AKP’li milletvekilleri, 5'inci Yargı Paketi'ni içeren kanun teklifini, TBMM Başkanlığı’na sundu. 8 ayrı kanunda değişiklik öngören 54 maddelik teklifte icra iflas kanunu ve çocuk teslimi ilgili değişiklikler öngörülüyor.

5'inci Yargı Paketi Meclis Başkanlığı’na sunuldu: Teklifin detayları neler?

AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal, İcra ve İflas Kanunu’nda değişiklik öngören teklifi bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) sunacaklarını söyledi. Ünal, “1932 yılından beri uygulanan çocuk teslimine veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam veya tedbir kararlarının yerine getirilmesine ilişkin usul icra sistemi dışına çıkarılmakta ve Çocuk Koruma Kanunu kapsamına alınmaktadır” dedi.

Mahir Ünal, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, İcra ve İflas Kanunu’nda değişiklik öngören kanun teklifi hakkında bilgiler verdi.

Ünal, şöyle konuştu:

"Bilindiği üzere, Cumhurbaşkanımız tarafından 2019 yılında kamuoyuna açıklanan Yargı Reformu Strateji Belgesi ile 2021 yılı mart ayında kamuoyuyla paylaşılan İnsan Hakları Eylem Planı, yargı paketleri bakımından yol haritası niteliğindedir. Bugüne kadar dört tanesini hayata geçirdiğimiz yargı paketlerinin beşincisini Gazi Meclis’imize sunmaktayız. Kanun teklifimiz 54 maddeden oluşmakta ve 8 ayrı kanunda değişiklik yapmaktadır. Teklimizin temel mantığına baktığımız vakit, iki ana başlığı ihtiva ettiğini görmekteyiz. İlk başlıkta, icra ve iflasta elektronik satışı düzenleyen, günümüz teknolojisini dikkate alarak yaptığımız düzenlemeler yer almaktadır. Diğer başlıkta ise uzun süredir kamuoyunun gündeminde olan çocuk teslimine ilişkin önemli ve insani düzenlemeler bulunmaktadır.

HACİZLİ MALLARIN SATIŞI

Bugün hacizli malın satışında önce elektronik ortamda pey sürülmekte, ancak sürecin tamamlanması mezat salonlarında yapılan satışla mümkün olmaktadır. Mezat salonlarında yapılan satış sebebiyle uygulamada pek çok yakınmalar söz konusudur. Öte yandan bilişim sisteminin ve teknolojinin her geçen gün geliştiği de bir vakıadır. Teklifle mezat salonlarındaki ihaleden vazgeçilmekte ve tüm süreç elektronik ortamda başlayıp bitirilmektedir. Bu suretle hacizli malın değerinde satılması söz konusu olacak ve böylelikle borçlu borcundan kurtulacak ve alacaklı da alacağına daha çabuk bir şekilde kavuşacaktır. Artık diyebiliriz ki internete erişiminiz varsa dilediğiniz yerden, örneğin Van’da evinizde otururken Edirne'den bir araç alabileceksiniz.

Bir başka önemli düzenleme ise borçluya hacizli malını satabilme imkânı tanınmasıdır. Bu sayede borçlu hacizli malını, cebri satış yerine kendi rıza ve ihtiyarıyla dilediği kişiye satabilecektir. İcra sistemiyle alakalı bir başka önemli sorun da ihalenin feshi talebinin kötüye kullanılması sebebiyle alacaklının, borçlunun ve ihale alıcısının sistem içinde mağdur olmasıdır. Kişiler ihaleye katılıp pey sürmekte, sonra da ihalenin feshini talep etmekte, daha sonra da fesih sürecinin uzayacağını da bilerek malı ihaleden alana gidip, fesih talebinden vazgeçme karşılığı belli miktarda para istemektedirler. Bunun gibi uygulamadan kaynaklı sorunlar analiz edilmiş ve bu sorunlara çözümler üretilmiştir. Ayrıca yediemin depolarında bildiğiniz üzere araçlar çürümeye terkedilmiş bir vaziyette beklemektedir. Milli servet olan bu araçların oralarda birikmesine yol açan mekanizmadaki aksaklıklar tespit edilerek, hızlıca ihaleden satın alanlar tarafından tekraren kullanılmasını sağlayacak düzenlemeler yapmaktayız.

