Google Play Store
App Store

İstanbul Kadıköy'de kaldığı pansiyonun üçüncü katından düşerek hayatını kaybeden hemşire Şebnem Köker'in Timuçin Bayhan isimli erkek tarafından öldürüldüğü ortaya çıktı. Bayhan'ın çelişkili 2 ifadesi şüphe uyandırmıştı.

3'üncü kattan şüpheli şekilde düşen Şebnem Köker'in öldürüldüğü ortaya çıktı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Şebnem Köker soruşturmasını tamamlandı. Buna göre Şebnem hemşirenin öldürüldüğü belirlendi. Şüpheli ölümün cinayet olduğu bilgisine verilen çelişkili ifadeler ve Şebnem Köker'in düşüş şekli ile ulaşıldı. Şebnem hemşirenin katiline ise müebbet hapis istendi.

İstanbul Kadıköy'de geçtiğimiz 7 Haziran'da kaldığı pansiyonun üçüncü katından demir parmaklıkların üzerine düşerek hayatını kaybeden 29 yaşındaki hemşire Şebnem Köker'in ölümüne ilişkin sanık Timuçin Bayhan 7 Haziran'da tanık olarak verdiği ilk ifadesinde, Köker'in saat 19.00'da otele geri gelerek telefonunu sahilde düşürdüğünü söylediğini anlattı.

ÇELİŞKİLİ İFADE

Bayhan şüpheli olarak 13 Haziran'da alınan ikinci ifadesinde ise Köker'in saat 23.00 sıralarında otele geri dönüp telefonunu denize düşürdüğünü söylediğini dile getirdi.

İki farklı ifade sonrası Şebnem Köker soruşturmasında seyir değişti.

Bayhan'ın iki ifadede farklı saatler vermesi ve çelişkili konuşması cinayet şüphesini arttırdı. Ayrıca cansız manken ile olay yerinde yapılan keşfin ardından genç kadının düşüş şekline göre itilerek aşağı atılma ihtimalinin yüzde 50 olduğu belirlendi. Tüm bu deliller çerçevesinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Köker'in ölümüyle ilgili yürüttüğü soruşturmayı tamamladı.

KASTEN ÖLDÜRMEDEN HAPİS İSTENDİ

Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede Timuçin Bayhan'ın 'kasten öldürme' suçundan müebbet hapsi istendi.

PARMAKLIKLARIN ÜZERİNE DÜŞTÜ

Şebnem Köker 7 Haziran sabahı saat 03.00 sıralarında ise 3.'inci katındaki odanın penceresinden, zemindeki istinat duvarı üzerindeki demir parmaklıkların üzerine düştü. Parmaklıkların üzerine düşen Köker olay yerinde hayatını kaybetti.

"KIZIMIN YÜKSEKLİK KORKUSU VARDI"

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Şebnem Köker'in şüpheli ölümü ile ilgili soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında ifadeler alındı. Şebnem hemşirenin babası müşteki Abdullah Köker ifadesinde, "Kızım etkisiz hale getirilip kucaklanarak pencereden atıldı. Cinayete kurban gittiğinden eminim. Kızım hayat dolu, ileriye dönük planları olan biriydi. Hatta kilolu olmasına rağmen 100 kilodan 50 kiloya düştü. Yükseklik korkusu vardı. Olayın gerçekleştiği pervazda oturması mümkün değil. Kızımı iyi tanıyorum. Hiçbir şekilde o miktarda içki tüketmez. Telefonunu düşürmesi veya kaybetmesinin mümkün değil" dedi.

Kızının olay gecesi sanığın telefondan kendisini aradığını anlatan baba Abdullah Köker, "Kızım bana, 'baba telefonumu denize düşürdüm. Yarın 16:00 da evdeyim' dedi. Sesi titrekti. Tedirgin olduğu izlenimi aldım. Bu nedenle iki dakika geçince tekrar aradım. Kızıma, 'sesin neden titrek'' diye sorunca, 'Bir şey yok merak etme' dedi. Kızım daha sonra, 'düşürdüğüm telefonumu arayabilir misin? Nasıl ses geliyor'?' diye söyleyince 'sen neden elindeki telefonla aramıyorsun?' diye cevap verdim. Kızım da 'tamam tamam' dedi. Tanıklar Selçuk Şarman ile Göksu Yüksel ise ifadelerinde olay öncesi Köker ile Bayhan arasında tartışma yaşandığını söyledi.

OLAY YERİNDE CANSIZ MANKENLE KEŞİF

Adli Tıp raporuna göre Köker'in kanında alkole bulunurken uyuşturucuya rastlanmadı. Köker'in yüksekten düşme sonucu genel beden travması ve beyin kanaması nedeniyle öldüğü belirlendi. Bilirkişi tarafından olay yerinde cansız manken keşif yapıldı. Cansız manken Şebnem'in düştüğü pencereden itilerek ve herhangi güç uygulanmadan serbest şekilde bırakılarak pencereden atıldı. Bilirkişi tarafından yapılan ölçümlerde düşüş şekline göre Şebnem Köker'in sırt üstü boşluğa itilerek düşürülmüş olabileceği ya da genç hemşirenin dengesini kaybederek düşmüş olabileceği belirlendi.

İLK İFADEDE 19.00 DEDİ, İKİNCİSİNDE 23.00

Sanık Timuçin Bayhan 7 Haziran'da tanık olarak alınan ilk ifadesinde, Şebnem Köker'in saat 19.00 sıralarında otele geri geldiğini ve telefonunu sahilde düşürdüğünü söylediğini anlattı. Bayhan şüpheli olarak 13 Haziran'da alınan ikinci ifadesinde ise Köker'in saat 23.00 sıralarında otele geri döndüğünü ve telefonunu denize düşürdüğünü söylediğini dile getirdi. Bayhan'ın iki ifadede farklı saatler vermesi ve çelişkili konuşması cinayet şüphesini arttırdı. Şebnem'in arkadaşı Yunus Gençay, dayıları Murat Açıkgöz ile Suat Açıkgöz'ün ifadelerinde sanık Timuçin Bayhan'ın kendilerine olayı farklı şekilde anlattığını söyledi. Şebnem Köker'in ölümünden önce sol el üçüncü tırnağının kırıldığı tespit edildi. Olayın gerçekleştiği yerde Köker ile Bayhan'dan başka kimsenin bulunmaması dikkate alınarak sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair kamu davası açmayı gerektirecek yeterli şüphenin bulunduğu belirtildi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Köker'in ölümüyle ilgili yürüttüğü soruşturmayı tamamlandı. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede Timuçin Bayhan'ın 'kasten öldürme' suçundan müebbet hapsi istendi.