Gerçekten demokratik bir ülkede...kanat açmasaydı kalemi şairlerin...


Bunca yıldır aynı sancı:

Gerçekten demokratik bir ülkede

kanat açmasaydı kalemi şairlerin

yazarların yelkeni olmasaydı kâğıt

umudun adı umut olarak

yer alır mıydı sözlüklerde

sevincin adı sevinç olarak

özgürlüğün adı özgürlük olarak

 

İşte o zaman tükenirdi yasal olanaklar

 

Ama bunca yıldır aynı sancı:

Bunca yıldır yazarlar niye ve niçin

cezaevi parmaklıklarını

kalem niyetine kullandılar

şairler niye durdu mahpushanelerin

demir kapıları önünde

sözcükler her dilde özgür mü

diye sorulduğunda, o zaman

tedavülden kalkacak açlık grevleri

 

Soruldu şaire: Nasıl katkı sağlar

açlık grevleri bir halklara?

 

Dedi şair: Halklar da şairler gibi

“vicdan”ın farkına vardığı zaman...

 

Halklar da bilincine vardığında

halk olduğunun

düşünceye özgürlüğün

kendi özgürlüğü olduğunun

her cumartesi annesinin

kendi annesi olduğunun

her açlık grevine yatanın

kendi çocuğu olduğunun

dedi: insanın insan olduğunun...

 

Şimdi ve şu anda: “ölüm”e

asla geçit verilmemesi mi?

 

Acilen gerçekleştirilmesi

“vicdan”ın sesini dinleyip

açlık grevlerinin bitirilmesi mi?

 

Mümkündür, çünkü haksızlık çürümüştür

 

Açlık, şantaja barikattır çünkü…

ana dile hakikat, halka ve hakka dikkattir

 

Bu yeter, her akşam kararan ışıkları

aydınlık ufuklara taşımaya...

 

Soruldu şaire: Sen de yer alır mısın

herhangi bir açlık grevinde?

 

Dedi şair: Ben hiç ayrılmadım ki

ustam olan şairlerin izinden

 

- Öpmesin ölüm bir daha

gözyaşları kuruyan o gözleri...