ÇOCUK TESLİMİ, ÇOCUK KORUMA KANUNU İÇİNE ALINACAK

Kanun teklifimizde yer alan önemli konulardan biri de kamuoyunda ‘çocuk haczi’ olarak da ifade edilen çocuk teslim usulüdür. 1932 yılından beri uygulanan çocuk teslimine veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam veya tedbir kararlarının yerine getirilmesine ilişkin usul, icra sistemi dışına çıkarılmakta ve Çocuk Koruma Kanunu kapsamına alınmaktadır. Hukuk sistemimizde çocuk teslimine ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına ilişkin ilâmlar ve tedbir kararları, yükümlüsü tarafından rızayla yerine getirilmediği takdirde İcra ve İflas Kanunu uyarınca icra daireleri vasıtasıyla zorla yerine getirilmektedir. Bu usul, çocuğun üstün yararına hizmet etmekte yetersiz kalmakta ve taraflar arasında yeni ihtilaflara neden olmaktadır. Bu değişiklikle çocuk teslimi ve kişisel ilişki kurulmasına dair işlemlerde çocukların örselenmemesi, ruhsal ve bedensel gelişim sürecinde anne veya babasının sevgi ve şefkatini yeterince hissetmesinin sağlanması amaçlanmaktadır. Değişiklik, aynı zamanda ebeveynler açısından da annelik veya babalık duygusunun tatminini sağlamayı hedeflemektedir.

Çocuk teslimine veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına ilişkin görev, icra dairelerinden alınmakta ve Adalet Bakanlığı’nın hizmet birimi olan Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Dairesi Başkanlığı’na bağlı taşra birimi olan adli destek ve mağdur hizmetleri müdürlüklerine verilmektedir. Çocuk teslimine veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair işlemler, çocuğun üstün yararı gözetilerek psikolog, pedagog, sosyal çalışmacı, çocuk gelişimci ve rehber öğretmen gibi uzmanlar eliyle gerçekleştirilecektir.

Çocuğun anne veya babasıyla görüştürülmesine ilişkin işlemler ücretsiz hale getirilecek, bu kapsamda harç alınmayacak ve yapılacak tüm masraflar devlet bütçesinden karşılanacaktır. Çocuk teslimine veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair işlemler çocuğun örselenmesine neden olmayacak şekilde okul ve kreş gibi mekânlarda gerçekleştirilecektir. Bu kapsamda tüm kamu kaynakları tahsis edilecektir. Çocuğun ailesiyle görüştürülmesinde uygulanan zor kullanma usulü kaldırılacaktır. İlam veya tedbir kararlarının icra marifetiyle zorla yerine getirilmesi sırasında zaman zaman istenmeyen görüntüler ortaya çıkmakta, bu durum yazılı ve görsel medya ile sosyal medya platformlarında haber ve kamuoyunda tartışma konusu olarak çocuğun örselenmesine yol açabilmektedir.

Çocuk teslimi veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam veya tedbir kararının yerine getirilmesini engelleyenler, disiplin hapsiyle cezalandırılacaktır. Kişisel ilişki kurulmasına dair karara aykırı davranılmasının önlenmesi amacıyla kişisel ilişki kurulmasına dair kararın gerekleri yerine getirilmezse çocuğun menfaatine aykırı olmamak kaydıyla velayet hakkı değiştirilebilecektir. Bu husus, kişisel ilişki kurulmasına dair kararda taraflara ihtar edilecektir."

ANKA