Hiç şüphe yok ki bir ’Darbe teşebbüsü’ izledik. Her ne kadar başarısız olacağı başından belli olsa da bir devletin yönetildiği en önemli bina, o anda içerisinde bir sonraki Başkan’ın son onaylanma süreci gerçekleştirilirken, bir kitle tarafından basılıyor ve süreç akamete uğratılıyorsa, buna ’Darbe Teşebbüsü’ tanımı koymak zorundayız. Ve evet, olay bir Hollywood filminde değil, Amerika’nın başkentinde göstere göstere gerçekleşti.

ABD’de biz dün ne izledik?

Dr. Tuğçe VAROL- San Diego/California

Çok değil, sadece bir hafta öncesine geri dönelim.

Sanki ülkede pandeminin en korkunç süreci yaşanmıyormuş, insanlar kiralarını ödeyemedikleri için evlerinden atılmıyormuş, her şey pek bir yolundaymış gibi Başkan Trump ve ailesi her sene gerçekleştirilen kendilerine ait Florida-Mar-a-Lago’daki resort-hotel karışımı mülklerinde yılbaşı partisi vermeye hazırlanıyorlardı ki Trump aniden Washington’a geri döndü. Hemen bütün gazeteciler sorgulamaya başladılar çünkü malum Trump, Washington D.C.’den hiç hazzetmiyor.

Önce 30 Aralık tarihinde Trump ’Ocak 6, D.C.’de görüşürüz’ diye bir twit attı. 6 Ocak’ın ABD siyaseti için tek bir anlamı var o da seçici kurulun onayını kazanan Başkan ve Başkan yardımcısının son bir kez Senato ve Temsilciler Meclisinde sembolik bir onay sürecinin yaşanıyor olması. Peki neden Trump 6 Ocak tarihini işaret etti?

6 OCAK’TA DUYURU YAYINLADI

Hemen arkasından anlaşıldı ki Trump destekçileri ABD Kongresinin önünde oylamanın yapılacağı saatte bir gösteri yapmaya karar vermişlerdi. Birkaç gün sonra da Trump bizzat kendi twitter hesabından 6 Ocak gösterisinin reklam duyurusunu yayınladı.

Steve Bannon, nam-ı değer ‘Karanlıklar Prensi’, Trump’ın ilk seçimi kazanmasının arkasındaki aşırıcı grupları örgütledi ve Trump yönetiminde Kushner tarafından kovulana kadar kısa bir süre çalıştı, gösterilerden 1 gün önce kendi yayınında ‘Yarın bütün cehennem serbest kalacak’ açıklaması yaptı.

Çok kısa bir süre içerisinde, zaten yapacak başka işi de olmayan, ABD’nin ‘iç terör’ listesine ait gruplardan insanlar dahil, Trump’ın kendine ait bir kitle haline getirdiği aşırı sağcı ve esasen kafaları karıştıracak kadar farklı gruplardan oluşan insanlar Amerika’nın her yerinden geldi.

Var sayalım son 1 yılı ve hatta son 4 yılı, COVID fiyaskosunu, George Floyd’un katledilmesi sonrası yapılan protestolar olmadı. Bu insanların sadece son bir haftadır takip ettikleri kaynaklardan dinlediklerinin özeti şu: Seçimleri büyük farkla Trump kazandı ama Demokratlar seçimleri çaldı, Demokratlar Çin ile birlikte çalışıyor, Demokratlar ABD’ye komünizm getirecek, Pence eğer 6 Ocak günü seçimleri çevirmezse (anayasaya göre böyle bir yetkisi kesinlikle yok) hain ve kurşuna dizilmesi gerekir.

SON BEYİN YIKAMA KONUŞMASI

Ve dün - 6 Ocak 2021

Tüm gözler Başkan Yardımcısı Pence’in üzerindeyken Trump’ta dışarıda ne yapacağını bilmez, aylardır radikalleştirilen gruba hitaben son beyin yıkama konuşmasını yaptı.

