Google Play Store
App Store

HDP'li eski milletvekilleri Hüda Kaya, Garo Paylan, Serpil Kemalbay, Fatma Kurtulan ve Pero Dündar'ın yargılandığı ikinci Kobani davasında ilk duruşma başladı. Duruşma öncesi adliye önünde konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, iktidarın Kürt halkına diz çöktüremediği için kumpas davaları uydurduğunu söyledi.

Kaynak: Haber Merkezi
5 HDP'li siyasetçinin yargılandığı ikinci Kobani davasında ilk duruşma başladı

Kobani eylemleri gerekçe gösterilerek HDP’li 5 siyasetçi hakkında açılan ikinci Kobani davasının ilk duruşması Sincan Adliyesi'nde başladı.

Daha önce milletvekili oldukları için isimleri olduğu halde o aşamada yargılanamayan HDP'li Hüda Kaya, Garo Paylan, Serpil Kemalbay, Fatma Kurtulan ve Pero Dündar'ın sanık olduğu davanın duruşması öncesi DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları basın açıklaması yaptı.

Davanın ilk etabında başta eski HDP Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş olmak üzere çok sayıda siyasetçiye ağır hapis cezaları verildiğini hatırlatan Hatimoğulları, şunları söyledi:

"AİHM KARARLARI UYGULANSIN"

"Dün olduğu gibi bugün de taleplerimizi sıralamaktan asla geri adım atmayacağız. Kobanî Kumpas Davası bir kumpas davasıdır. Kobanî Kumpas Davası, AKP ve Saray’ın koltuk değneğine dönüşmüş olan ve Saray’da yazılan iddianamelerle yol alan yargının sonuçlarıdır. Bunu asla kabul etmiyoruz. Bugün AİHM'in kararları ortadadır. AİHM’in Demirtaş için vermiş olduğu karar, bu davada yargılanan bütün arkadaşlarımızı bağlayan bir karardır. 

Türkiye AİHS’e taraf bir ülke olarak AİHM kararlarını harfiyen yerine getirmelidir. AİHM kararları der ki Türkiye’de yargı taraflı davranmıştır, yargı hukuka göre değil siyasi saiklerle davranmış ve bu kararları vermiştir. Bu kararlar yok hükmündedir ve Kobanî Kumpas Davasında yargılananlar derhal serbest bırakılmalıdır demektedir. Biz AİHM kararlarının uygulanmasını talep ediyoruz.

"AKP İKTİDARI KÜRT HALKINA DİZ ÇÖKTÜREMEDİ"

Kobanî Kumpas Davasının esas hikayesinin başlama noktasını herkes biliyor. Kobanî IŞİD’e karşı en güçlü mücadelenin yürütüldüğü yerdir. Kobanî’yi bütün dünya IŞİD’e karşı verilen onurlu mücadeleyle tanımıştır. IŞİD, o dönemde Irak’tan Türkiye sınırlarına kadar Levant bölgesinin tamamında bir İslam devleti kurmak amacıyla Müslümanlar da dahil olmak üzere herkesi katletmiş bir örgüttür. Bu katliamcı örgüte, bu kadınlara yönelik düşmanca politika yürüten tecavüzcü ve katliamcı örgüte karşı Kobanî halkı, Kürt halkı güçlü bir direniş sergilemiştir.

Bu direniş bütün Türkiye ve Dünya’da büyük büyük bir takdirle karşılanmıştır. Ama ne var ki AKP, HDP’nin siyaseten elini bükemediği için, Kürt halkına diz çöktüremediği için Kobanî Kumpas Davasını tezgahlamıştır. Bu tezgahı asla kabul etmiyoruz. Kobanî Direnişi onurlu bir direniştir. Kobanî Direnişine sadece HDP’liler sahip çıkmamıştır; Türkiye’de demokrasiden yana olan, IŞİD zihniyetine karşı olan herkes Kobanî’nin direnişini takdirle karşılamıştır. Dünya kamuoyu için de öyledir."

İDDİANAME

Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nin baktığı davada, siyasetçiler hakkında 38’er kez ağırlaştırılmış müebbet ile 19 bin 680’er yıl hapis cezası isteniyor. İddianame, 22 Mayıs’ta Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. 298 sayfalık iddianame iki bölümden oluşuyor. 183 sayfalık ilk bölümde, "maktul ve mağdurların isimleri" ile iddialara yer alıyor, ikinci bölümde ise, davaya gerekçe yapılan Kobani eylemlerine dair detaylar yer alıyor.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın da aralarında olduğu 108 siyasetçinin yargılandığı davanın karar duruşması 16 Mayıs’ta görülmüştü. Ankara 22’inci Ağır Ceza Mahkemesi, 18’i tutuklu 108 siyasetçinin yargılandığı davada ceza yağdırmış, Mahkeme Selahattin Demirtaş’a 42 yıl, Figen Yüksekdağ’a 30 yıl 3 ay ceza vermişti. Mahkeme, 24 kişi hakkında toplam 407 yıl 7 ay hapis cezası vermişti.