Türkiye’de 405 filmin vizyona girdiği 2015’i geride bıraktık. Bu filmler arasından en iyi 10’unu hatırlayalım

10- Gizli Kusur (Inherent Vice)

2015-in-en-iyi-10-filmi-100866-1.

Paul Thomas Anderson'ın son filmi, kafası dumanlı bir özel dedektif olan başkarakteriyle beraber 1970'ler Los Angeles'ında kayboluyor. 'Gizli Kusur' perdede izlediği hikayelerde makul nedensellik bağlarını görmeye alışmış bir izleyici için zor bir deneyim olabilir. Ama Paul Thomas Anderson, filmin uyarlandığı kitabın yazarı Thomas Pynchon'un tarzını perdeye aktarmak konusunda hedefi tam 12'den tutturuyor. Bunu yaparkenki tavizsizliği ise filmi gelecekte kültleştirecek nitelikte.

9- Eden

2015-in-en-iyi-10-filmi-100857-1.

Avrupa'nın en heyecan verici genç yönetmenlerinden biri Mia Hansen-Løve'ın bugüne kadarki en olgun çalışması. 'Eden' yönetmenin daha önce 'Çocuklarımın Babası' (Le père de mes enfants) ve 'Elveda İlk Aşk' (Un amour de jeunesse) gibi filmlerinden alıştığımız mesaj kaygısı olmayan, natüralist anlatım tarzının epik bir örneği. Kaybeden bir müzisyene en son Coen biraderler odaklanmıştı. Mia Hansen-Løve da elektronik dans müziğinin son 25 yıllık yolculuğunda kamerasını kaybeden bir DJ'e çevirmeyi tercih ediyor. Yönetmenin en büyük mahareti ise, zamanın akışının acımasızlığını usul usul hikayenin temeli yapması.

8- Amy

2015-in-en-iyi-10-filmi-100858-1.

Daha önce 'Senna' ile akıllarımızı başımızdan alan Asif Kapadia'nın yeni belgeseli bir kez daha yönetmenin günümüzde, arşiv görüntülerini en iyi kurgu yapan isimlerden birisi olduğunu kanıtlıyor. Her iki filmin de kurgusunu yapan Chris King'in kusursuz bir iş çıkardığı kesin. Ama 'Amy'i zamana karşı direnecek bir belgesel yapan tercihlerin arkasında yönetmen Kapadia var. Amy Winehouse kadar fenomenel derecede popüler bir ismin, trajik hikayesi ve milyonlarca arşiv malzemesi arasından pek çok ana anlatı çıkartılabilirdi. Ama Kapadia, bu malzemelerden çıkardığı hikayenin basmakalıp bir kurban hikayesine dönüşmemesi hususunda pek çok yönetmenin yapamayacağı zorlu bir işi kotarıyor.

7- 45 Yıl (45 Years)

2015-in-en-iyi-10-filmi-100859-1.

Bu yılın en iyi oyunculuk performanslarını listeleseydim, bu listenin bir ve iki numarası '45 Yıl'dan olurdu. Charlotte Rampling'in ve Tom Courtenay'ın performansları bu yıl perdede gördüğümüz tüm performanslardan daha hakikiydi. İngiliz yönetmen Andrew Haigh'in kurgu ve sahneleme konusunda Antonioni'den, gözleme dayalı bir natüralizm içinse Nuri Bilge Ceylan'dan etkilenen tarzı ise şüphesiz ki filmi bu kadar güçlü kılan sebeplerin başında geliyor.

6- A Most Violent Year

2015-in-en-iyi-10-filmi-100860-1.

Sinemada gösterişi ve yüceltmeyi sevmiyorsanız yönetmen J.C . Chandor bu konuda güvenilir kalelerden biri haline geldiğini fark etmişsinizdir. Yılın tartışmasız en iyi yönetmenliklerinden birine sahip 'A Most Violent Year' belki de türdeşleri kadar parlak bir ambalaja sahip olmadığı için çok konuşulmadı. Bir nevi anti-Scarface sayılabilecek film, türün klasikleri arasına girebilecek bir güce sahip. Harika bir oyuncu kadrosu ve kendi kuşağının en iyi görüntü yönetmenlerinden biri olan Bradford Young ise filmin en önemli artılarından.

