Acemilerin elindeyiz
Futbol tarihimize geçecek bir haftayı geride bıraktık. Ankara’dan hâlâ barut kokusu gelirken İstanbul’un kalbinde patlayan bombayla başladık hafta sonuna. Aynı akşam Beşiktaş - Antalya maçının oynanmasında sakınca görmeyenler dünya derbisi dedikleri Galatasaray - Fenerbahçe maçını üstelik seyirci girişi başladıktan sonra iptal ettiler. Amatör ve acemi birbirine karıştırılan kavramlardır. Amatörlük yapılan işin kalitesiyle değil o işten para kazanılmamasıyla ilgili bir tanımdır. O sebepledir ki her alanda profesyonellere taş çıkartan amatörler vardır. Acemilik ise yeterlilikle ilgili bir eksikliktir. O sebeple futbolumuz amatörce yönetiliyor demek yanlış bir tanımlamadır. Futbolumuz son derece acemice yönetiliyor...
26 haftanın açılış karşılaşması Kayseri’de oynandı. Ne Kayseri ne de Eskişehir gol atmayı başarabildi… Kayseri bu skorla rakibi ile puan farkını ve ikili averaj üstünlüğünü korumayı başardı. Eskişehir taraftarları her ne kadar “biz bitti demeden bitmez” diyerek takımının peşinden her yere gitse de futbolcular için sezon bitmiş gözüküyor. Es-Es için milli ara toparlanmak bakımından son şans. Cuma gecesinin ikinci maçının da kazananı yoktu. İkinci yarıda gelen gollerle taraflar birer puanı paylaştı. 5 haftadır kazanamayan Akhisar üst taraftan uzaklaşırken alttan gelen Osmanlı’ya da yakalandı. Tehlike hattı ile arasındaki mesafeyi korumak adına Rize için her puan önemli. Ligin ikinci yarısının başarılı iki takımı Ankara derbisinde karşı karşıya geldi. Kazanan Osmanlı, son sekiz haftada topladığı puanlarla hedef güncellemesi yaparak UEFA yarışına dahil oldu. Hücumda zaten sorunlu olan Alkaralar, motivasyon eksikliğinden savunmada bireysel hatalar yapınca formda rakibine direnemediler. Milli aranın ardından zorlu bir fikstür onları bekliyor. Trabzonspor - Sivasspor maçında oynayan ve kazanan taraflar farklıydı. Trabzonspor ligin ikinci yarısında sadece düşme hattında olan Kayseri, Mersin ve Sivas’ı yenebildi. Bu galibiyetler Karadeniz temsilcisini tehlike hattından uzak tutuyor olsa da Hami Mandıralı yönetiminde henüz iyi oynamayı başaramadılar. Futbolun adaleti olsa Sivas karşısında da galip gelemezlerdi. Yiğidolar’ın ligdeki konumu göz önüne alınırsa bu kadar pozisyona girdiği bir maçtan puan çıkaramama lüksleri yok. Beşiktaş 6 puan çıkarttığı Karadeniz seferinin ardından Antalya karşısında da kazanmayı başardı. Siyah Beyazlılar’ın oyun iştahındaki düşüşün açıkça belli olduğu son 3 karşılaşmayı kayıpsız geçmesi, şampiyonluk yolunda önemli bir gelişme. Kasımpaşa maçını alırlarsa yeni stadyumunun da etkisiyle yarışı boy farkıyla kazanabilirler.
Antalya zorlu deplasmandan puan çıkaramamış olsa da Morais yönetiminde takım savunması konusunda sınıf atladığı kesin.
Konyaspor fırtına gibi başladığı karşılaşmada ikinci golü bulamayınca ilk yarım saatten sonra oyunu dengeleyen Başakşehir, kulübeden gelen Cikalleshi’nin 89. dakikadaki golüyle skoru da dengeledi. Beraberlik Konya’nın üçüncülüğünü, Başakşehir’in de dördüncülüğünü pekiştirdi.
Mersin İ. Y. tehlike hattındaki tüm rakiplerinin puan kaybettiği haftada üstelik evinde kazanamadı. Sayısız pozisyona giren Akdeniz temsilcisi topu üç direğin arasından geçirmeyi başaramadı. Ligin dibindeki takımlar içinde oyun kalitesi olarak bir adım öndeler. Karcemarskas yaptığı inanılmaz kurtarışlarla Gaziantep’e bir puanı tek başına kazandırdı. Bursaspor belki de sezonun en iyi oyununu oynadığı karşılaşmada Kasımpaşa’yı farklı yenerek yelkenini rüzgârla doldurdu. Timsahlar için Avrupa vizesi almak kolay değil ancak imkânsız da değil. Dün geceki Kasımpaşa’nın ligin en iyi savunma yapan takımlarından biri olduğuna kim inanır? Övgüler düzdüğümüz takım nerede? Sakatlıklar ve hakem hataları bu düşüşü açıklamaya yetmiyor.
Haftanın en iyi takımı Bursaspor olurken, en iyi teknik direktör ise Mustafa Reşit Akçay oldu. Onur’un yokluğunu aratmayarak Sivasspor’a tek başına direnen Trabzonspor kalecisi Estaban haftanın oyuncusu olurken haftanın golünü de Cikalleshi attı.