Konuşmadan kısaca: ‘Umarım Mike (Başkan Yardımcısı Pence’i kastediyor) doğru olanı yapar.’ Ve ‘Hiçbir zaman vazgeçmeyeceğim, hiçbir zaman yenilgiyi kabul etmeyeceğim.’

Trump, Kongre binasının önünde ABD Anayasasına meydan okurken, Pence salona girdi ve mikrofonların açık olduğundan haberi olmadığından yardımcısına mesajım yayınladı mı diye sordu. Yardımcısı da yayınlandığını onayladı. Başkan Yardımcısı Pence, yayınladığı mesajında seçimleri geri çevirmek gibi bir yetkisinin olmadığını ve görevinin anayasaya bağlılık olduğunu belirterek Trumpism’in kendisi için bittiğini ilan etmiş oldu.

Ardından Kongre’de eyaletlerin tek tek onaylanması aşamasına geçilmişti ki Arizona eyaletindeki sonuçlar üzerine Trump’tan çok Trumpçı Teksas Senatörü Ted Cruz itirazını dile getirdi ve kurallar gereği Temsilciler Meclisi ve Senato üyeleri kendi salonlarında en fazla 2 saat süre ile itirazları tartışmak üzere salondan ayrıldılar. O sırada içerdekilerin dışarıda Trump’ın düzenlediği gösterilerden ve protestoculardan haberi var ama protestocuların Kongre binasına girme ihtimalleri olduğundan haberleri yok.

Konunun ayrıntıları daha çok tartışılacak ama dün izlediğimiz bazı videolardan polisin göstericilerin Kongre binasına uzak durmasına yarayan demir korkulukları kaldırdıkları görülüyor. Hemen ardından kitle Kongre binasının kapısına ulaştı ve zayıf polis gücü karşısında kolaylıkla kapıları ve pencereleri kırarak binaya giriş yaptılar. Bu bir ’Darbe Teşebbüsüdür’. Neden mi? Çünkü seçimi tanımadılar ve örneğin AOC (Alexandria Ocasio-Gomez) gibi, Temsilciler Meclisi Nancy Pelosi gibi Trump’ın defalarca hedef gösterdiği siyasetçilerin hayatlarını tehlikeye attılar. Aslında Amerika her açıdan çok büyük bir faciadan döndü.

Hem göstericilere karşı ateş açılmadı, belirttiğim gibi ayrıntılarını daha sonra öğreneceğiz, büyük bir arbede yaşanmadı. Ancak biri kadın 4 kişi gösterici yaşamını yitirdi. Diğer yandan bina içerisindeki herkes güvenli bir yere alınarak tehlike geçene kadar emniyetleri sağlandı.

Olay yaklaşık 5-6 saat sürdü ve sadece Amerika değil, tüm dünya olayları seyretti.

OLAYLAR SIRASINDA TRUMP NE YAPTI?

Bu sırada Trump ne mi yaptı? Protestocu, Darbe Teşebbüscüsü, Gösterici, ne derseniz deyin, Trump kitleye hitaben önce barışçıl kalın diye bir twit attı, daha sonra da kısa bir video yayınlayarak seçimi kazandığı yalanına devam ederek, kitleye barışçıl kalın, şiddetten uzun durun, sizi seviyoruz şeklinde bir mesaj yayınladı. Twitter, Trump’ın son 3 twitini şiddet içerdiği gerekçesiyle askıya aldı ve ABD Başkanı Trump’ın twitter hesabını kilitleyerek, twitleri silmesi için 12 saat süre verdi. (Etkisi Türkiye’den hissedildi. Bakınız Hilal Kaplan).

Sonra ne mi oldu? Kitle Kongre Binasından uzaklaştırıldı, anlaşıldı ki Başkan Yardımcısı Pence hem geçici Savunma Bakanı hem de Genel Kurmay Başkanı ile görüşmüş ve ulusal muhafızların Kongreyi korumasını emretmiş. Pence akşam saatlerinde Kongredeki kürsüsüne geçti ve nerede kalmıştık diyerek seçici kurulun oylarının onaylanması süreci yeniden başlatıldı.

Trump tarih oldu.