HDP’nin aday çıkarma eğilimi birden fazla senaryoyu devreye sokarken yeni yasayla birlikte yapılacak seçimler de ittifak modellerini zorluyor. HDP’nin çatı partisi kararına TİP ve EMEP yanıt verecek.

6’lı masalar için düşünme zamanı
SOL Parti, geçen pazar günü Ankara’da kongre düzenledi. (Fotoğraf: BirGün)

Seçim tarihinin boyu iyice kısaldı. Üstelik tarihin öne alınması da çok güçlü bir olasılık haline geldi. Yaklaşık 100-120 günlük bir tarih aralığından bahsediyoruz. Doğal olarak tüm tartışma seçimlere odaklanmış durumda.

6’lı Masa’nın Gelecek Partisi ev sahiplinde yaptığı toplantı sonrası muhalefette sular duruldu. Daha net ifadelerle ve net takvimle toplantının sonuçlanması bunun en önemli nedeni. Ama hemen bunun ardından “bileşenlere eşit oy, ortak karar” gibi tartışmalar yine kafalarda yeni soru işaretlerine yer açtı. Bu da 6’lı Masa’yı oluşturan liderlerin özel mahareti olarak kabul edilmeli.

BULDAN’IN ÇIKIŞI

Geçen hafta başlayan ve bu haftaya taşınan en önemli başlık hiç kuşkusuz HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ın “adayımız olacak” çıkışı. Bu durum cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili tüm denklemim bozulması anlamına geliyor. Özellikle seçimin ikinci tura gitme ihtimalini çok güçlendiriyor.

Millet İttifakı’nın adaylık sürecini kendi içinde bir mesele gibi ortaya koyması, hiçbir muhalefet odağını sürece dahil etmemesi HDP’nin bu çıkışının en önemli nedeni.

HDP, süreci Millet İttifakı’nın tavrına göre aday çıkarmaya kadar taşıyabilir. Bununla birlikte 6’lı Masa’nın adayının belli olması ve bazı temel başlıklarda toplumsal muhalefetin ve HDP’nin de hassasiyetinin dikkate alınması ile sürecin yeniden tersine döneceğini söylemek mümkün.

Her şeye rağmen kişisel ve grupsal çıkarların önüne memleketin tamamının çıkarını koymak, bugün muhalefet cephesinin en temel sorumluluğudur. 30 Ocak tarihi itibarıyla kurulacak yeni zeminin bu kapıyı açma konusunda kolaylaştırıcı bir rol oynayacağını söylemek mümkün.

SEÇİM YASASI SANCISI

Kurulan tüm ittifaklar için en temel çalışma alanlarından biri de parlamento seçimlerine nasıl girileceği konusu olacak. Seçim tarihinin 6 Nisan sonrasına kaldığı neredeyse netleşti. Bu yeni yasaya göre bir seçimim yapılacağı anlamına geliyor. Bu da Meclis için oluşan ittifakları bir anlamda anlamsız hale getiriyor. Cumhur İttifakı bu konuda çok rahat. Kendi icatları olan modele çok hazırlar. Sadece 2 parti olmaları da önemli bir avantaj.

Millet İttifakı irili ufaklı çok partiyi içinde veya etrafında bulundurmaları nedeniyle çok karışık bir denklemi çözmek zorunda. Bu konuda çalışma başlatıldığı ve Türkiye haritası üzerinden il bazında yoğunlaşıldığını biliyoruz. Hem tüm partileri Meclis’e taşımak hem de en yüksek vekil sayısına ulaşmak durumunda. HDP etrafında şekillenen Emek ve Özürlük İttifakı için de çok benzer bir durum söz konusu.

TİP ve EMEP NE YAPACAK?

Geçen hafta Emek ve Özürlük İttifakı’nın gerçekleştirdiği toplantıda HDP’nin seçime çatı partisi olarak girilmesi konusunda kararının masaya iletildiği biliniyor. HDP’nin kapatılması durumunda da yine benzer şekilde seçime yedek olarak tutulan Yeşil ve Sol Parti devreye sokulacak.

HDP kaynaklarından aldığımız bilgiye göre seçim tavrını netleştirmeden önce çeşitli araştırmalar yaptırdı ve bu araştırmalar sonucu simülasyonlar hazırlandı. Buna göre ittifak modeliyle girilen seçimde ciddi milletvekili kaybı olurken tek parti ile girilecek seçimlerde pozitif sonuç alınıyor. HDP’nin bu kararı seçime girme hakkı olan ve daha önce ittifak halinde parti logolarıyla seçime gireceklerini açıklayan TİP ile EMEP için yeni bir değerlendirmeyi zorunlu kıldı. 20 Ocak tarihine kadar iki parti kurullarında HDP listeleriyle mi yoksa ittifak dışında ayrı olarak mı gireceğine dair karar verecek. Ocak ayı sonunda hem cumhurbaşkanlığı hem de parlamento seçimlerinde fotoğraf netleşecek. Erdoğan ve Bahçeli’nin tüm ayak oyunlarına rağmen ipler hâlâ muhalefetin elinde. Doğru bir tutum ülkenin geleceği için önemli bir adım olacak.

***

SOL’DA UMUT, COŞKU VE SORUMLULUK BİLİNCİ VAR

Hafta sonu SOL Parti ikinci olağan konferans ve kongresini yaptı. İlk gün yapılan konferansta ülkenin ve dünyanın içinde bulunduğu kriz ortamından çıkış yolları tartışıldı seçimlere dair tutum konuşuldu. Ülkenin farklı noktalarından gelen binlerce SOL Partili konferansta alınan kararları ikinci gün kongrede kamuoyu ile paylaştı. Gençlerin ve kadınların damga vurduğu kongrede AKP rejimine karşı tereddütsüz mücadelenin altı çizilirken atılması gereken adımlar da tek tek işaret edildi. Çok önemli tespitler içeren kongre sonuç metninde bir mesaj çok kıymetliydi. Kendisi ve partisi için hiçbir şey istemeden ülkenin özür, eşit ve barış içinde bir gelecek için ortaya konan sorumluluk çağrısıydı. Ülkenin girdiği en önemli dönemeçlerden biri öncesi yine mücadele ve sorumluk iradesi öne çıktı. Yine diyorum çünkü 50 yılı aşkın bir süredir devam eden devrimci bir gelenek her kritik aşamada benzer bir tutum sergiledi.