5- Peşimdeki Şeytan (It Follows)

2015-in-en-iyi-10-filmi-100861-1.

Çağdaş korku sinemasına adını altın harflerle kazıyan, tartışmasız bir kült klasik. Bir seriye göz kırpan hikayesi, kod kırıcı alt-metinleri, stilize görselliği ve olağanüstü müzikleriyle korku sineması hayranlarının uzun süredir beklediği her şeyi veren 'Peşimdeki Şeytan', yılın gerçek sinema olaylarından biri.

4- Leviathan

2015-in-en-iyi-10-filmi-100862-1.

'Dönüş', 'Sürgün' ve 'Elena' filmleriyle kendine hatırı sayılır bir hayran kitlesi yaratan Rus yönetmen Andrey Zvyagintsev'in filmografisinin en iyi filmi. İnsanlığa dair oldukça karamsar bir bakışa sahip film aynı zamanda klasik manada bir hicve de öykünen sert bir rejim eleştirisi. Zvyagintsev'in görsel betimlemeler yaratmadaki hüneri bir kez daha Philip Glass'ın müziğiyle birleşerek ortaya defalarca izlenmeyi hak eden bir film çıkartıyor.

3- Ters Yüz (Inside Out)

2015-in-en-iyi-10-filmi-100863-1.

'Ters Yüz' bana kalırsa sadece bu yılın değil son yılların açık ara en iyi senaryosuna sahip. Pete Docter ve Ronnie Del Carmen liderliğindeki Pixar ekibinin senaryodaki olağanüstü dünyayı görselleştirmedeki başarısı ise dudak uçuklatıcı cinsten. Yaratıcılık ve özgünlük konusunda Pixar'ın bugüne kadarki zirve işlerinden biri olan 'Ters Yüz' kısa zamanda modern klasikler arasında yerini alacaktır.

2- Burgonya Dükü (The Duke of Burgundy)

2015-in-en-iyi-10-filmi-100864-1.

Peter Strickland, anlatımını referanslar üzerine kurmayı seven ve sinemanın hem plastik öğelerine hem de işitsel öğelerine muazzam derecede hakim bir yönetmen. Son filmi, kendi kısa filmografisinin açık ara en iyi filmi olduğu gibi bu yılın da tartışmasız başyapıtlarından biri. Katmanlı hikaye yapısı ve alt-metinleri nedeniyle defalarca izlenmeyi hak eden 'Burgonya Dükü', ilham aldığı janrın adeta perde arkasına dönüşüyor ve biçimsel özellikleri üzerinden yepyeni bir şey söylemeyi başarıyor.

1- Mad Max: Fury Road

2015-in-en-iyi-10-filmi-100865-1.

Bu sene vizyona giren filmler arasında kendi türünde klasikler arasına girecek başyapıtlar vardı. 'Ters Yüz', 'Burgonya Dükü', 'Peşimdeki Şeytan' normal bir yılda pek çok yıl sonu listesinin bir numarası olabilirdi. Ancak onların şansızlığı 'Mad Max: Fury Road' gibi bir filmle aynı senede yer almaları. Film, sadece yılın en iyi filmleri kategorisinde değil kurgu, görüntü ve ses kuşağıyla pek çok alanda yılın zirvesinde. Tartışmasız bir aksiyon şaheseri olan 'Mad Max: Fury Road', ışık hızı gibi gelen kurgusuyla seyrine doyum olmayan bir görsel şölen. Feminist hikayesiyle, 21. yüzyılda aptal anlatı yapıları nedeniyle adeta kangrene dönüşmüş "büyük bütçeli aksiyon sineması" türünde gelecekte de ışıldıyor olacak. Perdede gördüğümüz bu benzersiz sinemasal dünyayı, yönetmen George Miller'ın dehası dışında başka bir şeyle açıklamak olanaksız.