Bu haftanın yazısı yılın son gününe denk geldi. Haliyle 2014’e değmeden, elleşmeden, geçen seneye şöyle kendi çapımızda bir cenaze töreni düzenlemeden geçmek olmaz.

Cenaze dediğime bakmayın tabii, 2015 çözemediğimiz tüm sorunların bakiyesini taşıyacak. Soma’nın, yolsuzlukların, öldürülen gençlerin-çocukların-kadınların, Kuzey Ormanları’nın, Yırca’nın, Ermenek’in ve daha nice vukuatın bıraktıklarıyla 2014’ten enkaz devralıyor 2015. Fakat yılın son gününde bunlardan bahsetmeyeyim dedim. Nasılsa biz de yeni yıl gibi kalan tüm dertleri sırtlandığımızdan önümüzdeki yıl da maalesef yine bolca bunlardan bahsedeceğiz.

Şimdi ufak bir listeyle 2014’ün en iyilerinden konuşalım istiyorum. Belki bu vesileyle başarılarıyla göz dolduran ışıklı kişilerden feyzalıp yeni yılda kendimize onlar gibi mutlu bir hayat inşa ederiz.

Ve liste geliyor.

2014’ün en iyi kündesi: Tabii ki herkesin tahmin edebileceği üzere ödülün sahibi bu alanda zaten rakipsiz koşan yeni şehir tiyatroları müdürümüz Şevket Demirkaya. Hal müdürlüğünden zabıta amirliğine, İETT yöneticiliğinden güreş hakemliğine ve oradan da şehir tiyatroları müdürlüğüne doğru kariyer basamaklarını alakalı alakasız tırmanan Şevket Bey’in yöntemlerini uygulayan bir bakkal, kariyerine astronotlukla dahi devam edebilir.

2014’ün en iyi kavası: Ve listemizin bu dalında zirveyi kapan isim eski Adana valisi Hüseyin Avni Coş. Sayın Coş bu başarıyı gavat-kavas muhabbetinden ziyade yeni atandığı Sakarya’da başbakanın treninin geçip gitmesini izleyerek yakaladı. Trenin durmayıp geçtiği anlar üç adet ağlatmalı Çağan Irmak filmi gücünde dram taşısa da vali Coş’un en azından bu listeye girmesini sağlayarak onun başarı hanesine işlendi.

2014’ün en kendi haline bırakın kişisi: Ve listemize girmeyi başaran bir diğer vali. Evet, Hüseyin Avni Mutlu. Sayın vali bu ödülü twitter’da gösterdiği performansla kazandı. Onlarca garip çıkış içerisinden özellikle “3 yaşında çocuktum,bahçede oynuyordum. Canım birden süt çekti, uçup eve koşturdum. Yaptım acı bir fren , vaziyete çok bozuldum” tweeti göz doldurmuştu.

2014’ün en vandal hareketi: Bu dalda ödülümüz çevik kuvvet teşkilatı içerisinden binlerce rakibini geride bırakmayı başaran eski başbakanlık müşaviri Yusuf Yerkel’e gidiyor. Soma’da bir madenciye attığı tekmeyle markette adam yumruklayan işverenini az bir farkla geçerek yılın en vandal çıkışı ödülünü almaya hak kazandı.

2014’ün en iyi “Allahım yine ne diyor bu” kişisi: Bu alanda başarı sahibi yüzlerce siyasetçi, sanatçı, yazar varken performansıyla hepsini alt eden Burhan Kuzu. En son birinin dalga geçmek için verdiği “IŞİD üyelerinin yüzde 20’si Harvard mezunu” bilgisini sevenleriyle paylaşan Burhan Bey’in anayasa profesörü olması akademi camiasında “atom fiziğine de profesörlüğe de lanet olsun” yorumlarının tavan yapmasına sebep oldu.

2014’ün en iyi çıkış yapan darbe girişimi: Yıl boyu geçirmiş olduğumuz toplam yedi yüz kırk beş darbe girişimi içinden (kaynak Yeni Şafak) muslukları açık bırakarak suyu bitirme planıyla trafiği kasıtlı tıkayarak kaos yaratma girişimleri öne çıkıyor ve bu ödülü paylaşıyor. Hiçbir şey yapmadan darbe girişiminde bulunmaktan mahkemelere düşen Çarşı ise mansiyon ödülünün sahibi oluyor.

2014’ün en saçma çıkış yapan üçlüsü: Yılın sonlarına doğru parlayan üç isim bu alanda liste başı olmayı ziyadesiyle hak etti. Lady Gaga’ya örtünme çağrısı yaparak cihat sancağını kapan Niran Ünsal. Cümle içinde paralel yapı ve cehape’yi kullanmanın faydalarını keşfederek şanlı yeni Türkiye mücadelesinin generali haline gelen Tuğçe Kazaz. Ve halk ozanı olma gayesiyle çıktığı yolda padişaha mikrofon tutan adama dönüşen Yavuz Bingöl.

2014’ün en en en en en kişisi: Tabii ki büyük usta, reis, bakanlar kurulunun başı, cumhurbaşkanı, baş komutan, jinekolog, tarihçi, filolog, tüm branşların uzmanı, tüm unvanların sahibi, ezilen dünyanın hür sesi Erdoğan. (Bu sonuncuyu üstte saydığım kişilerden birinin dava açma ihtimaline karşı yazdım. Dava açarlarsa “siz reisin övüldüğü bir yazıya nasıl dava açarsınız” diyerek püskürtürüm diye düşünüyorum.)
Liste uzar gider de yerimiz dar. Herkese bu listedeki akıl almaz olay ve kişilerin artık hayatımızı etkilemeyen mizah öğeleri olarak kalacağı güzel bir yıl dilerim.