Urla ve Çeşme’deki 511 arazinin acele kamulaştırmasına tepkiler sürüyor. Yurttaşlar kararı yargıya götürmeye hazırlanırken, arazi sahiplerinden Aktaş, “Yerimize göz diktiler” diyor

‘Acele’ kamulaştırmaya yurttaşın tepkisi büyük

AYCAN KARADAĞ

İzmir’in Urla ve Çeşme ilçelerinde bulunan 511 araziye ilişkin Resmi Gazete’de yayımlanan ‘acele kamulaştırma’ kararına tepki büyük. Karara göre, Çeşme’nin Alaçatı Mahallesi’ndeki 178 adet arazi ile Urla’daki Zeytineli Mahallesi’nde bulunan 333 arazi turizm yatırımlarına tahsis edilme gerekçesiyle kamulaştırıldı. Bu iki bölgeyi de içine alan 6 merkez, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile ”Turizm ve Koruma Kapsamı Turizm Gelişme Bölgesi” olarak ilan edilmişti. Kamulaştırma kararı üzerine bölge sakinleri, önceki gün Urla’nın Barbaros ve Zeytineli köylerinde bir araya geldi. Yurttaşlar, kamulaştırmaya karşı dava açmaya hazırlanırken, Avukat Şehrazat Mercan ile arazi sahipleri ve CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır BirGün’e konuştu.

KARAR ADİL DEĞİL

Hukuki duruma ilişkin bilgi veren Av. Mercan, “Buradaki acele kamulaştırma kararı su götürür. Bu adil değil” dedi ve ekledi:

“Burada kamulaştırma kararına karşı dava açılması gerekiyor. Kamulaştırma kararı verilmesi için üstün kamu yararı olması lazım. Savaş durumu gibi… Sebeplerini açıklaması gerek. Gelişi güzel ‘kamulaştırdım’ demek ile olmuyor. O konuda Danıştay kararları var. Burada yerleşik alan izni yok. İmara kapalı. Sen araziyi al 3 liraya sonra 3 bin TL yap. Tüm köy olarak birlikte hareket edeceğiz.”

BUNU HAK ETMEDİK

Arazi sahiplerinden Şerafettin Kızılay, mağdur edildiklerini aktardı. Bölge sakinlerinin hayvancılıkla geçindiklerini kaydeden Kızılay, şöyle konuştu: “Burada birçok insanın tarlası var. Herkes hayvancılık ile geçiniyor. O yüzden buradaki insanların bu tarlaları ekip-biçmesi lazım. Köylü nasıl hayatını geçindirecek? Bizim işimiz bu. Biz başka iş bilmeyiz. Topraklarımız biz değerlendirmek istiyoruz. Bu köylüye yazık... Zeytineli köylüleri bunu hak etmedi. Daha adil davranılmalı. Süreç ile ilgili dava açacağız, mağduruz.”

Arazi sahiplerinden Gülşen Aktaş ise şu ifadeleri kullandı: “Zamanla 300 dönümlük arazimiz 30 dönüme düştü. Hazine çoğu yerimizi aldı. Şimdi 30 dönümümüze göz diktiler. Yerimizi böyle kaybetmek istemiyoruz. Bu bizim hakkımız hakkımızı istiyoruz.”

KAMULAŞTIRMADA ÇİFTE STANDART

acele-kamulastirmaya-yurttasin-tepkisi-buyuk-683611-1.

CHP İzmir Milletvekilli Tacettin Bayır, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, önemli iddialarda bulundu. Bayır, yaşanan süreci şöyle özetledi:

“İlk olarak DİSK Genel İş’in, işçiler için aldığı 68 dönümlük alanı, sonrasında da köylünün yerini kamulaştırıyor. Bunun içinde 2 tane ciddi iş insanı var. Bunların biri Ahmet Nazif Zorlu… Alaçatı Havaalanı yapılmak üzere kamulaştırıyor. İkinci olarak işinsanlarından kesin olmamakla birlikte Torunlar İnşaat… Bu işin temeline indiğimizde yandaşlara rant için turizm bölgesi ilan edildiğini görüyoruz. İlk olarak burası 1. Derece SİT alanıydı ve korunması gereken bölgeydi. Hepsinin SİT durumunu düşürdüler. Bir anda bunu değiştirerek ne olduğu belli olmayan enteresan bir durumla karşı karşıyayız. “

CHP’li Bayır, sözlerini şöyle noktaladı: “Bu işin içinde de Torunlar İnşaat, Zorlu Grubu ve Ensar Vakfı olduğu görülüyor. Muhafazakârların tatil yapacağı bir bölge oluşturmaya çalışıyorlar. Zamanında arazisi bulunan insanlara çivi bile çaktırmadılar, şimdi insanların arazilerini ellerinden alıyorlar. Havaalanının etrafında kamulaştırılan alanlar da çok ilginç. Diğer bölgeleri anlıyoruz, sahil şeridi ve turizm bölgesi ilan edilecekler ama havaalanı çevresindeki yerlerin sahil şeridiyle hiçbir ilgisi yok. İşte o alanlar yandaşlarına kısa bir zaman önce satın alındığı ve yüksek bedelle kamulaştırılacağı endişesini taşıyorum. Kamulaştırmada çifte standart uygulanacak.”

Çağrımız VarÇağrımız Var