göğ’den gelen şiir aşk hanesine yazılır. Göğ’den şiirdir çünkü.
Ğ: (BULUT): “Bulut mu olsam” yoksa bulutu göğsünde saklayan gökyüzü mü?
HAZİRAN: “Hazirana kiralayalım aşkın bir odasını.” 17 Haziran’a.
ITIR: “Bu ıtır senin icadın değil saçlarımdan uçan bahardır dedi.”(Nazım Hikmet)
İDİL: “Harflerin gülüştüğünü senin adında gördüm”.
JALE: Şimdi ilkokullarda Jale adlı kızlar var mıdır? Jale arkadaş adıdır.
KİRAZ: Aşk ayini gibidir kirazın dalları basması. Hele nardan bir bahçede.
LİLİYAR: “Gönlün soğuk sular güzel aynalar gibi ya Lili”(Sezai Karakoç)
MAVİ: “Bir renk değildir mavi huydur bende” demiş Edip bey, huysuzluk da öyle.
NAR: Şiir olmak, aşk olmak, ve çoğalıp Nar olmak. Nar biricik ama her şey onunla çoğul.
OLMAK: “Olmalı mı olmamalı mı?” Şair değil şiir, aşık değil aşk olmalı.
ÖPÜŞ: “Harflerin öpüştüğünü senin ağzında gördüm.”
PIRPIR: Hazirandır, ayakların yerden kesilmez sadece, yüreğin de havalanır!
RAKI: Rakı cumhuriyetsiz içilmez. Rakıyla su, cumhuriyetle demokrasi gibi.
SERSERİ: Olabilir insan, bazen bir şehri her şeyden çok kıskanarak.
ŞARABİ: Nar’ın annesi de şarabi olurdu herhalde, o kıpkızıl…
TER: Haziranda sözcükler de terler ve şiir onların terini siler.
UMUT: Haziranın ta kendisi. Haziran niye var, umuda, aşka, dayanışmaya…
ÜZÜM: Sözcükler yerine üzüm olsaydı yalnızca. Aşk mı, iki üzüm tanesi.
VEFA: Ağaca, yaprağa, suya, dağa, geceye, güne, güneşe, aya, ezcümle aşka vefa.
YAZ: Yaz diye sevmenin güzelliği: Güzel yazımsın benim.
ZEYTİN: Üzümün dağlısı, üzüm incirin bağlısı, incir aşkın ballısı….